hesabın var mı? giriş yap

  • ingiltere kralı
    rahmetli başkan kennedy
    taçsız kral pele
    backenbauer
    kaleci mayer
    nadia komanaçi
    brigitte bardot
    fenerbahçeli cemil

    bu nasıl anket mk iyice şaşırdınız.

    t: saçma sapan bir anket.

  • ve halen aramızda 1 tane bile kız kaldıramayıp, sözlükte sağa sola abazanlık saçanların suratına tokadı yapıştırmış ablamızdır. yürü bea.

  • kaşesinin yüklü olduğu bir etkinlikte tanışmıştım kendisiyle.
    ios tabletini projektöre bağlama konusunda teknik sıkıntıları vardı, beni de etkinliği düzenleyenler bu sorunu çözebilir misin diye etkinliğin olduğu salona çağırdılar.
    toplantı salonuna gittiğimde kendisine selam verdim fakat sağolsun kendisi ne dönüp kafasını kaldırdı ne de yanıt verdi; olabilir tabii, 15dk sonra başrolde olduğu bir etkinlik var ve teknik aksaklık nedeniyle gerilmiştir dedim.
    otelin müdürü, teknik ekip, etkinliği düzenleyenler kendisine ne gerektiğini sorup, antalya'dan aldıralım ya da hemen uygulayalım demelerine karşın, her yardım teklifine karşı çıkıp etkinliği düzenleyenlere düzenli laf sokmakla meşguldü.
    etkinliği düzenleyenler halbuki otele geldiği akşam kendisine teknik prova isteyip istemediğini sormuşlar kendisi bütün bunları asık bir suratla reddetmiş, önce odasına, sonrasında da otelin oturma alanlarının bulunduğu bahçeyi gören balkonuna çekilip kulağında kulaklığı purosunu yakmayı tercih etmişti.
    yol yorgunluğu, her hafta gidilen başka bir şehir, başka etkinlik, başka yüzler, insanın bu koşuşturmada bulduğu her fırsatta yalnız kalmayı istemesi oldukça doğaldı, bana neyse.
    elektronik cihazları adaptörlerle bir şeylere bağlamak, daha önce 1000 kere aynı ekipmanları kullansanız da bazı zamanlarda sıkıntılı olabilir, eşyanın/elektroniğin tabiatı. ekipmanlar özellikle adaptör ve kablolar bozulabilirler, o yüzden yedek bulundurmak bir b planına sahip olmak gerekir.
    salonda teknik elemana şunu yaptınız mı, bunu uyguladınız mı diye her soru sorduğumda, serdar bey yüksek tondan 'olmuyor, olmuyor!' nidasını suratını göremediğim, sırtını izlediğim bir noktadan nasıl oluyorduysa suratıma patlatıyordu.
    sunumunu başka bir ios tablete ya da mac bilgisayara aktarma tekliflerimizi red etti.
    günün sonunda projektörün bağlı olduğu hdmi dağıtıcıyı pas geçip, kısa bir hdmi kabloyla adaptöre ve tablete direkt eriştik, görüntüyü aktarabilmiştik.
    bunun üzerine teknik elemana bunu daha önce denediniz mi diye sorduğumda evet demiştiniz ama olabiliyormuş dediğimde, serdar bey niyeyse üfleyip püfleyip 'bunu denememiştik' diye çıkıştılar yine.
    ben teşekkür ederim diyerek salondan ayrıldım.
    ilk gazetecilik yıllarından bu yana yazılı ve çevrimiçi her mecradan takip ettiğim bir insanla ilk kez karşılaştığımda içine düştüğüm bu durum sanırım benim hatamdı.
    sen kim köpek yüksek egoya sahip bir insana hiç bir beklenti içinde olmadan yardım etmeye çalışıyorsun ki.

  • cem yılmaz'ın başka bi' filminden,

    +ağacın meyvasına bak he, kangal kangal sucuk
    -e uzaydayız ağbi, hiçbi' şeye şaşırmadın da buna mı şaşırdın?

    alıntısıyla üzerinde fazla durulmaması gerektiği anlaşılan mantık hatası. hiçbi şeye şaşırmadın da buna mı şaşırdın? adamlar kolayı icat ediyolar la filmde.

