hesabın var mı? giriş yap

  • işte bunlar hep tasarruf... saat neredeyse sabah 8, ama sokak lambaları yanıyor. evlerde lambalar yanıyor. işyerinde kambalar yanıyor. hep tasarruf.
    bu suudi saatine eşitleme fantazisine, tasarruf kılıfı uyduran itü yıkılsın, yerine 15 temmuz şehitler lunaparkı yapılsın.

  • şalke sıfır dörttür, zaten içinde bu takımın geçtiği muhabbeti yaptığımız insanların yüzde 99.9'u türk, böyle söylediğinde de anlıyorlar, kenardan bir hans'ın fırlayıp "nein nein, nul fiya" deyip fırça atacak hali olmadığına göre şalke meramını anlatan bir söyleyiş şeklidir, doğru olmasa bile

  • askere gidenler bilir ölüleri şafak sıkıştırmıştır.

    o savaştan sonra terhisi ertelemek mümkün değildir. geçtim yeni bir cepheye göndermek kışlada bir gün bile daha tutamazsınız. deneyimli bir asker olan aragorn da bu durumu bildiği için toplu terhise izin vermiştir.

    zaten iş de yaptıramazsın mazallah isyana kadar varabilirdi. adamlar direkt krala sözünü tut diye geliyor artık bu adamla ne konuşulabilir dile kolay isildur'un bir saçma laneti yüzünden 3000 yıldır tezkeresi imzalanmamış adamlar bunlar.

    bana şaka yapmışlardı bugün olmadı yarın gel diye gerçekten ölüye döndüm bir anda, sözünü tut diye astsubaya çıkışacaktım. bir günde bu hale geldim, 3000 yılda aragorn falan tanımam.

  • girilen her yeni yılda o yılla ilgili kehanetleri hem yerli hem de yabancı basında yer alan "kahin." böyle olunca ben de kimmiş bu, ölmüş mü yaşıyor mu, kaç yılına kadar kehanetlerde bulunmuş diye baktım.

    baba vanga, 1996 yılında ölüyor ve 5079 yılına kadar her yıl için çeşitli kehanetlerde bulunuyor. kehanetlerinin 5079 yılında bitmesinin sebebi de o yılda dünyanın sonunun geleceğini söylemedinden kaynaklanıyor.

    12 yaşında görme yetisini kaybediyor ve bu olaydan sonra gelecekle ilgili kehanetlerde bulunmaya başlıyor. bu kehanetlerinin de yazılı olarak bırakmamış, sözlü kehanetleri. tabii kendisi tarafından ortaya atılan bu kehanetlerin her zaman hedefi 12'den vurduğunu söylemek mümkün değil.

    kendisi 2021 kehanetlerinde çin'i kast ettiği düşünülen kırmızı ejderhanın yükseleceğini, doktorların kansere tedavi bulacağını ve petrol kullanımının biteceğini, trenlerin güneş ışığıyla hareket edeceğini söylemiş. çin dışındakilerin tuttuğunu söyleyemiz.

    2020 için abd başkanının gizemli bir hastalığa yakalanacağını, bu hastalığın abd başkanını sağır bırakacağını ve beyninde hasar oluşturacağını söylemişti. burada da tutturamamış.

    2019 için de rusya devlet başkanının suikaste uğrayacağını söylemiş. putin'in halen yaşadığını göz önüne alırsak bunun da tuttuğunu söyleyemeyiz.

    kaynak

  • en sonunda tanking yapsınlar, tanking yapsınlar diye zombi gibi dolaşanlarin bir şeyler öğrenmesini umduğum lotaryaya sahne olmuş draft.

    bakın bir iki yorumcunun her söylediğini tekrardan başka bir şey bilmeyen nba severlere birkez daha anlatalım. nba'de draft sistemi değişti. artık en kötü takım olmanız ilk sıradan seçme ihtimalinizi o kadar da artıramiyor. işte aşağıda lotaryaya girerken takımların ilk sırayı alma ihtimalleri:

    2019 lottery teams & odds:

    team lottery odds
    new york 14.0%
    cleveland 14.0%
    phoenix 14.0%
    chicago 12.5%
    atlanta 10.5%
    washington 9.0%
    new orleans 6.0%
    memphis* 6.0%
    dallas** 6.0%
    minnesota 3.0%
    los angeles lakers 2.0%
    charlotte 1.0%
    miami 1.0%
    sacramento^ 1.0%

    gördüğünüz üzere nba'in en kötü 5 takımı neredeyse aynı şansa sahip.

    bu da oluşan draft sıralaması:
    1. new orleans
    2. memphis
    3. new york
    4. los angeles lakers
    5. cleveland
    6. phoenix
    7. chicago
    8. atlanta
    9. washington
    10. atlanta (from dallas)
    11. minnesota
    12. charlotte
    13. miami
    14. boston (from sacramento via philadelphia

    yukarıyi dikkatle incelerseniz tanking yapan, yani spor ahlakına tamamen aykırı şekilde bilerek maç kaybeden takımların durumları ortada. ve berbat bir sezon geçiren takım büyük ihtimalle o berbat durumdan çabuk çabuk siyrilamiyor. kaybeden takım olma kimliği yapışkan şekilde takıma kodlaniyor.

