ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
guru
-
ekşi sözlük'ün, "sizi çok sevmiyoruz. sandığınız kadar umrumuzda da değilsiniz. dün var olan ve yarın da olacak olan biziz neticede. siz en iyisi günü yaşayın." diyen yüzü. moderatörler arasında böyle bir görev dağılımı mı vardır, kendisi mi isteklidir hep merak etmişimdir. sözlüğü sözlük yapan yazarların her fırsatta ne kadar değersiz, bir ayağı çukurda gereksiz canlılar olduklarını kendisinden duymayı yadırgamıyorum artık.
türklere sorulan salak sorular
-
grup icerisinde tamamen saka amacli turklerle dalga gecme muhabbeti..
yunan - hehe olm siz eu ya anca 2350 de girersiniz bu gidisle..
ben - valla oyle gozukuyo da, istanbul guzel bi sehrimiz hakikaten.. neydi hakkaten onceden oranin adi? soole 1400 lerin basinda?
grup - ehahahahohoh
italyan - ahaha siz 3. dunya ulkesisiniz olm..
ben - olabilir, ama zamanin da agliyodunuz anacim kacin turkler geliyo diye..
grup - muhhahaah
venezuellali - 3. dunya ulkesi.. ahahhaha.. ehahahha.. ohohoho
(butun grup bir anda donup soyle bi bakar)
venezuellali - tamam lan biz de oyleyiz ne var..
otomatik vites arabayı çift ayak kullanmak
-
sol ayakla gaza sağ ayakla frene basılarak yapılıyorsa ustalık göstergesidir.
alman stern dergisinin skandal erdoğan kapağı
-
türk bayrağına saldırı olmayan kapaktır ve gerçekten kapaktır.
van'da 250 yıllık peynir bulunması
-
250 yıllık ekmek ve domates bulunmadığı sürece önemsizdir.
beş kardeş
-
akm'de seyrettiğim en başarılı baleydi... *
şarkılardaki dans edilmesini emreden zenci sesi
-
"dance now!!!!
move onto the dance floor!!! right now!!!!!!"
çeşit çeşit, tür tür şarkının içindeler. bazen hiphop oluyor bu, bazen rnb, bazen elektronik. müzik farklı, tarz farklı, hatta bazen dil bile farklı, ama dans edilmesini emreden zenci aşağı yukarı aynı. böyle hafif kaba, küstah, hoyratça bir ifade tarzı var. "dükkanın önünü kapamayın hadi hadi hadi!!!" diye kışkışlayan esnaf havasında.
apartmanının park girişinin önüne park etmişim sanki adamın, emrediyor direkt:
"şimdi dans etçeksin!!!" diyor, "şimdi gidip oynayacaksın, sallayacaksın, kıvırtacaksın!!!! hemen şimdi!!!! şimdi diyorum!!!" (ne acelen var pezevenk???)
hayır bir de bu sesi öyle bir seçiyorlar ki, insan aldığı komutu uygulamak zorunda hissediyor. karşımda sanki mr eko var, sanki simon adebisi var... hafif bir ürkme geliyor içimden, "peki abi dans edelim artik ne yapalim" gibi düşünüyorum. o adamın minyon olma ihtimali yok yani, tut ki zaten zenci.
bu şarkılara ancak gündüz arabadayken radyoda filan rastlıyorum, o anda bile etkisi oluyor. demek ki bu adam karşıma barda filan çıksa, arka planda hotel california filan çalıyor bile olsa, "dans et! şimdi hemennnn!!! right nowww!!!" tarzı bir diretmeyle karşılaşsam tın tın tın başımı önüme eğip gideceğim, hoplayıp zıplayacağım.
...eşi dostu ne yapar bu sesin sahibinin, bir de onun merakı içindeyim. "yemek saati gelmeden evde olacaksın demedim mi eşşek herif? right nooow!!! hava karardı!!! yeaaah!!!" diye kızsa evladına, o çocuğun itiraz edebilme olasılığını aklımdan dahi geçiremiyorum.
konya
-
peşin not: kayseriliyim.
ağzına kadar zır cahil dolu şehirdir. sadece konya değil; kayseri, kırşehir, niğde, nevşehir... komple iç anadolu birbirinin aynıdır. gençleri tofaşçı, apaçi polat alemdar, büyükleri 'yalarun'cu, tayyip babacı akp seçmenidir. yazları sıcak ve cahil, kışları cahil ve soğuktur.
tarım bakanı fakıbaba'nın tokadı
-
gücü böyle işini yapmayı çalışan gencecik çocuklara yeten, aciz ve gidici bakanın yaptığı utanç verici eylem.
kırılan bütün kalplerin hesabını soracağız.
edit: ne yapılırsa yapılsın ifşa etmek yasakmış kaldırdım o nedenle. uyaran arkadaşa teşekkürler.
furkan bölükbaşı
-
meltem ablasının izinden giden karaktersiz.
tencere kapak olmuşsunuz furkancım güle güle kullanın.