hesabın var mı? giriş yap

  • herkesin de keşfeti sanat fişman, yalancı köpekler sizi. ulan hepiniz sanatseversiniz, kültür mantarısınız da bu ülke neden bu halde.

  • suphi'yi yetiştiren insanın açıklaması oluyor nedense, çünkü yetiştirmek kadının görevi.

    türkçe'den türkçe'ye çeviri yapalım biraz, belki işe yarar. kadın diyor ki; babası sapık ve hasta ruhlu, oğlumu yetiştiren de bu adam. oğlumun böyle olmasının sebebi de bu adam. bir melekten tecavüzcü bir katil yaratıldı, kimse böyle doğmaz.

    kadının söylediklerinden (en azından şu haberdeki kadarından) hiç de öyle oğlunu hasta diye aklamaya çalışma falan yok. hem özgecan'a yapılanlara hem bunu yapanın doğduğunda melek gibi gördüğü oğlu olmasına canı yanıyor kadının. benim oğlum suçsuz demiyor, oğlumdan bu caniyi yaratan kocamdır diyor. içinde bulunduğu ruh halini de az biraz düşünmeye çalışırsanız iyi kötü ifade etmiş işte. kadının isyanı bir bebekten suphi'yi yaratan zihniyete, açıklamanın tamamı bu kadarsa fazlasını çıkarabilmek biraz vicdansızlık oluyor sanki.

    kadın adamı suçluyor açık açık siz sanki o ailede doğmuş büyümüş gibi suphi'yi yetiştiren o ama o suçlu diyorsunuz. bu annenin eşinden şiddet gördüğüne dair haberleri de hatırlatalım bu arada. (kadın niye adamı suçluyorun cevabı bu haberlerde)

    editasyon: kadının konuşmasının tamamı da yayınlandı, hala merak ediyor musunuz kadın niye adamı suçluyor diye? hala düşünebiliyor musunuz kadın oğlunu aklamaya çalışıyor diye? hala inanabiliyor musunuz bu kadının da bu erk'in kurbanı olmayıp bilerek, isteyerek bir cani yarattığına?

  • bir artiztin huzunlu sonunu izletti bize az once. a a adana diye diye gitti. twitter hesabindan kendinden once yarisan yarismaciya ozurlu kontenjanindan katilmis heralde yazmis. bahsettigi yarismaci 30.000 lira kazandi kendisi ilk soruda elendi. boyle tipler ilk soruda elenince acaip bir huzur kapliyor icimi.

  • - güneşte hemen kızarırlar, amele gibi olurlar, bronzlaşmak nedir bilmezler.
    - sivilce, morluk, leke gibi şeyler kabak gibi belli olur.
    - her renk yakışır.
    - saçlarını kızıla boyamaları tavsiye edilir.
    - bu özelliğe sahip olanlar; çok şikayetçi gibi görünüp, aslında kendi övme, farklılığını ortaya koyma derdiyle yanıp tutuşurlar.

    evet 300 küsür entry'yi 5 maddede özetledim. yeter amk anladık beyazsınız, irlandalısınız, bir susun artık.

  • burada hizmet satmaya çalışan veya buna benzer platformlardaki freelance arkadaşlar, ahali, dolandırılmamak için dikkatli okuyun.

    öncelikle itechart şirketiymiş gibi davranan kişilere sakın inanmayın ve projeye kabul edildiniz konuşmasından sonra gönderdikleri hiçbir formu doldurup göndermeyin.

    ben insanları nasıl dolandırdıklarını öğrenebilmek için bölüm sonuna kadar gittim, sizin gitmenize gerek yok.

    1. adım
    fiverr mobil uygulması üzerinden size şöyle bir pdf gönderecekler. tasarımın boktanlığından anlamanız gerekiyor zaten.
    görsel

    2.adım
    dosyada yer alan whatsapp numarasına cv'nizi gönderdikten sonra ellerinde bir çok projenin olduğunu, gönderdikleri dosyadan size uygun bir projeyi bulup seçmeniz için isteyecekler ve sizin bu iş için uygun biri misiniz diye ekibin kontrol ettiğini söyleyip kısa bir süre bekletecekler.
    görsel
    görsel
    görsel

    3.adım
    ve bravo sonunda seçildiniz :)
    görsel

    şimdi size eposta ile iki adet sözleşme dosyası gönderecekler imzalayıp göndermeniz için. sakın bilgilerinizi yazıp göndermeyin ben sürecin sonuna ulaşmak için yanlış bilgiler yazıp ilettim kendilerine. ellerinde doğru bilgi olarak sadece telefon numaram, ismim ve e-posta adresim var.
    görsel

    4.adım
    formlar şöyle.
    görsel
    görsel

    gönderdikleri iki sözleşmeden biri "background check disclosure/authorization form" dedikleri bir sözleşme. bu sözleşme abd'de şirkette çalışmanız için uygunluğunuzu ve geçmişinizi kontrol edebilmeleri için onay vermeniz gereken sözleşme.

    5.adım
    ve zurnanın zırt dediği yere geldik. bu geçmişi araştırma izni sözleşmesinde sicilinizi araştıracak alanında uzman firmaya bu araştırma işlemleri için 100$ gibi bir ücret ödenmesi gerekiyor ve sizden bu ücretin yatırılmasını istiyorlar.

    en çok merak ettiğim yer zaten parayı nasıl alacaklar, nereye isteyecekler?
    önce payoneer üzerinden gönderebilirim dedim ama tabii ki kabul etmediler :)
    sonra muhteşem bir fikirle çıka geldi ulvi dolandırıcımız. tabii ki binance hesabın var mı ve para mevcut mu?
    görsel

    ben bu yazıyı yazarken hala engellemedim kendilerini ve arada "are we still connected?", "are we all clear?", "hello" gibi cümlelerle para göndereceğim ümidini sürdüyor şerefsiz :)

    bir dolandırıcılık hikayesinin sonuna geldik.

