hesabın var mı? giriş yap

  • gitmeyin lan adamın üstüne adam her erkeğin isteyeceği şeyi delikanlı gibi söylemiş. sunucular olur mu öyle şey falan diyorlar aydemir abimiz "o da razıysa" diye ifadesini tamamlıyor.

    pedofili falan diyenler olmuş ama pedofili başka bir şey arkadaşlar. böyle şeylere pedofili derseniz bu kavramı meşrulaştırmış olursunuz.

    20 yaşında kızla evlenmek isteyen adama kadın düşkünü denir, zampara denir, kırkından sonra azanı teneşir paklar denir ama pedofil denmez. pedofili çok başka bi durumdur ve insanlık suçudur amk. olayları birbirine karıştırmayın.

  • küçükken, şişenin dibinde çok az görünen kolanın, bardağa dökünce bardağın tamamını doldurması.

  • hababam sınıfında da böyleydi. okuldan kaçmasınlar diye kız öğrenci getirtmişti pinti müdür.

  • türkiye'de hiç gözlemlenemez. neden? çünkü salçayla, bulgurla, makarnayla beslenen fakir bir ülkeyiz biz. az çorbaya yarım ekmek bandıran milletiz. elin amerikalısı koyuyor tabağına bacağım kadar eti, pilavsız ekmeksiz indiriyor mideye. adam söylüyor pizzasını, masa kadar pizza getiriyorlar, oturuyor altı tane birayı katık edip yiyiyor bir başına, sonra gidiyor sıçıyor affedersin, her taraf buhar her taraf duman, metan haliyle. ben salça ekmekle doyuruyorum karnımı, ekmek bağırsağa bile varmadan atomlarına ayrılıyor midemde, salça ekmekle nasıl buhar çıkartsın bu millet rögar kapağından. demem o ki, o buhar bir milletin refahının göstergesidir.

  • kanun dışı davranışlarına rağmen, tuco bizim asıl kahramanımızdır. elbette gerçek bir kahraman değildir. kendini feda edeceği bir durum varsa feda etmeyecektir mesela. ve tabiki paylaşılacak bir altın varsa ilk fırsatta hepsini kendisine almak için aradan sıyrılmaya çalışan biri kahraman olamaz.

    filmdeki diğer iki kişiyi birbirinden (blondie'yi angel eyes'tan) nihai olarak ayıran şey, iki kovboyun tuco ile etkileşimleri arasındaki farktır. angel eyes sadece para için değil, zevk için de öldüren biridir ve tuco'yu meta (satılacak mal) olarak görür. tuco'nun ölümüne dövülmesini izlemenin tadını çıkardıktan sonra tuco'yu bir ödül karşılığında satar. adamıyla beraber tuco'yu parayı tahsile gönderir.

    benzer şekilde blondie, kanun kaçağı tuco'yu "yakaladığı" ve onu ödül için teslim ettiği bir ödül avı dolandırıcılığında tuco ile takım olmuştur. tuco burada yine metadır ama blondie işin sonunda ödülü tuco ile paylaşır. işler bozulduğu zaman blondie tuco'yu çölde serbest bıraktığında, kasabaya dönüş yolculuğu için "senin gücünde bir adam idare edebilir" diye akıl bile verir. blondie'nin acımasızlığı bu kadardır. kim iktidara gelirse gelsin tuco sadece gücü korumak ve hedefe ulaşmak için kullanılan biridir.

    blondie ve angel eyes'ı kategorize ederken durumu tuco'nun bakış açısından görürüz. hangisi onu satarken daha insaflıysa o "iyi"dir. ama sonuçta tuco insanları kafasında yargılarken başarısız olan biridir. kendisini satan blondie'nin peşine düşmüştür ama yine kendisini satan angel eyes'in peşine düşmemiştir.

    film, tuco'nun camları kırarak üç ödül avcısından bir şekilde kaçmasıyla başlar ve onun bir ipte asılı kalmasıyla biter. ama sonunda bu dünyanın acımasızlığı tuco'nun elini kolunu bağlasa da altınların yarısı tuco'nundur.

    meta olarak kullanılan, bir av köpeği gibi yüzlerce mezar arasında altınların olduğu mezarı arayan (aramaya gönderilen), bulunca yine bir köpek gibi mezarı elleriyle eşeleyen, iktidar kimin elinde olursa olsun her türlü ezilen, işçi emekçi ve şark kurnazı tuco için bu hayat ne kadar acımasız görünse de ölmesi için henüz çok erkendir. daha kazılacak bir çok mezar ve yapılacak bir çok seçim vardır. filmin sonunda görülmez ama eminim tuco altınları yükledikten sonra havaya birkaç el ateş bile etmiştir.

    "bu dünyada iki tür insan vardır tuco. mezarı kazanlar ve silahı dolu olanlar"