hesabın var mı? giriş yap

  • bir kaç yıl önce(2018 veya 2019 hatırlayamadım tam) , gecici olarak istanbul anadolu yakasında bir benzlikte pompacılık yapıyordum. biraz mental açıdan kötü dönemlerimdi. neyse

    bir gün ümit bey geldi.kibar bir şekilde hal hatır sorup, istediği miktarı söyleyip markete yöneldi. açık kahve(veya koyu lacivert ) rengiydi sanırım, bir bmw ile gelmişti. verdim benzinini, beklemeye koyuldum.

    hava buz gibi. ellerim donmuş. ümit bey karşıdan geliyor. elinde, starbucks makinesinden alınmış koca boy kahve. yüzünde bir gülümse ile bana uzattı ve "afiyet olsun" dedi..

    uzun zamandır düşünürüm. o kahveyi benim için mi almıştın ümit bey, yoksa tadını beğenmeyip de, çöpe gitmesin bari deyip mi verdin bana :)))))

    her durumda da klass bir insan. o an beni çok mutlu etmişti.işi rast gitsin...kahve + mütevazililiği

    not : o makineyi her gün görür, bazen canım ceker ama kazandığım paraya göre lüks kaldığından almazdım hiç. sizin sayenizde ilk kez o gün içmiş bulundum :)

    edit : ümit bey twitterda bir yazarımıza cevap vermiş entry e dair : "bunun redbull, kola, dondurma, bisküvi versiyonlarını da duyabilirsiniz. insanların enerjisi ve iletişimleriyle alakalı biraz anlık gelişen rutin refleksime dönüştü sanırım"

    edit : sene eklendi.

    edit: tamam arkadaşlar. en güçlü ihtimaller. 1.bana aldı 2.aslında kendine aldı ama beni görünce içinden bana vermek geldi o an. :) ya önemli değil. o an çok mutlu olmuştum.

  • ders: ilköğretim fen bilgisi

    soru: kurbağaların dolaşım sistemi nasıldır?
    cevap: zıplaya zıplaya dolaşırlar.

    (bu cevap birebir gerçektir ve fen bilgisi öğretmeni olan babamın yaptığı bir yazılıda verilmiştir. babam gösterdiydi de altıma sıçtıydım gülmekten.)

  • tam olarak 1 saniyede meydana gelmektedir.

    sezyum 133 atomu atom saatlerinde ölçü birimi olarak kullanılmaktadır.

    bu atom saniyede tam 9.192.631.770 titreşim yapmaktadır. bu özelliği bize, 1 saniyeyi 9 milyarda bir hassaslığında ölçme imkanı verir.

    bu atomun titreşim saysı o kadar hassastır ki, atom saatinin 30 milyon yılda ancak 1 saniye kadar şaşma ihtimali bulunmaktadır.

    "ne işimize yarayacak saniyenin 9 milyarda birini ölçmek?" diye sorabilirsiniz. aslında bir çok alanda insanlığın işine yaramaktadır ama en basit örnek olarak gps sistemlerini örnek verebiliriz: telefonunuzda kullandığınız navigasyon uygulamaları, atom saatleri ile birbirine senkronize olmuş 32 adet gps uydusundan aldığı sinyaller sayesinde milimetrik hassasiyetle yön bulmanıza olasılık sağlar.

    kaynak

    edit: titreşim sayısının nasıl ölçüldüğünü bu 2 dakikalık videoda izleyebilirsiniz.

  • detaysiz olarak deney soyle:
    iki tane kartonu birbirine paralel gelecek sekilde tutuyorum. bunlardan bir tanesinin ortasina jiletle incecik iki tane yarik aciyorum. daha sonra yariklari actigim kartonun arkasindan tek renkli bir isik verip diger kartonda cikan desene bakiyorum.

    peki desen nasil? cok ilginc: aydinlik karanlik aydinlik karanlik diye tekrar eden ince sacaklar. aciklamasi ne? vallahi efendim isik dalgaymis meger. eger isigin birinci delikten perde uzerindeki x noktasina kadar gittigi mesafe ile ikinci delikten perde uzerindeki x noktasina kadar gittigi mesafe dalga boyunun tam katiysa, o zaman bu iki dalgayi tepe+tepe veya cukur+cukur diye topluyoruz. sonuc o noktada iki kat parlak bir isik.

    halbuki baska bir y noktasinda bu mesafeler farki, dalga boyunun bucuklu katiysa o zaman tepe+cukur veya cukur+tepe diye topluyoruz. sonuc sifir. o noktada hic isik gormuyoruz. bu fenomenin adi "girisim". harika desenleri gormek icin wikipedia'dan interference diye aratiniz.

    bu deney isigin dalga davranisi sergiledigini ortaya cikartmisti eskiden. buna benzeyen, ama cok daha enteresan olan bir deney biliyorum ama ben: de broglie deneyi. yani dalga oldugu zannedilmeyen seylerin bilem girisim yapmasi. mesela elektron.

  • ben yine en kötüsünü yazıp gidiyorum, ibret forever:

    genç kız, uzaktan uzağa beğendiği çocuktan gelen bi kahve içme teklifini coşkuyla kabul eder. yalnız, duruşmaya yetişeceğinden sınırlı bir vakti vardır, üzülerek belirtir. kahramanımız "yarım çay içeriz biz de? :)" diyerek sevimli bir orta açar. yarım çay, çok pratik bir tekliftir. kızın içi ısınıverir. çocuk kafeteryadan "yarım çay" ister. çaylar cidden yarım gelir. o dar vakitte içilir. sonra o şövalye "biz yarım içtik arkadaşım! ben yarısını öderim!" diye kavga çıkarana kadar her şey ne kadar da yolundadır aslında... de mi?

  • şimdi bu fiyatları euro kuru ile çarpıp “domatesin kilosu almanya’da 11 lira len haline şükret len” diyecek birileri illaki çıkacaktır.

  • çok terbiyesizce olabilir. en güzeli askeriye içine sokmaktır, askerden ne istiyosun durup duruken.