• insan öyle bir yaratik ki, boş biraktiğinda çöküşe gitmesi normal.
    ama eğer insanin önünde bir hedef, bir heyecan ya da bir intikam duygusu var ise ilerleyebiliyor.
    zaten bu sebeple mesela her ülkedeki azinliklar genelde başarili olur.
    çünkü sürekli tetikdedirler, birbirlerine bağlanirlar ve sürekli ilerlemeye çalişirlar.
    "aslinda koş yoksa düşersin" fikri gerçekten doğru.
  • durmadan bağlılığını kanıtlaman beklenir senden, söylediğin her söz, yaptığın her şeyin altında bir hainlik gizli olabilir zira... kendin olamazsın, adını değiştirmen gerekir bazen çoğunluğun kulağına daha tanıdık gelen bir adla, sırf biraz daha rahat edebilmek için memleketinde... sana farklı davranılır, hakların her an elinden alınabilecek bir lütuftur, bu böyle bilinir ve her fırsatta bu yüzüne vurulur... memleketinde yaşaman için sana "izin" verilmiştir, şükranını her fırsatta belirtmek zorundasındır... anlatamazsın bazen buralı olduğunu, sorarlar ısrarla "eeee... ne zaman geldiniz pekiyi bu memlekete?" diye... yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakaldır...

    ...ve en kötüsü, beklersin... kovulmayı... senden öncekilerin kovulduğu gibi...
  • azımsanamayacak kadar güzel olandır. tek tip olmaktan , farklılaşmaktan , düz adamlıktan kurtarandır.azınlık ne kadar çoksa o kadar zenginsindir , ne kadar yoksa o kadar eksik. kaynaşabilmeyi , farklılıkları kabul edebilmeyi daha da güzeli sevebilmeyi öğretir. iftar vakti bana çorba pişiren maria teyzedir , paskalyada çörek getiren arettir , alsancakta maç yaptığım albertodur , londrada bana 1 göz odasını açan feridundur . aşk gibi evlilik gibi anlaşması bazen zordur ama paylaşmayı bilirsen bir o kadar keyifli. ne kadar itersen o kadar yalnız kalırsın , o kadar güçsüz.

    azınlık dediğime bakma , çoğunluğun kapı komşusudur. kimine göre yabancıdır ama on bin yıldır buralıdır.
  • azinlik etnik, dinsel, dilsel olarak basat gruplara farklilik gosteren gruplara denir (tabi bunlarin arasina cok baska seyler de eklenebilir; mesela cinsel tercih, ekonomik durum vs).
    bir grubun azinlik olup olmadigi o gruptan olan kisilerin (veya disaridan kisilerin) ne dedigine bakmaz. eger bir grup dedigim ozellikler acisindan farklilik gosteriyorsa azinliktir, yoksa degildir.
    ayni sekilde bir grubun haklarindan vazgecmesi gibi bir durumda mumkun olamaz. azinlik haklari bir gruba verilen bireysel haklardir. o gruba mensup her birey grubuna sunulan imkanlardan diledigi gibi faydalanma sansina sahiptir. ancak istemiyorsa baskalari adina bu haklardan vazgectigini soyleyemez. ornegin turkiye'de okullarda gayrimuslimlerin azinlik haklarindan vazgectikleri ogretilmektedir ki bu yanlistir. gayrimuslimler isvicre medeni kanununun turkiye'ye getirilmesiyle evlilik gibi konulardaki haklarindan vazgecmisler, vazgecmeyenler de zorla vazgectirilmislerdir. onun disinda azinliklarin vazgectigi herhangi bir hak yoktur.
    azinlik haklari azinlik olarak addedilen bir grubun hak talep etmesiyle gundeme gelir, bunun icin (bkz: azinlik bilinci). ornegin turkiye'de kurtler ve aleviler basat gruptan farkliliklari dolayisiyla bazi kulturel haklar talep etmektedirler. yani her ne kadar bazi aleviler ve kurtler azinlik olmadiklarini soyleseler de azinliktirlar. (bu gruplarin kendilerini azinlik olarak gormek istememelerinin temel nedeni turkiye'de azinlik olgusuna asagilayici
    bir anlam verilmesidir, bunun temel nedeni de osmanli doneminde gayrimuslimlerin azinlik ve ikinci sinif vatandas olarak kabul edilmeleridir).
    turkiye'de azinlik haklari 23'te lozan antlasmasinin 38-45. maddelerle duzenlenmistir. buna gore turkiye'de gayrimuslimler azinliktir. yani asuriler, suryaniler, museviler, rumlar, ermeniler vs. musluman olmayan gruplar azinliktir. ancak turkiye'deki genel kani sadece ermeni, rum ve musevilerin lozan'da azinlik olarak belirlendigidir ve bu tamamen yanlistir. mesela dr. riza nur gibi irkci bir kimse dahi turki'yede kimin azinlik oldugunu tam olarak bilmektedir, (bkz: alevi/@okuz)
    diger taraftan lozan madde 39'da turkiye'de yasayan tum gruplarin, yani musluman olmayanlar'in ve olanlarin haklari duzenlenmistir. ornegin 39/4'te "herhangi bir türk uyrugunun, gerek özel gerekse ticaret iliskilerinde, din, basin ya da her çesit yayin konulariyla açik toplantilarinda, diledigi bir dili kullanmasina karsi hiç bir kisitlama konulmayacaktir" denmektedir ki acikca turkiye'de yasayip turkce'den baska dil kullanan kesimleri isaret etmektedir.
    devam edelim. lozan'da dini esaslara gore yapilan azinlik tanimi artik kabul goren bir yaklasim degildir. zaten alevilerin, kurtlerin talepleri bu tanimin yetersizliginin ispatidir. kaldi ki azinlik taniminin (turkiye'nin talebiyle) kisitli yapildigi lozan'da bile ulkede farkli dillerin kullanilmasina kisitlama getirilmemesi gibi (39/4, 39/5, vs. ) maddelere yer verilmistir.
    azinlik tanimina devam edecek olursak, bir gruba azinlik denmesi icin bu grubun populasyonuna bakmaya gerek yoktur. turkiye'de rumlar azinlik statusunde algilandigi gibi, guney afrika'da da siyahiler azinliktir.

