ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
finlandiya'da 9 kişinin yaşadığı adanın 4 mevsimi
-
jani ylinampa isimli fotoğrafçı finlandiya’nın rovaniemi şehrinde bulunan bir adanın 4 mevsim fotoğraflarını drone marifetiyle almış.
ilkbahar
yaz
sonbahar
kış
ada, rovaniemi kıyılarına o kadar da uzak değil.
kısa bilgi: finlandiya, bir kısmı iskandinavya yarımadasında yer alan, 188 bin göl ve 180 bin ada/adacıktan oluşan, 5.5 milyon nüfuslu bir baltık ülkesi. finlandiya'nın % 75'i ormanlık alan, % 10'u ise su ile kaplıdır.
finlandiya'ya genel bakış 1 / 2
jani ylinampa instagram
ekleme:
sadece adanın görsellerini paylaşmak yerine kısa bir bilgi eklemiştim, sanırım yeterli olmadı. evet finlandiya (kara parçasının tamamı baltık denizine bakmasına rağmen) aralarında tarihî ve coğrafî yakınlık bulunan estonya, litvanya ve letonya gibi asıl üç baltık devletinden biri değildir. önceleri sadece bu üç bağımsız devlet için kullanılan tabir günümüzde zaman zaman baltık denizi devletleri konseyi'ni kastetmek amacıyla da kullanılır.
baltık denizi devletleri konseyi (bddk), soğuk savaş sonrası baltık denizi çevresinde meydana gelen jeopolitik değişimlere cevap verebilmek ve hükûmetler arası iş birliğini tesis etmek amacıyla 5 - 6 mart 1992 tarihlerinde kurulmuştur. bddk'nın üyeleri estonya, letonya, litvanya, isveç, norveç, danimarka, finlandiya, izlanda, almanya, polonya, rusya ve avrupa komisyonu'dur. üye ülkelerden danimarka, norveç ve izlanda'nın baltık denizine kıyısı yoktur.
ve son olarak finlandiya aynı coğrafyada bulunmasına rağmen danimarka, isveç ve norveç gibi asıl iskandinav ülkeleri içinde yer almaz. (finlandiya, izlanda, faroe adaları, aland adaları ve grönland nordik ülkeleri oluştururlar) ancak fiziksel coğrafya tanımının yanı sıra, politik açıdan bakıldığında isveç, norveç, finlandiya, danimarka ve ana karalarıyla bu ülkelere bağlı binlerce ada ve bunların kapladığı alan iskandinav ülkeleri olarak da anılabilmektedir.
ikinci yeni seven kızla evlenen adam
-
durumum var çok şükür, üşenmedim okudum. lakin bir sorum olacaktı,
(bkz: sen ne anlatıyorsun lan değişik)
başlığı açıp kaçanın..
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''ben allah yazarken a'yı küçük yazınca tedirgin oluyorum adam gelmiş ateistim diyor.''
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
2-3 yaşlarındaki yeğenim ailece toplandığımız bir ortamda dedesiyle konuşur:
-dedee dedee
-efendim yavrum
-benim babamın kuyruğu var ama
-nasıl kuyruk
-banyodayken delikten baktım kocaman kuyruğu var.
-.....
millet kopar.eniştem.....
rockefeller'in enes kanter'e maklube yapması
-
oğlum dalga geçtiğimiz oyun büyük yeğenim diyen amcalar haklı galiba lan. anadolu irfanı dedikleri bu olsa gerek.
kolları hayvan gibi kıllı ama parmakları ojeli kız
-
asıl ilginç olan kıllı koları değil parmaklarına oje sürmesidir bana göre. zira oje parmağa değil tırnağa sürülür.
türkçe konuşmaktan aciz tiplerin diline sakız olmasın. kollarına ağda yapsın, ojelerini de tırnağına sürsün.
hayal edilen ölüm şekli
-
kıyametle ölmeyi hayal ediyorum ben. son nefesimi verir vermez kıyamet kopsun istiyorum. ben gittikten sonra herkes çok eğlenecek diye korkuyorum çünkü, partiyi kaçıracakmışım gibime geliyor.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
-kaça gidiyorsun sen?
-ikiyeee
-bana ilkokul üç espirisi yapabilir misin?(arkadaşlarla gülüşmeler fian)
-seneye yaparım
ekip iptal.
her şey çok güzel olacak replikleri
-
-bi gözlük de ben alayım ya, tutsana şunu.
-seyret.. nası?
-yakıştı.
-hı?
-yakıştı.
...
-yılan deme?
-aldık...
-abim ödeyecek.
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
telefonumu açmaması. kontörümün gitmesini istemiyor.
hayatın adil olmadığının anlaşıldığı anlar
-
bazen bir dilencinin isyanı ile tetiklenen farkına varma anlarıdır.
üzerinden yıllar geçmesine rağmen unutamadığım, her hatırladığımda içimi burkan yaşlı amcanın isyanı da bunlardan biridir. ankara'da, şu anda neresinde olduğunu hatırlamadığım bir bölgede sıra sıra dizilmiş, gelenlerden para dilenen, ve bu işi mecburiyetten değil de meslek olarak yaptığı çok belli olan, kucağında bebekli kadınların arasında, kaldırıma çökmüş, umutsuzca insanların yüzüne bakan, kucaktaki bebek faktöründen dolayı bütün sadakaları kadınlar aldığı için eli boş, havada kala kalan amca sonunda dayanamayıp, yorgun sesiyle "ben de insanım, bana da verin" diye isyan etmişti. kadınlar yüzsüzce kikirdeyerek adamdan biraz uzaklaşıp ona da dilenme alanı açmışlardı, ama insanlar daha amcanın yakınına bile gelemeden önlerine atlayıp rahatsız edici bir şekilde dilendikleri için insanlar yardım edecekleri varsa bile vazgeçiyordu veya sadakalarını bu kadınlara verip hızla uzaklaşıyordu. zaten hayatta kalabilmek için dilenmek zorunda kalacak kadar düşmüş bu adamın, yetmiyormuş gibi bir de profesyonel dilencilerle baş etmek zorunda kalması adaletsizliğin vücut bulmuş haliydi gözümde.