ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1.5 milyar ışık yılı uzaktan gelen radyo sinyali
-
evrende yalnız olduğumuzu düşünmek, okyanustan bir bardak su alıp balinalar yok demekle aynı şey
(bkz: carl sagan)
tamponsuz kamyon kalmasın kampanyası
-
son zamanlarda sözlükte okuduğum en mantıklı talebi içeren kampanya. çok yakın bir arkadaşını aynen örnek olaylarda gösterilen şekilde kaybetmiş biri olarak destekliyorum. ve başlık sahibini bu duyarlılığından ötürü tebrik ediyorum.
18 mayıs 2015 beşiktaş torku konyaspor maçı
-
sonunda bu sezonun fatality hareketini de yedik. aslında taraftarı olmasak bu beşiktaş çok komik bir takım.
muharrem ince'nin anıtkabir'de fatiha okuması
-
allah'ı kendi tekellerinde sananlara dert olmuştur.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
durakta iki mavi önlüklü çocuk otobüs beklemektedir
ç1: geşdimisgün bi baktım otobüsün kalkmasına 5dakka kalmış hemen koştum tam duraktayken yetişdim ama çok bis koşmuşum
ç2: olum ben geçengün 3dakka kala evden çıktım durağa geldiimde 5dakka vardı
bakanlıklardan gelebilecek alternatif sms'ler
-
"kızınız, burcularda ders çalışmıyor."
- milli eğitim bakanlığı
6 ağustos 2020 dolar kuru
-
ayasofyayı kapatıp açsınlar, belki düzelir.
2 mayıs 2021 antalya'daki otel partisi
-
manavgat'ta yaşıyorum, sadece ama sadece açık havada o otelin önüde dahil olmak üzere hiçbir şekilde koşamıyorum, spor yapamıyorum neden mi? kimliğimde uyruğum türkiye cumhuriyeti yazıyorda ondan.
ama onlar herşeyi yapabiliyorlar.
alayınızın amk.
eski sevgilinin durduk yere araması
-
"neden ?"
aklımda sadece bu sorunun dönüp dolaşmasını sağlayan bir işkencedir bu...
"neden ?"
hala içimde bir yerlerde dağınık bir şekilde duran tüm o özlem, sevgi, aşk kırıntılarını kalbime gelişi güzel tekrar saçan bu telefon neden ?
işte yine o ses...tüm "hayır"’ların "evet" gibi geldiği, telefonun bir yanından girip öteki yanından çıkarak sımsıkı, ama sımsıkı sarılma isteği uyandıran o ses.
nedendir bu aramak ? herşeyi mahveden sen.. aldatan ve çekip giden sen...bir türlü sana yetemeyen “beni” tekrar aramayı düşünmen neden ?
yıllar sonra, bir kez daha, herşeye rağmen tekrar deneyelim dediğim zaman arkanı dönüp de “bu eleman kenarda dursun...şööle bi etrafa bakalım..daha iyisi var mı acaba ? ” diye başkalarıyla denemeyi isteyen sen; herşeyi ikinci kez elinin tersi ile ittikten sonra bu ağlamaklı ses neden ?
yine denedin ve yine mi olmadı ?
kimseler sevmedi mi seni ya da sen umduğun gibi sevemedin mi ?
seni sadece “sen” olduğun için seven,
gözlerinin en içine “ben” gibi bakan biri daha çıkmadı mı ?
umutsuz musun ?
ya da ;
mutsuz musun ?
artık hiçbirşey eskisi gibi olamayacak karamsarlığı içinde yorgun musun ?
eğer öyleyse ,
“ben” gibi olmuşsun.
ne üzücü ki neler hissettiğimi anlar olmuşsun.
“ne olurdu sanki yok etmeseydin herşeyi, ve ben en çok sevdiğim kadınla mutlu olsaydım” diyen ben gibi zamana mağlup olmuşsun.
gördün mü bak ne kadar zor geçen zamanı geri döndürmek..
ve o zamanla gidenleri tekrar yerine getirmek..
ne kadar zor tekrar güvenmek..
ve aslında ne kadar acı ilk fırsatta yine çekip gideceğini bilmek..
ama daha kötüsü..
belki de en kötüsü..
ne kadar yazık seni bu kadar çok sevmiş olmak ve ilk görüşte seni seçmek.
bir daha kimseyi bu kadar sevemeyeceğimi bilerek..