    turkiye'deki problem aslinda bir alt kimlik olan turk kimliginin ust kimlik olarak empoze edilmeye calisilmasidir. turkiye'de su anki durumda suryaniler, asuriler, cerkesler, rumlar, ermeniler, turkler, kurtler vs alt kimlik iken turk, ayni zamanda ust kimlik olarak da kabul ettirilmeye calisilmaktadir. o yuzden de turk'un digerlerinden "daha esit" oldugu gibi bir algilamaya sebep olunmaktadir.
    azinliklarla ilgili tutumu turkiye'ninkine benzer olup ulkede azinlik olmadigini iddia eden fransa'ya bakacak olursaniz, frank olarak tanimlanan bir alt kimlik olmadigini gorursunuz. fransa 1920ler'de ulusalciligi pekistirerek azinliklarin onune gecmis (tipki turkiye'de oldugu gibi), ancak 1980lerde azinliklara kulturel haklarini taniyarak ulkenin parcalanmasini engellemistir (turkiye'de olmayan sekilde). konuyla ilgili francois mitterand 1981'de soyle demistir "fransa'nin kurulabilmesi icin, gecmiste, guclu ve merkeziyetci bir iktidara gereksinme duyulmustur. bugun ise, dagilmamasi icin, siyasal iktidarin agirlikli olarak yerel yonetimlere birakilmasi zorunlu duruma gelmistir".
    benzer sekilde de ispanya'da ispanyol diye bir alt-kimlikten soz edilemez. ozellikle fransa'da azinliklara kendi kulturlerini yasama imkani verildigi icin azinliklar turkiye'de oldugu gibi hak aramak zorunda kalmamaktadirlar. kaldi ki fransa anayasasinda fransa dilleri diye bir madde gecmektedir ki bu da ulkede fransizca'dan baska yerel diller oldugunu da gostermektedir. yani fransa'nin azinliklari tanimadigi dogru, ancak azinliklara haklarini vermedigi yanlistir.

    daha ayrintili bilgi icin baskin oran'in turkiye'de azinliklar kitabi okunabilir.
  • içlerinden biri olmadığım halde ilgi duyduğum gruptur. en çokta milliyetçi tipler komiğime gider . sanki 100 kuşak öncesini görmüş gibi sallar durur azınlıklara. şöyleler böyleler,asalım keselim. en zevklisi de bunlarla alay etmektir. nereden biliyorsun kanında ermenilik,çerkezlik olmadığını ? çoğu asimile olduğuna göre bilemezsin. o zaman büyük birşey yiyeceksin ama büyük laf etmeyeceksin kardeşim.
  • osmanlı devrinde olmayan bir şeydir.
    osmanlı tebaası o kadar farklı millet ve etnik kökenden gelme gruplardan oluşur ki, zaten azınlık diye saymaya kalksa bitiremezdi.
    ayrıca müslüman ve diğer milletlerin hak hukuk babında durumunu incelemek için osmanlı devri deyip geçmek de büyük bilgisizlik göstergesidir,
    zira her yüzyılda nerede farklı yaklaşım ve uygulamalar sözkonusu olduğu gibi tanzimat sonrası devir tamamen bambaşkadır.
  • yaklaşık 4 hafta önce dinleme şansı elde ettiğim , iyi müzisyenlerden kurulu iyi müzik grubunun adı.
    bir çok amatör grup var taksimde dinleyebilceğiniz ama bu grubun bana entry girdiren çok önemli bir farkı var.
    bu adamlar öyle herkezin kolay kolay çalmaya cesaret edemeyeceği adamları , grupları coverlıyorlar;
    (bkz: audioslave)
    (bkz: rage against the machine)
    (bkz: red hot chilli peppers)
    (bkz: van halen)
    (bkz: chris cornell)
    (bkz: soundgarden)
    ne bileyim artık show me how to live küçükbeyoğlun'da çalan, duyunca en fazla bira tokuşturduğumuz veya testify sadece mp3 playerımda çalıp yürümü hızımı arttıran bir şarkı değil. bu adamların karşısına geçip kıçımı yırta yırta söyleyebiliyorum bu şarkıları dostlarımla.
    azınlık,hem de her yön itibariyle diyorlar kendilerine ama bi' salı (iki haftada bir salı) yolunuz düşerse taksim rock n rolla'ya azınlığın bir parçası olurusunuz gibi geliyor bana.
    facebook sayfaları:
    http://www.facebook.com/…es/azinlik/198042013560959
  • sayısal bakımdan az olandan ziyade yönetimde olmayan gruplar kastedilir.
  • çoğu zaman, kibirli çoğunluğun yanında kendini zayıf ve çaresiz hissetmek anlamına gelir. dahası, "tok açın halinden anlamaz" misali, çoğunluk, azınlığın bu zayıflığını ve çaresizliğini de anlamaz.

    ne var ki, insana empati imkanı sunan örnekler de yok değildir. mesela, normal şartlar altında kürtler ya da pkk hakkında her türlü atıp tutabilecek olan insanlar, metroda azınlıkta kalınca bakın nasıl da uslu uslu gerilla marşı dinliyorlar: http://www.youtube.com/watch?v=brdyah4wu9y

    tema:
    (bkz: kürt sorunu/@derinsular)
hesabın var mı? giriş yap