  • nereden bakarsan bak, çok kral harekettir.

    çünkü bu iblisler için adalet sağlayacak bir sistemimiz yok. en güzeli temizleyin gitsin.
    polisimizin ellerine sağlık.

  • iş için bi şehirdeyim. ertesi gün saat 15'te toplantı var. otelde gece kendi kendime "öğlene kadar yatarım, sonra kalkar giderim" dedim. uyandığımda saat sabahın 6 sıydı. dön dön uyuyamadım. çıktım dışarıya. şehir merkezinde yürümeye başladım. yürü yürü vakit geçmez. saat 9'a doğru sinemanın önünden geçiyorum. "bi film izleyeyim bari vakit geçer" dedim. köstebek filmi girmiş o ara gösterime. sinema 10'da açılıyormuş, bekledim açılsın diye. açıldı, gişeye yanaştım "köstebek'e bir tane bilet" dedim. "filmi oynatmamız için en az 3 bilet satılmalı" dediler. lan manyak 3 bilet al otur izle filmi işte.

    ben ne yaptım? sinemanın önünden geçenleri çevirdim "çok güzel film buyrun beraber izleyelim" diye. 2 kişi buldum oturduk izledik filmi.

  • konsol versiyonlari da mevcuttur
    soyle ki;

    based on a true story

    kahramanlar:
    ogul britannica - ruh ve sinir hastasi
    orcun - birsen teyzenin 10 yasinda dombili ekose gomlekli ve askili cocugu

    ozet:
    birsen teyzenin ricasi sonucu oturma odasina kurulan ps2 aleti. takilan oyun orcun(gerizekali)un istegiyle araba oyunu...(need for speed underground)

    oyunun turu: drag(dumduz yol zamaninda vites atma uzerine kurulu)

    annanneme...

    chapter 1 - orcuna tuslari anlattim.

    orcuna tuslari anlattim...
    denedim...
    aklinda sadece gaz vermek kaldi..

    ilk oyun

    vinnnnnnnnngrrrccc(vites atmiyor orcun)...boom
    blown engine... motor yanar...

    orcun guler..

    o embesil cocuga bir daha gosterdim.. oh bebek inan denedim..

    vinnnnnnnnnnngrccc(hala vites atmiyor)... kaboom
    blown engine... motor yanar...

    orcun kahkahalara bogulur
    ben yumrugumu sikarim..
    orcun gulmeye devam eder..

    chapter 2-afferim efendi efendi oynayin

    afferim efendi efendi oynayin... dedi oturma odasinin kapisindan birsen teyze..
    sadece basimi salladim

    orcunun yanina oturdum.
    baska oyun acayim mi dedim
    orcun burnunu karistiriyordu.
    suratina tukurmek istedim.

    son bir kez gosterdim.
    ibre yesil olunca vites atacaksin dedim
    orcun basini salladi...
    onun basini kesecegim...
    bir kaziga saplayacagim

    the final chapter - ve oyun basladi

    ve oyun basladi
    anlamis gibi gozuken orcunu uzaktan sessizce izliyordum...izliyordum

    3.
    2.
    1.
    rakip arabalar gaza basti
    orcun da oyle
    ama orcun deliler gibi vitese basiyordu!
    surekli
    sonuc olarak 250 basan araba, 10 ile gitmeye basladi..
    ben gozlerim acik, donuk bir ifadeyle televizyona bakiyordum.
    orcun 10 ile gitmeye devam ediyordu
    yarisi oyle bitirecekti...
    guluyordu ve hala vitese basiyordu...
    elimi havaya kaldirdim
    orcuna elimin tersiyle oyle bir caktim ki.. elim acidi...
    orcun agliyordu...
    ben guluyordum...