    şimdi düşündüm de kendisini engellemeyi düşünmüyorum. bir umut belki para gönderirim diye kendisine arada bir "para bulmaya çalışıyorum", "lütfen beni gözden çıkarmayın" vb. yazarak o para gelecek ümidini kırmak istemiyorum sevimli çakalımız :)

    edit: hazır debe'ye girmişken ve çok uzun yıllardan sonra freelance olarak çalışmaya başladığım için logo, kurumsal kimlik ve grafik tasarım işlerinizi profesyonelce yapabileceğimi ayrıca yüksek dönüşümlü kurumsal veya e-ticaret web sitesi ile google, facebook reklam yönetimi için bana ulaşabileceğinizi belirtmek isterim.

  • bana bir anımı hatırlatmış olay. ilkokulu askeriyenin içindeki bir okulda okudum ben. asker çocuğu olmayan benim gibi öğrenciler de okula kayıt yaptırabiliyordu. neyse okulun hemen yanında bir yemekhane vardı arkadaşlarım hep lahmacun alıp yerdi ordan. bir keresinde babaannemden para istemiştim ben de lahmacun yemek istiyorum oradan diye. o da hemen bana para verip ertesi gün gider yersin diye tembihlemişti.öğle arası olur olmaz oraya koştum iki lahmacun istedim ama asker para ile değil fiş falan aldığını söyledi. ben de tam boynu bükük gidecekken oradaki bir asker bana iki lahmacun bir de ayran verdi. ulan ne sevinmiştim. güzel insanlar hep var olsunlar be!
    gerçi daha sonra bu fiş durumunu bilen ve benim askeriye disindan geldiğimi bilen arkadaslarim benim için lahmacun çalmış bu diye öğretmene şikayet etmişlerdi. o asker abi de durumu anlatmıştı. çok yaşa asker abi. bu da böyle bir anımdır.

  • anne, bunun sadece basit bir saç kapatma değil, köleliği kabul etmek olduğunu bildiği için tepki göstermiştir. açın normal bir dini sohbet dinleyin. sohbetin yarıdan fazlası kadının tahakküm altına alınmasıyla ilgilidir. kızı için doğru olanı yapmıştır. haklıdır.

  • mahalle halkının itirazına rağmen, cami yapmak için polisler eşliğinde dozerler sokulan koru.
    cami+polis+iş makinası kombosu türkiye'yi özetliyor aslında.

  • 34 yaşıma geldim, 34 senede adam bir defa "aferin benim aslan oğlum" demedi. ben de açıkçası 20'li yaşlarımda bu arayıştan vazgeçtim. vazgeçirildim.

    peder bey doktoralı kimya mühendisi. robertten dereceyle mezun olup üniversiteyi birincilikle bitirmiş. ki ben bunları 23 yaşıma geldiğimde sınıf 2.si prof'tan öğrendim. sınıf 3.sü dekan da peder bey'e methiyeler düzdü de ben anlamamıştım olayı.
    yani adam ne olduğunu biliyor. kimseye kanıtlama gibi bir derdi yok.
    cv'ye başladık madem 34 yaşında profesörlüğünü almasına 6 ay kala özel sektöre geçip dünya devi bir şirketin ar-ge laboratuarı şefi olduğunu da söyleyelim.

    hayırlı evlat diye bir şey var. bir de ben varım. yemin ediyorum benden enayi (hayırlı) evlat bu dünyada yok. ne yaptıysam pederi mutlu etmek için yaptım.
    peder bey mutlu. onda bir sorun yok. ama adam bir defa da bir yaptığımı takdir etmedi.
    birine bir şey olur ben koşarım. birinin parası olmaz ben öderim. kendi kazandığım parayla londrada okurum. bütün parayı onları görmeye uçak biletine gömerim. ulan evlenirken bile ailemize uygun birini seçtim, adam şimdi gelinini benden daha çok seviyor. (burdan üzülerek benim de hanımı pederden daha çok sevdiğimi itiraf edeyim)

    neyse konumuz takdir edilme:
    tuvalet sifon contasına kendini bilmez biri silikon sürmüş ve peder bey de silikonu ne yaptıysa sökememiş. söylenip duruyor. baba dedim "silikon atomunun son orbitinde 4 elektron var. silikonun üstüne son orbitinde 4 elektron olan bir şey sürersen kovalent bağ yaptırıp sökebilirsin silikonu."
    bak 34 senelik babamı ben böyle görmedim. adamın gözleri parladı şerefsizim.
    "karbon!" dedi peder bey. ben "yalnız sıvı veya plazma hali.." derken "hamur!" dedi.
    ben orda kendi kendime "vay anasını, fizikçiyle kimyacı bir araya gelince böyle çözüm üretiyormuş demek ki" diye düşünürken adam kalktı gitti. benim aklımda takdir diye bir şey yok tabii ki.
    sonra gitmiş valide hanıma beni nasıl takdir ettiğini anlatmış. bereket telgraf çekmedi, hiç değilse ikinci ağızdan aldım takdirnamemi.

    yani diyeceğim o ki boşa uğraşmışım onca yıl. adamın gözü elektron orbitlerindeymiş. haftaya slater determinantlarıyla kuantum fiziği konusunu açmayı planlıyorum.
    artık olayı çözdüm. şimdi peder düşünsün.

    durumu olmadığı için okuyamayan kardeşlerim için:
    benim pederin takdir ettiği şey atom fiziği bilgisiymiş.