ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
düğündeyken oluşan metalciyim lan ben hissi
-
durduk yere yaşamı sorgulattıran histir. zamanında yırtık slayer tişörtü giyerdim lan ben şimdi takıda sıra kapmaya çalışıyorum diye düşünürken zorla halaya kaldırmaya çalışan yenge sayesinde kendinize gelirsiniz.
başa gelip de yemeyen mi var
-
bugun bir kebapcıdan duydugum soz. yolsuzluk bu kadar sefilce ve salakca savunulamaz herhalde.
sonra devam ediyor:" demirel, ozal, mesut yılmaz, ciller... hepsi yediler sanki onlar yemedi mi abi?"
iyi de onları da siz sectiniz zaten be abim...
ecevit yedi diyebiliyor musun??
gelmiş geçmiş en iyi yalan
kendini yakışıklı zanneden dombilimsi ergen
-
belli ki kendi kendine çekmiş çocuk gerizekalının teki de bulup yaymış. ulan hanginiz ayna karşısında saçma sapan hareketler yapmadı ben 25 yaşındayım ben bile yapıyorum halen. çoğu kişi de öyle. gece 2 gibi gelen yakışıklılık hissi gibi bir şey olsa gerek.
fransa'da taksi ücreti
-
fransa'nın tamamını bilmem ama paris öyle bir metro ağı ile donatılmıştır ki özellikle yaşlı ya da hasta değilseniz taksiye binmek aklınızın köşesinden geçmez. her yere metro ile inanılmaz kolay ve hızlı şekilde ulaşabilirsiniz. buna istanbullular için şöyle örnek verebilirim:
sabah tuzla'daki evinizden çıkıp beylikdüzü'ndeki işinize gidip öğle yemeği'nizi istiklal caddesi'nde yiyip, işe geri dönüp, akşam iş çıkışı kanlıca'da yemek sonrası kahve için bebek'e uğrayıp geç kalmadan tekrar tuzla'daki evinizde olabilirsiniz. bunların üstüne yorulmuş da olmazsınız.
fotoğraf çekmeyen japon
-
yolda fotograf çekmeyen japon görmek şans getirir... dört yapraklı yonca gibi bişeydir...
ibrahim tatlıses
-
“ kadına saygım büyüktür ama döverim “
“ kadın dediğin dayak da yemeli “
“ üç türlü kadın vardır : günlük, haftalık, ömürlük”
yukarıdaki üç cümlenin sahibidir. ve bu cümleleri sarf edebilen birinin saygı görüp ünlü (!) olacağı tek yer de türkiye’ dir.
bakın daha perihan savaş’ ı 80’lerde tüm gece dövmesi, yüzünü gözünü morartması, mahkemelik olmaları, üstüne bir de “ kendime hakim olamadım, onu öldürebilirdim “ diye ifade vermesi var.
sonra derya tuna’ yı da dövdü diye manşetlere çıkmış. asena olayı desen zaten yakın geçmiş.
hala mı “ ama sesi güzel yeaaa” ?
önceki hayatımda barış manço idim diyen çocuk
-
barış mançonun evli olduğunu, kaç çocuğunun olduğunu ve abisinin adının savaş olduğunu nakletti. bu durum karşısında şaşırdı millet.
işin tuhafı, ben de biliyorum aynı şeyleri.
lan, yoksa??
(bkz: hepimiz barış mançoyuz)
white guilt
-
amerikadaki bazı beyazların zencilerin fazla üzerine düşmesi durumunda bu beyazların sahip olduğu şey. 'eskiden ırkçılık nedeniyle çok çektirdik onlara o yüzden el bebek gül bebek davranmalıyız' karakterini getiren suçluluk duygusu.
edit: biraz daha derine inersek "atalarımın zenciler sayesinde daha fazla kazanç sağlaması ve zencilerin 1960'lara kadar diğer ırklarla eşit imkanlara sahip olmaması, şu an ülkedeki benim maddi durumum ile zencilerin ortalama maddi durumu arasındaki uçurumu yarattı; ve bu bana biraz koyuyor" duygusu da denebilir.
dipsiz göl'e tankerlerle su doldurulması
-
link
taşıma suyla değirmen döndürmeye çalışanların sıçıp sıvayıp sonra da üstüne sifon çekmesi hadisesi. 12 bin yıllık gölde define aranmasına izin ver, göl yok edilsin, üstünü toprakla kapat, şimdi de tankerle su takviyesi yaparak eski görünümüne kavuşturacaklar.
buzul göller, krater göller, tektonik göller, karstik göller, volkanik göllerden sonra yeni bir göl çeşidi ortaya çıktı: tanker göl
daha önceden öngörülerek, böyle bir başlık açılmış: (bkz: dipsiz göl'ün yeniden açılması)