ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
istanbul'da makas atarken kaza yapan maganda
-
şans eseri bir tek kendisinin zarar görmesi sevindirmiştir.
kemal kılıçdaroğlu'nun yaptığı büyük yolsuzluk
-
10 aralık 2014 ahmet davutoğlu bütçe konuşmasında büyük strateji uzmanı ahmet davutoğlu tarafından bilgilendiğimiz yolsuzluktur.
meğer kemal kılıçdaroğlu zamanında 14 ve 19 yaşlarındaki iki çocuğunu bir şirkette işe giriş-çıkış yaptırmış, böylece emeklilik yaşının erken gelmesini sağlamış, ve çocukları 65 yaşında değil de 60 yaşında emekli maaşı almaya başlayabilecekmiş.
duyduğum anda kan beynime sıçradı, böyle bir yolsuzluğu yaptığı için kemal kılıçdaroğlu' nu sırtımı dönerek protesto ettim. 12 yıl önce beni de aynı şekilde işe giriş çıkış yaptıran babamı da ilk fırsatta babalıktan reddedeceğim. böyle yolsuzluğa batmış biri benim babam olamaz zira. bunun buyuk bir yolsuzluk olduğunu geç de olsa öğrenmiş oldum.
teşekkürler başbakanım, teşekkürler ak parti.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
"yalnız 15 dakkadan önce gelmesin, yeni duştan çıktık da - sinemis, ceren, gamze"
getiren adama da ayıp oldu ama. adam nefes nefese geldi çaldı kapıyı 4 tane erkek çıktı karşısına...
sosyal medyayı ikiye bölen çocuk
-
sabah akşam kafasını yetişkinlik zırvaları ile s.kmişler çocuğun. bilmiş bilmiş konuşunca da haliyle insanda şaşkınlık yaratıp dikkat çekiyor. çocuğun ne tür bir hayat tecrübesi var da "çocuk şöyle olur, böyle olur" konuşuyor. ezber ve taklit yeteneğini saymazsak söylediklerinin zeka ile de pek ilgisi yok. anneyi hunharca yediğine göre ya baba ya da diğer aile büyükleri cephe oluşması için çocuğu doldurmuş. kıyasla yol alan anne de hatalı. aslan yürek falan yok dümdüz aile içi çatışma.
depremde telefonlarınız çekmezse bakanlığı arayın
çernobil faciası
-
buyuk dramlara sebep olmus bir faciadir. ilk patlama aninda ölen kişi sayısı çok gibi görünmese de (30 civarında) patlamadan sonra (pek de "aciklanamayan" sebeplerden dolayi) iki yil icinde binlerce insan daha olmustur. ancak bu olumlerin kacinin facia ile dogrudan baglantili oldugu arastirilamamistir. tabii bu olumler disinda meydana gelen hasarin veya cevre tahribatinin boyutlarinin belirlenmesi ise ayri bir hikaye.
ama bence en buyuk dram patlama sonrasi enkaz kaldirma calismalari sirasinda yasanmistir.
patlamanin ardindan radyoaktif enkaz yaklasik 1.5 km capinda bir alana yayilmis. alinan karar ise bu enkazi tesis icinde toplamak ve butun bir tesisi ozel bir beton ile tamamen ortmek. ayrica radyoaktif cekirdegin altinda da buyuk bir beton yatak olusturulmasina karar verilmis. evet ama radyoaktif enkaz nasil tasinacak? cekirdegin altina beton nasil dokulecek? gerekli ekipman ve zaman yok? ve butun isin 15 gun icinde tamalanilmasi dusunuluyor.
enkazi tesis icine tasimak ve de radyoaktif cekirdegin altini beton ile kapatmak icin itfaiyecilerle birlikte askerlerin kullanilmasina karar verilmis ve 1500 kadar asker kullanilmis. (kac itfaiyeci kullanilmis bilmiyorum) basit bir gaz maskesi, eldiven ve cizme disinda bir koruma ekipmani kullanmayan asker ve de siviller bolgede calismaya baslamislar. bir askerin (veya sivilin) gunde en fazla 3 dakika calismasina izin veriliyormus. ama bu sure icinde alinan radyasyon miktari bile omur boyu alinabilecek radyasyon esiginin uzerindeymis. ve adamlar orada 15 gun boyunca calismislar. evet calismalar planlandigi gibi 15 gun icinde bitirilmis. butun radyoaktif moloz tesis icine tasinmis ve tesis beton bir zirh ile tamamen kapatilmis. ayrica radyoaktif cekirdeginin alti da (acilan tuneller sayesinde) beton ile doldurulmus.
peki bu radyoaktif enkaz kaldirma isinde calisan askerlere (ve de sivillere) ne olmus?
bu temizlik calismalarina katilan askerlerin buyuk bir kismi ise -ki hepsi 20'li yaslarda saglikli insanlar- bir yil icinde olmusler. (bu sayi (asker+sivil) kimi kaynaklara gore 4000 civarinda.)
gercekten buyuk bir dram. bile bile olume gitmisler. ama birilerinin de bu isi yapmasi gerekiyordu. evet saniyorum savasarak olmeseler bile, gene de ulkelerindeki insanlari korumak adina olume gitmisler.
george bernard shaw
-
bernard shaw ve soylu bir hanimefendi arasinda gecen ilginc bi diyalog :
- hanımefendi bin sterline benimle yatarmısınız?
