hesabın var mı? giriş yap

  • özellikle yaşlıları vuran tuzak. zamanında beni de vumuşluğu var mutlaka detay fatruranıza bakın.

    babam 85 yaşında. telefonunda çıkan mesajlar olduğunda tuşlara rastgele basıyor. bimcell üzerinde bu şekilde bir sürü abonelik ittirmişler. sim menü üzerinden abonelik iptali yok, hangi aboneliklere üye olunduğunun bilgisi yok. tüm abonelikleri iptal seçeneği yok.

    müşteri hizmetleri desen abonenin kendisi arasın yakınının araması ile iptal edemeyiz diyorlar.

    gelen eski mesajların içeriğine bakıp iptal için gerekli doğru sms mesajını bulup doğru telefon numarasına göndermek gerekiyor.

    sim menü uygulaması kaldırılamıyor. durdurulamıyor.

    sadece yaşlılar için risk değil. genelde telefon görüşmesi bittikten sonra ekranda görünüyor, ekran kilidi henüz kapanmadığı için yanak temasıyla bile onay butonuna basılabiliyor ve haberiniz olmuyor.

    kötü niyetli bir uygulama. hukuki yolunu yordamını bilen varsa bir el atsın şu işi gündeme getirelim.

  • halk arasında bilinen adı mermi karınca, bilimsel adı da paraponera clavata olan bir karınca türü, mermi nitelendirmesini soktuğunda kişiye verdiği eşi benzeri olmayan, 24 saat süren acıdan alıyor. ayrıca kurşun karıncası olarak da adlandırılıyor. güney amerika'nın kuzeyindeki yağmur ormanlarında yaşamakta olup boyu 2.5 cm'ye kadar ulaşabiliyor. hiyerarşik düzendeki mermi karıncalarında kraliçeden işçiye morfolojik yapıda kaydadeğer bir değişim gözlenmiyor. bu karıncalar, tüylü göğüsleri sayesinde diğer karınca türlerinden ayrılıyor. diğer eklembacaklı türleriyle, nektarla ve bitkilerle besleniyorlar. bu besin ihtiyaçlarını karşılamak için de uzun ağaçların olduğu orman örtüsünü tercih ediyorlar.

    kimi zaman kazayla, kimi zaman kendi kontrolü altında böcek ısırılmalarına maruz kalan bir böcek uzmanı olan, arizona'daki biyoloji enstitüsünde çalışan dr. justin schmidt, maruz kaldığı 150 ısırılma arasından kendisine en acı verenin mermi karıncasının ısırığı olduğunu söylüyor.bir acı endeksi oluşturmak için de kendini arı, karınca, örümcek türlerine ısırtıyor. acı endeksi de 1.0'dan 4.0'a kadar bu şekilde sıralanıyor ve şöyle bir sıralama oluşturuyor:

    1.0, halictidae: kolunuzdaki bir kılı yakan zayıf bir kıvılcım gibi.

    1.2, ateş karıncası: halının üstünde yürümek, statik elektriğe maruz kalmak gibi.

    1.8, akasya karıncası: birisi elinize ya da yanağınıza zımba basmış gibi.

    2.0, kel yüzlü eşek arısı: elinizi döner kapıya kaptırmak gibi.

    2.0, sarı ceket: dilinizin üstünde sigara söndürmek gibi.

    2.0+, bal arısı: derinizin üstüne yanan bir kibrit yerleştirmek gibi.

    3.0, kırmızı ekin karıncası: içe doğru uzamış ayak tırnağınızı çıkartmak için matkap kullanmak gibi

    3.0, kağıt yaban arısı: kağıt kesiğine bir bardak hidroklorik asit dökmek gibi

    4.0, pepsis: dolu küvetinize çalışan bir saç kurutma makinesi düşürmek gibi.

    4.0+, mermi karıncası: topuğunuza saplı 2.5 cm boyunda paslı bir çiviyle cayır cayır yanan kömürlerin üzerinde yürümek gibi.

    listenin başında olan mermi karıncasının verdiği acının yoğunluğunu ayrıca parmağınızı 240 voltluk elektrik prizine sokmaya benzetiyor. tarantula yiyen dişi yaban arısının zehrinin acısının da etkili olduğunu söylüyor ama acı kralı mermi karıncasına göre daha kısa tesirli olduğunu belirtiyor.

    şu videoda da mermi karıncası ısırığına maruz kalmış birinin çektiği acıyı, titremelerini görüyoruz. öldürmeyip süründürür dedikleri cinsten:

    mermi karıncası ısırığı

  • damadı enerji bakanı, kızı cumhurbaşkanı danışmanı olan cumhurbaşkanının sarfettiği söz.

  • hazırlıkta okuyoruz. liseden öyle bir ortama geçmişiz ki adapte olmak çok zor. hazırlığın camında bir baktım. isimim yazıyor. matematik bölümünden prof. dr. bilmemkimi görünüz. beni bir ter bastı. ulen koca prof. beni niye çağırsın. lisede müdür yardımcısı çağırdı mı başın belada demektir. dersi mersi unuttum defter kitap falan sınıfta kaldı. koşarak matematiğe gittim. buldum odasını hocanın. öleceğim heyecandan. neden çağırır beni koskoca profesör. hem de matematik profesörü. kapısına geldim kapı açıktı. elinde çay fincanıyla vatandaş kapıya yöneldi "buyrun" dedi. kendimi tanıttım büyük bir heyecanla sesim titreyerek. "hocam ben hazırlıktayım. beni çağırmışsınız." dedim. "estafurullah. çağırmak ne kelime. burası üniversite. kimse kimseyi çağıramaz. ben sizinle görüşmek istedim. hazırlığın sekreterini aradım onlar da ilan asmışlar. konu şu: sizin alacağınız matematik dersi ......" konuştu konuştu ben gerisini dinlemedim.

    şimdi bu hocalar bu öğrencilere böyle eğitim veriyorlar. bunu odtüde okumayan bir adam başbakan da olsa anlayamaz bilemez. nerden bilsin.