hesabın var mı? giriş yap

  • zamanın ruhundan haberi olmayan estetik yoksunu bir davarın alkol şişesi var diye beğendiğimizi sandığı fotoğraf karesi. uzun zamandır bu derece içine çeken bir kare görmemiştim. son yemek gibi, tek tek her karakterin yerine kendinizi koyup o büyülü atmosferi hissedebilirsiniz adeta. ne güzel insanlar, ne güzel günler. vasatlığın moda olduğu bu günlerde ilaç gibi geldi.

  • herkes kötü diyor, adice diyor, çirkin diyor tamam ama beynine nasıl söz geçirebileceğini söyleyemiyor kimse. aksi de mümkün olmuyor işte kimi zaman. misal benim kira borcum 3 olmuş, ev sahibim gitmiyor aklımdan, gitmiyor amk. ne yapayım lan ne yapayım ben, manitayı mı terk edeyim, ne edeyim. konuşurken herkeste laf bol tabi.

  • buna da hastayım; ev sahibi ananız babanız değil.

    ben ev sahibinin anası babası mıyım da kanunda belirtilenden fazla zam yapayım? her gün ayrı bir dilenci şu başlıklarda. yok len para mara aha mahkeme orada. 500 bine aldığı ev 2 milyon olunca bişey yok. kirası 3 den 5 e çıkaramadı diye bik bik. amk aç köpekleri.

  • haber

    ticaret bakanı mehmet muş'un, venezuela'dan peynir ithalatına ilişkin, "2020 yılında venezuela'dan türkiye'ye 1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir." dediği açıklamasıdır.

    madem peynir ithal etmeyecektiniz neden rte'nin venezuela peyniri kararnamesini çıkarttınız diye sorarlar adama? yoksa venezuela'dan türkiye'ye bir deniz rotası oluşturmak için miydi bu?

    bu rotadan devletin uyuşturucu ticareti yaptığına dair iddialar var, bu iddialara dair elinizde karşı argüman oluşturmak için kullanacağınız kanıt, "1 gram dahi peynir ithal edilmemiştir" ise ortada başka bir ticaretin olduğu (çünkü kararnameyi çıkaran sizsiniz) ve bunun ne ticareti olduğunun belirtilmediği ve sedat peker'in iddiasının doğru olduğu sonucu çıkıyor.

    (bkz: sıçıp sıvamak)

    biz zaten peynir ticareti olmadığını siz açıklamadan önce de biliyorduk. hatta sizin dediklerinize ek olarak, sadece 2020 yılında değil, 2017 ile 2020 arasında venezuela'dan hiç peynir ve peynir ürünü ithal etmemiş türkiye. bu bilgiye ulaşamıyorsundur diye şuraya kanıtı bırakayım: görsel

  • tatilya projesinde yer almış olan adamın konuşmasını izlemiştim. tatilyanın neden battığını hatırladığım kadarıyla şöyle açıkladı:

    + türk ailesi çocukları için hiç bir şey yapmaz. tatilya projesi amerikan aile yapısına göre tasarlandı, her çocuk için iki yetişkinin de geleceği düşünüldü, neredeyse şehir dışına yapılması da sorun olmayacaktı çünkü aile taa beylikdüzüne kadar gitmeye çekinmeyecekti.

    oysa anladık ki türk ailesi çocuğu için o kadar uzağa gitmez. türk ailesi alış veriş merkezine kendi ihtiyacı için gider çocuğunu da avm'deki ufak oyun parklarına bırakır, kendi ihtiyacı yoksa sadece çocuğu için gitmez.

  • tarafini gezi parkinda insanlarla beraber canla basla calisirken ortaya koymustu.

    kimsenin samimiyet onayina ihtiyaci yok.

  • okulları açarak ateşi harlayan milli eğitim bakanı ziya selçuk’un eseridir.

    edit:geçen gün arkadaşımın çocuğu okuldan farklı maskeyle gelmiş.arkadaşıyla değiştirmişler. diyeceklerim bu kadar.

  • (bkz: #86442605)

    okumaya üşenenler için emsal kararın özeti:

    --- spoiler ---

    erkek: boşanmada kusursuz
    kadın: başka biriyle aşk yaşamış, gönül ilişkisine girmiş. dolayısıyla kusurlu.

    erkek: işsiz
    kadın: çalışıyor ve geliri var.

    sonuç: aldatılan ve geliri olmayan erkek, aldatan ve çalıştığı için geliri olan karısına mahkeme sonuçlanıncaya kadar nafaka verecek.

    --- spoiler ---

    şu anda samimi olarak yazıyorum, aynı durumda ben olsam ve kendim işsizken, beni aldatan ve geliri olan eşime nafaka ödemek durumunda bırakılsam ben o nafakayı ödemem.

    gerekirse hapse girer yine ödemem. e ben ödemeyince sürekli hapse gireceksem de bir süre sonra "la nasıl olsa hayatım kaymış, kadın zevkinde aleminde" diye düşünür kendi adaletimi kendim sağlarım.

    kimse de bik bik etmesin bana.