- önerinizi düşüneceğim.
- pekiii bir sterline benimle yatar mısınız?
- siz beni ne sanıyorsunuz???
- madam, sizin ne oldugunuz zaten saptanmış durumda. iş pazarlığa kaldı.
cep telefonu rehberinde kayıtlı fantastik isimler
-
(bkz: ibda-c) - ibrahim dayım cep
okunmaya değer distopya kitaplar
-
bir distopyakolik olarak görünce mutlu eden başlıklardandır.
bütün entryler'i okudum, birçoğu aynı olmakla birlikte bir sürü kitap adı yazacağım ben de. yukarıda yazılmış deyip de kızmayın yani.
öncelikle kara dörtleme'den bahsetmek gerek tabii ki. ben demiyorum, literatürde böyle geçiyor. peki nedir o dörtlemenin içinde yer alan kitaplar?
yazılış sırasına göre:
mıy - yevgeni zamyatin
brave new world - aldous huxley
nineteen eighty-four - george orwell
fahrenheit 451 - ray bradbury
en çok bilinen distopik kitaplar bunlar zaten. fakat asıl bundan sonrası önemli. bu türü yeterince özümsemek için bu 4 kitap yetmez. ama benim gibi iflah olmaz bir distopya okuru iseniz bu 4 kitap da zaten sizi kesmeyecektir.
o halde devam edelim.
high rise - j. g. ballard
kingdom come - j. g. ballard
crash - j. g. ballard
concrete island - j. g. ballard
myths of the near future - j. g. ballard
kongres futurologiczny - stanislaw lem
powrot z gwiazd - stanislaw lem
niezwyciezony - stanislaw lem
pamietnik znaleziony w wannie - stanislaw lem
solaris - stanislaw lem
eden - stanislaw lem
lord of the flies - william golding
a clockwork orange - anthony burgess
player piano - kurt vonnegut jr.
swastika night - katherine burdekin
make room! make room! - harry harrison
the left hand of darkness - ursula k. le guin
the dispossessed - ursula k. le guin
the handmaid's tale - margaret atwood
the status civilization - robert sheckley
childhoods end - arthur c. clarke
la planete des singes - pierre boulle
the iron heel - jack london
the last castle - jack vance
animal farm - george orwell
tower of glass - robert silverberg
ape and essence - aldous huxley
never let me go - kazuo ishiguro
when the sleeper wakes - h.g. wells
the time machine - h.g. wells
the war of the worlds - h.g. wells
camp concentration - thomas m. disch
do androids dream of electric sheep - philip k. dick
the man in the high castle - philip k. dick
rosumovi univerzalni roboti - karel capek
softlove - eric sadin
the road - cormac mccarthy
i am legend - richard matheson
ensaio sobre a cegueira - jose saramago
darkness at noon - arthur coestler
picnic extraterrestre - boris ve arkadi ştrugatski
the hunger games - suzanne collins
catching fire - suzanne collins
mockingjay - suzanne collins
wool - hugh howey
shift - hugh howey
dust - hugh howey
ekleme:
memoirs of a survivor - doris lessing
in the country of last things - paul auster
der prozess - franz kafka
when she woke - hillary jordan
yazarların paraları yetmediği için alamadığı şey
anne babanın mesleğini soran öğretmen
-
o utananlardan biri de bendim ne yazık ki, sıra bana gelene kadar kızarır bozarır "lütfen zil çalsın" diye dua ederdim içimden. öğretmen sorduğunda serbest meslek yapıyor diyerek geçiştirmek isterdim ama o, serbest mesleğin ne olduğunu sorardı bu kez de.
ısrarla söylemezdim, ısrarla. bir gün kardeşimle yolda yürürken öğretmen geldi yanımıza babanız ne iş yapıyor dedi, küçük kardeşim hurdacı cevabını verdi. o yaşadığım utanma hissinin tarifini veremem. o yavşak öğretmenleri de hiç unutmam, nefretle yad ederim.
-----------------------------------------------------------
gelen mesaj bombardımanı sonrası edit: arkadaşlar tabiki babamla gurur duyuyorum ama ben 8 yaşımdaki halimi yazdım. 8 yaşındaki çocuk anlamaz ki babasının alınteriyle çalışıp kazanmasından, 8 yaşındaki çocuğun hayalleri vardır polis, pilot, doktor, itfaiyeci bunları duydukça sınıfta hurdacı diyemez elbette.
benim için de üzülmeyin babam sonra devlet tiyatrolarında çalışmaya başladı. gelmiş geçmiş bütün oyunları izleme şansına kavuştum ben de :)) babacım o kuruma girdiğinde ortaokul mezunuydu, şimdi üniversite mezunu olmaya hazırlanıyor. ve hayatımda en çok gurur duyduğum insandır kendileri. onun azminin yarısı bende yok.