hesabın var mı? giriş yap

  • gençler bir avukatla görüşüp şahsa dava açsınlar. uğraşsın biraz. hakaret var, halkı galeyana getirme var, kişinin özgürlüğüne müdahale var. avukat arkadaşlarımız bir ton detay görmüşlerdir. lütfen yardımcı olun çocuklara :)

    kıskançlıktan çatlamış birinin repliği.

    edit: tck 125 diye msjlar gelmiş.

  • içme şu zıkkımı diyor her daim validem

    bir gün fakirim yine, dedim anne babamdan bi dal sigara çalsana bana
    dur burada var dedi bir tane al bun, otur dedi bi de çay vereyim sana
    tabi ben şaşırdım validem bana sigara veriyor ve üstüne çay getiriyor
    yine arada evlenmiyormusun diye laf sokmayı da ihmal etmedi

    sigaranın içine patlayan kibritlerden koymuş , ilk dumanı aldım ikinciyi çekerkene sigaranın ucu papatya gibi açıldı,
    ben renk atmış vaziyette beklerken , valide kahkahayı patlattı, aldı sigarı elimden çayı da çekti önümden şimdi sittir git dedi sigara migara yok sana, güzel şakaydı halen validemden sigara isterken özenle takip ediyorum durumu

  • burdan anne babalara küçük bir tavsiye vereyim. bebeğiniz doğduktan sonra annesini emmek için 2 saate bir uyanacaktır hatta ilk zamanlar bebek uyanmazsa sizin onu uyandırmanızı söylerler ki bebek beslenebilsin. bebeğiniz uyandığında kesinlikle ışıkları açmayın, bebeğinizi sevmeyin, onunla konuşmayın, öpmeyin koklamayın yani kısacası bebek uyku modundan hiç çıkmasın emsin ve uyusun emdikten sonra başka bir şey yapmasın. bebeğin uyku ortamını değiştirmezseniz gece uyansa bile tekrar uyuyacaktır. biz yaptık ve çok rahat ettik üç buçuk yaşına geldi daha bir kere bile gece uzun süre uyanık kaldığını bilmem ki her gece mutlaka bir iki defa uyanan bir bebektir. yeni anne baba olacaklara tavsiyemdir mutlaka deneyin yoksa gece uykunuz belli bir süre piç olur sabah işe zombi gibi gidersiniz.

  • “nezaketsizlik kötüdür. insanlar artık böyle oldu. yapmayın, haddiniz olmayan cümleler kurmayın.” özetli bir dizi cümle haykırmış instagram’dan habere göre.

    birkaç sene önce kendisi ile tanışmam tesadüfen bir yazlık yerde oldu. adamın biri dünyada tek bir ürün yapıyor. bergüzar korel, bugün şikayet ettiği hadsizlik ve nezaketsizliğin alası bir yaklaşımla bunu dakikalarca sorguladı. ben de dükkanın dışındayım, sıra bana gelsin diye bekliyorum. o nedenle, her anına şahit oldum.

    merak edebilirsin, soru sorabilirsin, anlamaya çalışabilirsin. adamın ilgili insanlara ince ince anlattığına ben şahidim. yaptığını tutkuyla anlatan adamın tüm sakinliğiyle susup karşısında olan biteni izlediğini gördüm. karşısındaki bu kadın “nasıl tek yeaaaniiiaaa?” gibi cümleler kurdu, bu ürüne benzediğini düşündüğü şeyleri anlatma ihtiyacına girdi. adam neden bildiklerine benzemediğini biraz anlatır gibi oldu, kadın hesapta dinledi. aslında yargılamak ve bildiklerini göstermek için fırsat kolluyordu. adam devam etmedi. müşteri değil, yargıç gibiydi. yukarıda biri kezban diye ifade etmiş, ne yazık ki katılıyorum.

    sıra bana geldiğinde, adama dedim ki, “ne kadar zor olsa gerek böyle insanlarla karşılaşmanız. yaptığınızı anlamaya yakın bile değil.” “herkes bir dünya.” dedi sakince. nezaket budur.

    kıssadan hisse: başkalarının çöplerine laf söylemeden önce kendi çöpüne bakmak iyi fikir olur. bak bu örnek, senin de başkalarınca tam da şikayet ettiğin gibi biri görüldüğünü anlatıyor.

  • uzaktan serbest vuruş denince akla gelen ilk isim değildir, akla gelen ikinci isim de değildir, binaenaleyh serbest vuruş denilince akla gelen bir isim de değildir.

  • ne yazık ki aynı zamanda birçok öğretiyi yerle bir eden kazanımlardır:

    * kimseye hak ettiğinden fazla değer verme,
    * her önüne gelenin yarasına merhem olmaya kalkma,
    * inanmış görün ama her an tetikte ol,
    * güçlünün yanında yer al,
    * hayatın merkezine kendine koy.