ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gece süpürge açan komşuya atılan mesajın cevabı
-
ogretmen maasiyla boyle bir daire nasil aldiniz? ciddi anlamda igrenc insanlar var.
evlenmek için evlilik istemiyor taklidi yapan kız
-
bu milletin evlilik merakından gına geldi artık. evlenenlerin evlenmemiş olanlara takmasından, erkeklerin evlenmek isteyen kızlara takmasından, kızların evlenmek istemeyen erkeklere takmasından, orta yaşlıların evlenmemis insanlara genel olarak takmasından, evlenmek için kırk takla atanlardan, evlenmiş erkeklerin pişmanlıklarından. yeter ya, tek derdimiz buymus gibi, baydı artık evlilik muhabbetiniz.
öğretmenden işitilen en komik azarlar
-
bir fen sınavında biri kopya veren, biri alan olmak üzere iki kişi okulun hababam sınıfındaki perran kutman kıvamındaki bir bayan öğretmeni tarafından görülür ve öğretmen masasında oturmakta olan öğretmen avını görmüş aslan gibi yerinden fırlar...
- sen ve sen çabuk verin kağıtları, hemen hemen çabuk. hadi sen kopya alıyosun da yandın, ya yanındaki verene ne demeli? durup dururken yandı görüyor musunuz çocuklar? şarkısı bile var. beni yak, kendini yak, herşeyi yak.
(bkz: nası yani)
onu muayene edemem abdestim kaçar nikah düşer
-
çok net söylüyorum ortalama 1500'lü yıllara falan denk geliyor bu söylem.
yaran fıkralar
-
kayserili'nin eşi ölmüş,
gazeteye gitmiş, en ucuzundan standart bir ilan vermek istemiş.
önüne konan kağıda istediği ilanı yazmış:
"ayşe'yi kaybettim.üzgünüm."
ilan görevlisi ilanı görünce uyarmış,
"isterseniz 6 kelimeye kadar uzatabilirsiniz,üç kelime daha hakkınız var"
kayserili "aynı paraya mı?" demiş.
görevli "evet aynı paraya" diyince ;
kayserili üç kelime daha eklemiş:
"satılık toyota var !"
24 şubat 2020 sgk'nın yeni tasarruf tedbirleri
-
altını çizmekte fayda olan tedbirlerdir; tasarrufu yapacak olan hükümet değil vatandaş olacak!
yazar maaşlarının gecikmesi
-
fakirlikten inanasım geliyor.
uçakta yanık kokusu gelmesi
-
eğer hostes "merak etmeyin koku dışardan geliyor" derse bilin ki kelime-i şehadet zamanı gelmiştir.
harvard
-
bir gün asistanlar bölümde oturmuş lisansüstü için gelen başvuru dosyalarını tasnif ediyorlarmış. bölüm hocalarından bir profesör içeri girmiş, yığından rastgele bir tomar dosyayı alıp çöpe atmış ve şöyle demiş:
- we don't need no education.
sonra hepsi birlikte okulu bırakıp sanayideki yasin ustanın yanına çırak olmuşlar.
isaac newton
-
dün gece ingiliz bir adamla (edebiyatçı/tarihçi bir akademisyen) bira içerken laf lafı açtı ve newton'un color theory'sine geldi. meğer adam newton'un ingilizce notlarını, mektuplarını (latince olmayan yazılmış eserlerini yani) bir hayli incelemiş, dil kullanımı açısından öğrencilerine örnek olarak kullanıyormuş.
ne alaka color theory ve dil diyeceksiniz ama, newton kendi notlarında mavi rengi "blue" yerine sürekli "blew" olarak yazmış. üstelik tek noktada değil, tutarlı olarak sürekli.
sabah ayılıp gece neler konuştuğumuzu hatırlayınca, şurada bir düzine örneğine denk geldim: http://www.newtonproject.ox.ac.uk/…alized/natp00006
"for, a mixture of yellow and blew makes green"
"as it happens in the blew flame of brimstone; the yellow flame of a candle; and the various colours of the fixed stars."
"the original or primary colours are, red, yellow, green, blew, and a violet-purple, together with orange, indico, and an indefinite variety of ıntermediate gradations."
blue'nun etimolojisine bakarsanız "blew" ile akrabalığı görülüyor (anlam olarak değil, yazım olarak) ancak bu yıllarda ingilizce standardizasyonuna dair somut adımlar atılmamıştı, dictionary ile sözcüklerin yazım ve sesletimlerinin ilişkilendirilerek standartlaştırılması 1750'lere denk geliyor. newton'un çağdaşlarının da hiçbirisi blue'yu blew olarak yazmamış, ama kimse de "ne diyon kardeş sen" dememiş. örneğin newton'un rival'ı robert hooke'un newton'a eleştiri mektubuna bakıyoruz:
"namely that which is most refracted, gives a blue, and that which is least a red"
dilde standardizasyon için gerçekten güzel ve garip bir örnek.
küçük çocukların çıldırtan soruları
-
- anne bu ne ?
- buzdolabı yavrum .
- neden ?