    örnekler verelim:

    phoenix amerika'nın en büyük 8. şehri ve basketbolu seven bir şehir. yıllardır durumları içler acısı. diğer taraftan nba'deki en zayıf şehirlerden utah hemen hiç tanking yapmadan her yıl iddialı bir takım kurabiliyor.

    şimdi hemen tankingin çare olduğunu söyleyenler philly örneğini verecek. bakın philadelphia gibi bir basketbol şehri the process için uzun yıllar nba tarihinin en kötü takımlarını kurdu. adeta hem basketbola hem nba'e ihanet etti. karşılığında bu kadar yıl sonunda nerlens noel, jahlil okafor ve markelle fultzlari draft etti. elbette elinde embiid ve ben simmons var. ama sixers gibi bir takım nba'deki toplam yeteneğin bu kadar zirveye vurduğu bir dönemde 10 yılda mücadele ederek de bu düzeyde yetenekleri bulabilirdi. ve iddia ediyorum sixers bu çekirdekle istediği şampiyonluğu falan da asla elde edemeyecek. yani kaybeden takım olma alışkanlığına geri dönme riski de her an hortlayabilir.

    bakın tanking tek bir sezon için hoşgörülebilir. bir duncan için san antonio'nun tankingi iyi bir örnek mesela. ama bunun dışında uzun süreli tanking takımın kültürünü yok ediyor.

    artık amerika'da hemen herkes tankingin değil floatingin daha doğru seçim olduğunu görüyor. yani elinizden gelen en iyi şekilde ayakta kalarak oyuncu çekebilen bir franchise olacaksınız.

    son söz olarak şunu söyleyelim. her başarısız sezonda tüm takımı dağıtıp tanking yapsin demeyi bırakalım. nba 'de sadece bir şampiyon çıkıyor ve her yıl tanking yapan takımlardan belki biri gerçekten sonraki sezonu değiştirebilecek bir oyuncu seçebiliyor. işte buyrun genç yeteneklerle dolu phoenix, 10 yıldır lotaryadan seçen sixers ya da surekli login dibinde olan knicks. diğer yandan küçük bir şehir olan san antonio büyük üçlüsünün emekli olması sonrası en büyük yıldızı takas isteyince kawhi karşılığı draft hakkı değil hazır oyuncu aldı. ve şehrine play-offta harika bir heyecan yaşattı. düşünün san antonio sözgelimi phoenix, chicago, atlanta gibi bir takımın draft hakkını alsa bugün ilk beşten secemiyordu. ancak bu mücadeleci takım bir iki sezon içinde iyi oyuncuların free agencyde adresi olabilir. hakeza clippers'in duruşu ve mücadelesi onları da free agencyde harika bir adres yaptı.

  • eğer bir toplum yozlaşmışsa, ahlakını ve aklını kaybetmişse, tel tel dökülmeye mahkûmdur. doktorunu da kaybeder, ekonomisi de kötüye gider, eğitimi de.

    bu haber bir dram içeriyor. ama bazıları bunu görmeyip “madem doktorsun, eşek gibi çalışacaksın, bize bakacaksın!” der. kimisi çıkıp “bu ülke seni okuttu, borçlusun!” der. kimisi de elinde sopayla doktora saldırır. insanların can ve mal güvenliği yoksa, bu insanlar devlete borçlu değil, devlet onlara borçludur.

    doktorlar bu sağlık sistemi içerisinde hastalarına 5 dk ayırmak zorundalar. 5 d a k i k a! inanabiliyor musunuz? ama cahil cahil insanlar, bunun farkında bile değiller.

    ekonomiden eğitime, sağlıktan hukuka, tel tel dökülüyoruz. kimisi görmüyor, kimisinin de umrunda değil. ama kabul edin ya da etmeyin, gerçekte olan bu.

    edit:imla

  • "büyük başkan" sıfatını layıkıyla taşıyan belki son adam. kendisiyle ilgili naçizane bir anımı paylaşmak isterim.

    mecidiyeköy'den kabataş istikametine doğru yoldayım. otobüs gümüşsuyu yokuşundan inerken itü'nün önünde şöför frene asılıyor. meğer süleyman seba yol kenarında karşıdan karşıya geçmek üzere bekliyormuş. şöför tanıyınca durup yol verdi. seba başkan geçerken dönüp başıyla selam verdi, gülümsedi. boyu posu, koltuk altı çantası, pantolonu gömleğiyle tam bir eski istanbul beyefendisi. otobüste bütün yolcularda bir kıpırdanma, neredeyse kalkıp esas duruşa geçeceğiz.

    böyle de güzel bir adamdı, nur içinde yatsın.

  • bulgaristan'dan bekledigim sevgilim gibi ayni. ver kardes ver, ihtiyaci var kizin.