hesabın var mı? giriş yap

  • bu oranlar belirlenirken risk merkezleri yüzdesel kazanma oranını tespit edip kendi kazancını da katıp ona göre belirliyor. şöyle ki 1.10 oran veren bir takımın kazanma ihtimalinin yüzdesi yaklaşık % 85 civarı oluyor.

    şimdi biraz matematik biliyorsanız bu dört maçın da birden tutma olasılığını hesaplayabilirsiniz. kabaca yüzde 52.

    yani neredeyse garanti diye girdiğiniz bu bahiste bile yarı yarıya şansa ancak sahipsiniz. ama size vaadedilen kazanç yüzde 40 civarı bir miktara denk geliyor. bu tamamen aptalca bir risk.

    ki bu bütün koşulların eşit olduğu maçlar için geçerli. bu dört maçtan birinde verilecek bir kırmızı kart, erken penaltı, hakem hatası gibi faktörler katılmadan sadece kağıt üstündeki şanslar.

    neticede bu işleri para kazanma hırsıyla değil de keyif almak için yapan azınlığa pek lafım yok ama matematik bilgisi düşük insanlar o hırsla mutlaka ciddi para kaybedecektir.

  • istanbul ilçeleri esprilerine yeterince gülündüyse ve başıma bir iş gelmeyecekse 5 bin tl ile ciddi ciddi yurt dışı tatili yapabilir.

    öncelikle en temel gider uçak bileti. onu da pegasus'un senede 3-4 kez yaptığı 1 euro+vergiler kampanyası ile ucuz yollu hallediyoruz. örnek vermem gerekirse ekim ayı için tiflis gidiş dönüş uçak biletini 926 liraya aldık. ne kadarımız kaldı? 4k..

    ikinci en önemli gider vize işi. o işi de vizesiz ülkelere 0 lira ile girerek çözüyoruz. evet hala 4k paramız var..

    3 gece 4 günlük bir konaklama yapacağımızı varsayalım.

    bu dönemde vizesiz seçeneklerden tiflis dışında balkanlardan kotor ve budva'yı da ucuz yollu şahane bir yurt dışı tatili için önerebilirim. hem deniz tatili de yapabilirsiniz. çünkü balkanlara da aynı uçuş kampanyasını yaptı pegasus kralı.

    mesela kotor'da 1 gecelik şu şahane yerin 2 kişilik fiyatı 453 lira. türkiye'de yaz döneminde kişi başı 225 liraya nerede kalabilirsiniz? (ki kotor çoğu balkan ülkesine göre en pahalı yerlerden biri)
    burada 3 gece kaldığımızı düşünürsek kişi başı 675 lira da konaklamaya gitti.

    926+675= 1601 lira harcadık. kalan paramız 3400 lira. bu parayı da 4' bölerseniz kişi başı günlük 850 lira harcama hakkınız var. günlük 45 dolar civarı para yapar (bkz: 40 yapar)

    günlük 45 doları cidden azımsamayın. mesela dev gibi dilim pizzalar 1-2 dolar, marketlerden küçük atıştırmalıklar keza o seviyelerde. ben akşama kadar ucuza gezilebileceğini, neler yiyip içilebileceğini anlatırım da bunların anlatılmışı zaten blog'da var :)

    mesela lapland'da kuzey ışıklarını bu şekilde izledik. a101'den konserveleri çantaya doldurup kuzey kutbunda hayallerimizi gerçekleştirdik. keza balkan turunu da sabahları cornflakes yiyip akşamları aşırı lezzetli dilim pizzalarla geçiştirerek,( 1-2 gün de kendimizi tabii ki şımartarak) 6 ülke 12 şehir gezdik.

    ucuza yurt dışı gezmeyi herkes çok kafasında büyütüyor yok kur şöyle yok böyle diye.. türkiye'de 1 hafta yaz tatili yapma bütçesi olan hemen herkes vizesiz yurt dışı ülkelerinin birinde bu tatil parasını harcayabilir.

    ne diyorduk, yol açık yola çık..

  • türkiye için oldukça kötü bir durum. bizim en büyük ithal kalemlerimiz dolar üzerinden iken en büyük ihracatımız euro bölgesine yapılıyor. arbitraj avantajımız maalesef kayboldu

  • böyle garip bir şey.

    sağda solda görüyorsun birbiri için ölen aşıklar, sevgililer falan var. kız çok seviyor oğlan çok seviyor. beni sevebilme ihtimali olan biri olunca "yok" ama. sanki kimse beni çok fazla sevemez. ben sevebilirim ama biri bana çok aşık olamaz. çirkin değilsindir, iyi bir insansındır belki ama yine de "bende ne bulmuş olabilir ki?" ya da "beni neden çok sevebilir ki?" soruları dolanıyor.

    şimdi biri tarafından sevilme ihtimalim var gibi sanki.. biraz da olsa... ama yok aklıma yatmıyor arkadaş. biri tarafından çok sevilemem, biri bana aşık olamaz... sanki!

    edit: anne babadan sevgi eksikliği görenlerde olur vs. diyen çok var. belirtmek isterim ki ailemden asla sevgi eksikliği görmedim, sevgilerini bana her zaman hissettirdiler. benim burada sevilmekten kastettiğim "aşk". bu şekilde çok sevilemezmişim gibi hissediyorum.

    edit: artık inanıyorum.