aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • tüm "gezginlik kuralları"nı hiçe sayarak, çeşitli inançların/yaşama biçimlerinin kendininkiyle karşılaştırıp yargılarda bulunan; hinduizmdeki tanrıları simgeleyen heykelleri ısrarla tapınılan tanrılar olarak tanıtan bir adamın gezip tozduğu yerleri gösteren stv (samanyolu tv) programı.
  • stv de yayinlanan esine az rastlanir turden bi program. her seye elestirel gozle bakan gezgin gittigi bircok ulkede gordugu aliskanliklari veya cesitli gelenekleri islam diniyle karsilastiriyor. hindistana gidip putlara tapan insanlara 'iste bunlarda böyle putlara tapiyo hala' gibisinden seyler soyleyip, baska kulturlere ve dinlere saygisinin ne boyutta oldugunu apacik ortaya koyuyor. yanlis program yaptigi veya sundugu kesinlikle bu gezgin sahisa soylenmeli.
  • islami acun firarda programı. bikinili kızlar yerine sonradan müslüman olup kapanan japon göstermek gibi bir konsepti var.
  • saim orhan adlı zat-ı muhteremin samanyolu tv'deki programı.programının nijerya'daki bölümünde,yıl boyunca hiç yağmur almadığını öğrendiğimiz bir köyü ziyaretinde bitki saplarından yapılmış barakanın çatısının su geçirip geçirmediğini sormuştur...yeni bölümlerini heyecanla bekliyorum!
  • saim orhanın kafasını aşşağıdan yukarı dogru 360 derece döndürmeden konuşamadığı program.
  • samanyolu tv'de yayınlanan ne idüğü belirsiz bir belgesel programı. programın sunucusu olan zaat sanki oturma odasından bir anda dünyanın herhangi noktasına ışınlanmış ve araştırmadan etrafında ne görüyorsa tüm sığırlığıyla gösteren bir zihniyete sahip. misal bu kardeş madagaskar'a gidiyor ve madagaskar'ın sanki en ilginç yeri pazarıymış, berberiymiş gibi buraları gezip evet sayın seyirciler madagaskar'da ense traşı 1 dolar, patatesin kilosu 50 cent ne süper dimi? şeklinde yorumlar yaparak izleyicisine eşsiz bilgiler veriyor. zannımca programın amacı insanları dünyada gezmeye, görmeye değer yerler olmadığına inandırıp, aman abi bizim memleket gibisi yok valla ne gidicem yurtdışına dedirtmek.
  • dünyanın dört bir yanındaki fethullah gülen okullarının reklâmını yapmaktan başka bir amacı olmadığını sandığım stv programı.
  • samanyolunda çıkan belgeselimtrak program. sunucusu şahıs, kırmızı gömleğini, kot pantolonunu giyer çeşitli ülkelerde piyasa yapar ancak adamın iletişim yeteneği acundan bile daha az.
    misal malezya'da sanırım iki çocuğu alıyor karşısına, biz bekliyoruz ki konuşacak, bilgi edinecek, bize de söyleyecek, yok öyle birşey, 1 cümle konuşup çocukları kovuyor.
    kolombiya'ya gidiyor, yolda seyyar satıcıdan mango alıyor, 10 dakika adamın mango yemesini seyrediyoruz, söylediği tek laf: "mango çok güzel bir meyve."

    biz şanslıymışız demek ki, barış manço diye bir adam vardı, adam yolda birini buldu mu iki saat konuşurdu, iliğine kadar sömürüp ağzından o ülkeyle ilgili her bilgiyi alırdı. hatta gitmeden önce 1 hafta bunlar ne yer ne içer diye araştırma yapar, günün en klas saatinde nereden çekim yapılır, iyi görüntü nasıl alınır hepsini planlardı. ne konfeksiyon programlar var be arkadaş !
  • güldürürken yine güldüren stv belgeseli. sunucu kardeşimizin araplar için yaptığı tanımlama kırıp geçirmiştir ailecek:

    --- spoiler ---

    bu insanlar bir zamanlar osmanlı toprakları altında yaşadılar.

    --- spoiler ---

    ulan ne bunlar köstebek mi toprak altında yaşayacaklar? arkadaş arap diye bu kadar aşağılamanın ne alemi var?
  • samanyolu tv nin çakma "acun firarda" sı.cumartesi akşamlarının vazgeçilmez eğlencesi.sunucu kişi genelde az gelişmiş veya hiç gelişmemiş,bazen de açlıktan kırılan ülkelere gider,sokaklarda boş boş gezer,pek öyle kimseyle konuşmaz,görüntüler art arda 2-3 kere verilir ki program şişsin.sunucu adam hep kot pantolon yakalı tsirt* kreasyonu tercih eder. ülke hakkında internetten alasını bulabiliceğimiz bilgileri sıraladıktan sonra eğer bulabilmişse bi türk aileye konuk olur, geçmişlerini dinler, anadoludan bir misafirlik tadı yakalanır.evin reisi,karşısında hanımı,biblo gibi dizilmiş çocukları ve baş tarafta bizim eleman yaymış oturuyo.herşey bittikten sonra esas kısıma geçilir.buraya kadarki aperatifti ne sandın?sana kolombiyayımı gezdiricekler işleri güçleri yok! hemen ülkede pıtrak gibi açılmaya başlanmış türk okulları ziyaret edilir.kim açmışki bu okulları yahu? benim bildiğim milli eğitimin böyle bi politikası yok? sonra çocuklar toplanır,bi şiir şarkı filan okutulur, ne kadar iyi bir terbiye ve ahlakla yetiştirildiklerinden bahsedilir ve en son hocalar girer kadraja.program da böylece biter..(bkz: gökten üç elma düşmüş)
hesabın var mı? giriş yap