andrew lloyd webber

• 22 mart 1948'de doğmuş, yıllık toplam kazancı 60 milyon dolara yakın olduğu söylenen besteci.
• eurovision'daki 12 yıllık hasreti gidermek amacıyla ingilizlerin dört elle sarıldığı besteci. sonunda kendisine gelen teklifi kabul etmiş ve 2009 eurovision şarkı yarışması'nda ingiltere onun yapacağı beste ile temsil edilecekmiş. tabi bu eurovision'a akıl sır ermez. böyle büyük bir bestecinin elinden yine şahane bir eser çıksa bile arada kaynayabilir. diğer yandan, müzikallerin piri konumundaki webber'ın eurovision işini kotarma konusunda güçlük çekmesi de ihtimaller dahilinde. neyse artık, bekleyelim görelim.
• bu adamın gerçekten var olduğuna inanmak mümkün değil, bu kadar harikulade bir müzik zevki olduğuna inanmak da öyle..
  insanüstü bir yaratık sadece..
• jesus christ superstar çıktığında adam 22 yaşındaymış. şimdi kaç yaşında oluyor? 61. bu süre zarfında küpünü ne kadar doldurmuş? 750 milyon pound.
  
  ne demiş jesus: "sezar'ın hakkı sezar'a"
  
  bi de şu var:
  
  why should you want to know?
  don't you mind about the future.
  don't you try to think ahead.
  save tomorrow for tomorrow.
  think about today instead ...
• kendisine prostat kanseri teshisi konulmustur.
• kendisiyle bu aksam requiem i sayesinde tanistigimi saniyordum ki , megerse uc yil once jesus christ superstar i sahnede izleme sansini yakalayip, hayrani bile olmusum.. yetmemis cats ve the phantom of the opera yi da bestelemis.. dunyaya gelen ozel insanlardan biri oldugu tartisilmaz!
  
  edit: benim de hayrani oldugum operanin bestecesini daha once arastirmamis olmamin safligi tartisilmaz..
• love never diesı nihayet çıkarmayı başarmış bestecidir. (bilmeyenler için sequel to the phantom of the opera.) bu sequel'ı yapma çabalarına taaa 1990 da başladığını ve çıkan binlerce aksilikten sonra ancak 2011 de bitirebildiğini belirtelim. bu gecikmenin en büyük sebeplerinden biride bir türk van kedisi. 2007de yılında sona çok yaklaşmışlarken webber amcanın van kedisi elektrikli piyanosunun üstünde bir şekilde gezinerek ne var ne yoksa silmiş efenim. evet resmen şaka gibi.
• bu evrenin tarihi boyunca konuk ettiği en yetenekli müzisyenleri listesinin ilk sıralarında yer alması gereken dahi, sir. sahnede cats, starlight express ve the phantom of the opera'yı izledim. daha sonra dvd'den cats'in müzikal kaydını; evita ve the phantom of the opera'nın filmin izledim. jesus crist superstar'ın müziklerine aşinayım. the phantom of the opera'nın üvertüründeki incelik, armoni, müzikalite olağanüstü. adam zamanın ötesinde bir yerlerde yaşıyor. müzikal sektörünün her zaman kralı olacak. bu adamın yeteneğini geçebilecek birisi yok ve hiç bir zaman olmayacak. bana göre müzikaller ikiye ayrılır, andrew lloyd webber müzikalleri ve diğerlerinin müzikalleri. tercihim her zaman ilkinden yana olacaktır.
• beynimde yaşattığım fantazi hayatımın 'conductor'ı. benim için besteler yapıyor sağolsun, ben de kaldırım üstü şahane danslarım ve icralarımla hayata geçiriyorum yazdıklarını. kah operadaki hayalet oluyorum kah mahallenin en sanatsever kedisi.
• roger waters'ın, amused to death albümündeki it's a miracle şarkısında kendisine
  
  we cower in our shelters, with our hands over our ears
  lloyd webber's awful stuff runs for years and years and years
  an earthquake hits the theatre, but the operetta lingers
  then the piano lid comes down and breaks his fucking fingers
  it's a miracle
  
  şeklinde giydirdiği besteci.
  
  sebebi ise şudur