aslı gibidir

• (bkz: asli idarece gorulmustur).
• (bkz: aslının fotokopisidir)
  
  (bkz: jandarma)
• özellikle ihalelerde ihaleyi açan kurumun yetkilisinin belgelerin aslını görüldükten sonra fotokopisine vurdukları kaşedir. bu kaşe olmadan ihale dosyasına koyulan evraklar geçersiz sayılır.
• (bkz: true copy)
• adı aslı olan insanlar, bir "aslı mı? fotokopisi nerdeehuahuehuhauheheue" dan bir de bundan çektiğini hiçbişeyden çekmedi sanıyorum..
• ingilizcesi "treat as original" olan ifade. yazdım ama, bu bilginin bize ne faydası varsa artık, noter olan bilsin yeter.
• (bkz: kerem gibidir)
• ^*- değildir bence yeaa..!
  ^*- hasktr.
  ^*- pardon?
  
  bence değildi. ne var bunda? önümdeki yığınla kağıda ve elimdeki ''aslı gibidir'' damgasına bakarken, içimden geçen buydu. dua etsin ''hasktr'' sadece içimden ve sadece kendime geçti. yaklaşık 400 tane kağıda bu damgayı basmıştım ve üç katı kadar daha, bu damgayla karakterini değiştirmem için, beni bekliyordu.
  oysa ki ben, aklıma gelen daha iyi bir fikri geliştirmeye çalışıyordum. dışarıdan bakıldığında, son derece ciddi bir surat ifadesiyle kendini önündeki bilirkişi raporunu okumaya adamış bir insan olarak görünen ben,
  ''elimdeki damgayı alnıma vursam, aslı gibi olsam, aslılar iyidir, bazıları şişman olur ama iyidir, keskin aslı yoktur, aslılar normaldir, ya da dövme yaptırayım ben bunu. kız ismi aslı anlamında değil ama, gerçeği manasında. gerçeği benim gibi, aslı gibi. ama tam değil. lan sanki her taraf sahte gitlerle kaynıyor mına koyim. pop yıldızı olmuş da, demeç veriyor.''
  gibi ulvi ve büyük amaçlarla dolu düşünceler içindeydim.
  - bittiyse alayım, ben onları imzalarken, siz de şunları aslı gibi yapıverin, dedi kalem. memuru yani, o kadar uçmadım.
  - saçlarını mı öreyim? demedim. yani umuyorum. saçlarını iki yandan örmek konusunda öss sınavına kadar ısrar eden liseden arkadaşım aslı'yı bilmek yükümlülüğü, kalem yönetmeliğinde yazmıyor olabilirdi. ve bu insanlar görevleri olmadığı sürece gülmüyorlardı.
  damgalamaya devam ettim.
  ''aslı gibidir. aslı gibidir. aslı gibidir. aslı gibidir. aslı gibidir. hepsi birdir. insan değil midir? kadındır erkektir. ayşe'dir mehmet'tir. hepsi sen gibidir. ben gibidir. büyütmemek gerekir. zaten öleceğizdir. toprak olacağızdır. ruh var mıdır? varsa sadece aşk acısı çekmeye mi yarayandır? ya ne alakadır. işine baksanadır. acıktım.''
  son damgayı görünce, yani, acıktım, diye görünce yine ayıldım. damgama baktım. değişmemişti, hala aslı gibiydi. kalemtraşın yanında oturan hayal gücüm sinek bokundan yaptığı sihirli değneğiyle, bana gülümsüyordu.
  - sallama şunu, dedim.
  ^*- pardon?
  ^*- hasktr.
• eli bu kaşeye giden bir avukat bilmeli ki, artık kaşeyi neyin kopyasına basıyorsa o şeyin aslı kendisinde mevcut değilse üç yıldan altı yıla kadar hapis cezasının aslı kendisini bekliyor. o yüzden bu kaşenin üzerini her imzalayışımda aklımın bir kenarında durur "acaba aslı bende/bizde mi" sorusu.
• (bkz: ya ne olacağıdı)