    -the end-

  • düşlediği şeylere ulaşmasında ona destek olun:

    - ya offf alpr ya, of ya!!
    + sakin ol canım, ne oldu? neye sinirlendin?
    - ya btn gn otbslrde insnlrn bna bkmsndan bktm! kot gyrm bkarlr, etek gyrm bkarlr! kpalıda gynsm bkyolr!
    + canım bu çok doğal, sen güzel bi kızsın, bakacaklar tabii.
    - ne dmk bu şmdi?!!!
    + nasıl yani, ne ne demek?
    - ne dmk alpr bu?!!
    + anlamadım haya...
    - sn bni ksknmıyomsn?! ne yni erkkler bna bknca hç gocnmckmısn?! bksnlar mı orama brama yni?!
    + hayatım, baksınlar demiyorum da...
    - eeeeee?!!!
    + ...güzel bir kadına erkeklerin bakması da çok fazla önlenemez yani.
    - alpr sn aptlmsn?!!! aptlmsn sn?!! inanmyrm sna!
    + ??!
    - bnu bna nsl sylrsn! sn nsl bi insnsn?! o zmn dmkki sn bni svmysn!
    + tt..t.tamam hayatım, ne yapmamız gerekiyor? sakin ol, yapabileceğimiz bir şey var mı, onu söyle.
    - bna yzk al!
    + yzk mü?
    - yzk al bna!!
    + yüzük? ama...
    - hrksn vr yzüü! o slk rhyna ble devvvvvvvv gbi yzk almş svglsi kcmn! kcmnn!!
    + ama hayatım, biz nişa...
    - alpr erkklr bkıo diyrm!!!
    + ...peki hayatım. peki... alalım.
    - ollleyy!!!! ajkısını yrm bnn! *cop!* btnmsn bnm!
    + sen d...
    - ay hmn plnleri aramm lzmmmm!
    + t..
    - ajkısı!! *copp!* alooo, plnnn! ayyy spr yaaa! alıooo!!!! evvett oleyyyy! alıooooo!
    + .

    yzk, bir kezban için önemlidir.

  • atatürk, o atamız dediğiniz osmanlı'ya sözde darbe yapıp cumhuriyeti kurduğunda;

    -nüfus 13 milyon.
    -11 milyon kişi köyde yaşıyor.
    -40 bin köy var.
    -37 bin köyde okul yok.
    -koskoca memlekette postahane yok.
    -30 bin köyde cami yok.
    -traktör sayısı sıfır.
    -biçer döver sayısı sıfır.
    -ayçiçeği, şeker üretimi yok, un ve pirinç ithal ediliyor.
    -koskoca melekette sulanabilen arazi 500 hektar.
    -5000 köyde veba var.
    -1 milyon kişi frengi.
    -2 milyon kişi sıtma.
    -ülke çapında verem, tifo salgını var.
    -bebek ölüm oranı %40.
    -anne ölüm orasnı %18.
    -ortalama ömür 40.
    -koskoca memlekette sadece 337 doktor var.
    -koskoca memlekette sadece 60 tane eczacı var, 52 tanesi yabancı.
    -diş hekimi sayısı sıfır.
    -koskoca memlekette4 tane hemşire var.
    -136 tane ebe var.
    -limanlar ve madenler yabancıların ellerinde.
    -toplam sermayenin yalnızca %15'i bize ait.
    -osmanlı'dan kalan sadece 4 fabrika var.
    -10 kişiden fazla işçi çalıştıran 280 işletme var, 207 tanesi yabancıların.
    -elektrik yalnızca 3 şehirde var.
    -1490 tanecik otomobil var.
    -eşit eğitim hakkı yok, kadın insandan sayılmıyor, kadının meslek edinme, boşanma, seçme, seçilme, velayet, miras hakkı yok.
    -memleketteki tüm arkeolojik eserler padişah hediyesi olarak avrupa'ya gönderiliyor.
    -matbanın icadından 1923'e kadar basılan kitap sayısı yalnızca 417. avrupa'da basılan kitap sayısı ise 2,5 milyon.
    -erkeklerin %7'si, kadınların %4'ü okuma yazma biliyor.
    -okul yaşına gelen 4 çocuktan 3'ü okula gidemiyor.
    -lisede okuyan kayıtlı kız öğrenci sayısı 230.
    -öğretmenlerin 3'te 1'inin öğretmenlik kaydı yok.
    -sadece 1 tane üniversite var.
    -medreselerde türkçe yasak.

    hani diyorum, atatürkçü kesimin osmanlı'yı atası saymamasının sebepleri bunlar olabilir mi?