ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mor ve ötesi
-
sözlük soru cevap etkinliğinde bir yerde harun bahsetmişti. aklıma düşmüştü, denemek istedim.
gerçekten öyle güzel bir deneyim ki..
tünel meydanında sirenler albümündeki 9. şarkı tüneli açıyorsunuz.
"şimdi kalbin, epey kırılmış, görüyor hepsini, ne yapabilirdi?"
şarkının bitiminde kendinizi odakule'de buluyorsunuz.
sonra istiklal şarkısı başlıyor, istiklali hissediyorsunuz, galatasaraydan, çiçek pasajından geçiyorsunuz,
kulağınızda şu sözler:
"belki arkadaşlarınla, belki de yalnız başına yürürken, ne kadar mutlusun istiklal’de
birkaç mevsim renkler solunca, tükenmez hayatının sesi, çok mutlusun istiklal’de"
sonra istiklal şarkısı bitiyor, hem de nerede? parka gidebilmek için direndiğimiz yerlerde...
park şarkısı başlıyor orada:
"dün neler mi kaybettin, belki zamanın yok şimdi
gidenler geri gelmez ama, boş yere yorulmadı kalbin
adını bilmesem de kardeşsin, biz neye söz vermiştik
yüzümü gördüğünde gül artık, biz bir kabusu yendik
yok, yaralara dokunmak yok, gök de bir bize ağaç da bir
sabrın tükendi ama aman, onlara asla benzemedin"
albümün bu son şarkısı bittiğinde meydana çıkmıştım, gezi yanı başımdaydı,
anılar aklımdaydı.
adını bilmediğim kardeşlerim aklıma geldi.
derin bir nefes aldım.
gülümsedim.
monica bellucci
-
küçükken annesine el kaldırmış, taş olmuş.
11 ekim 2015 pucca köşe yazısı
-
an itibariyle resmi rakamlarla 95 kişinin ölüp 246 yaralandığı türkiye tarihindeki en kanlı terör saldırısının üzerinden daha 24 saat bile geçmemişken doğal olarak bir gram umrumda olmayan köşe yazısıdır.
yine de okuyanlara hayırlı olsun.eminim çok değerli (!) şeyler yazmıştır pucca.
edit:imla
vedat milor'un menemen anketi
-
ilk baktığımda 180 bin oy vardı, sonuç; %50-%50'ydi.. az önce baktığımda 243 bin oy vardı, sonuç yine %50-%50'ydi.. ulan bu memleket her konuda nasıl oluyor da bu kadar net bir şekilde tam ortadan ikiye ayrılmayı başarıyor yeminle anlamıyorum..
hayat felsefesi yapılabilecek en güzel söz
-
"hiç kimse sana karşı değil, herkes kendinden yana"
yel değirmenleri yaratmaya gerek yok gençler...
fethi sekin'in ülkücü olması
-
ülkücü ya da solcu olması çok da önemli değil. asıl öne çıkması gereken vatanı için canını feda etmesidir.
şehittir. mekanı cennet olsun.
kendinin sıradan biri olduğunu fark etmek
-
cool abi takılınmış yılların ardından, kendini istikbal mobilyada taksit pazarlığı yaparken araklama anı.
the sims türk yapımı olsaydı olabilecekler
-
buzdolabının yumurtalığında mutlaka yarım limon olurdu.
şiirin kalitesizliğini ele veren unsurlar
-
umarsızca sözcüğünün olur olmaz yerde ve sıklıkla kullanılması bunların başlıcalarındandır.
diğerleri ise kısaca:
*marifetmiş gibi oksimoron ifadelere abanmak (zifiri aydınlık, kalabalık yalnızlık, sessiz çığlık vs.)
*sonsuza kadar uzayıp giden zincirleme şiir tamlamaları (sonbahar hüznüne tutsak umarsız bir kelebeğin kanadında çarpan yüreğimin vs. vs.)
*hep ayrılık teması içermesi (sen gittin ya, şimdi sen yoksun ya.. diye başlayıp depresifliğin dibini bulmak)
böyle gider.
murat bardakçı
-
az once gokhan zan in programdaki haykirislarindan sonra, koordinasyon sorununun halledildigini soyleyen kisidir. aradan 10 dakika bile gecmemistir. tiksiniyorum. senin gibi aydini olan ulkeden ne beklenir ki.
seni celal sengor ve fatih altayli cig cig yesin insallah bugun arsiz adam
12 rebiulevvel 1436 nakliyye-i yurt içi rezaleti
-
şahsımı namüsait kederlere sürükleyen rezalettir.
nakliyye-i yurtiçi denen şirket-i bihayriyye evime gelib zili çalmadan kapıya "zatı-ı alinizi ziyaret ettik ama namevcuttunuz" belgesi yapıştırmışlar. hemen umumi merkezlerine telgraf çektim, 3 aydır bekliyorum hala cevab vermediler. ziyadesi ile mağdur olmuş durumdayım. bir daha asla nakliye için kendilerini tercih etmeyeceğim.