hesabın var mı? giriş yap

  • şu kafada biri:

    -birbuçuk ay oldu sevgilimden ayrılalı neden hala yokk panpişlerim çünküü beni ancak einstien mutlu edebilir:)

    -karar verdim bir bilimadamıyla çıkıcam hahahahahah

    -newton öldümü yaşıyomu pekii panpişlerimmm onlada sevgili olabilirim

    -newton damı ölmüşşşş :(

    newton damı düşşün kafana.

  • doğru kararla işten çıkarılmıştır. kurumsal kimliği olan bir yerde babanın kahveciden bozma kafesi gibi ortalığa krema fırlatamazsın.

  • gene iyidir. hatta çok iyidir... ben sms’le terk edilmişim. evet, edilmişim! anlatayım.

    yıllar önce...

    efendim, o ara sevgilim(bkz: tus)a hazırlanıyor, pek görmüyorum. istesem görürüm de, kafa beyin bırakmıyor... düşün, deneme sınavı anlatıyor!

    bir gün dedim ki; “sen sakin sakin çalış, zaten 1 ayın var, ne uyuduğun saat belli, ne uyandığın... konuşmak istedikçe sen beni ara.” (valla pislik yapmıyorum, seviyorum üstelik. ama elini yüzünü yıkayacak hali yok, nerde kalmış birlikte zaman geçirmek.)

    sınava girdi, memleketine gitti... aradım bakmadı... sınav sonuçlarının açıklandığını tesadüfen duydum... bir tuhaflık var! gene aradım, gene bakmadı. o ara benim de gündem yoğunlaştı. oturup da kritik edecek, dertlenecek kadar boş vaktim yok.

    (bak tarihi de unutmam) ekim’in 1’i... gündem durulmuş, aylak bir gün, boş beleş telefon kurcalıyorum. “uf amma da çok reklam sms’i gelmiş.”

    silerken silerken, bir sms serisi!

    bana bir sms’ler yazmış, bir laflar hazırlamış! hoş, lafı hep uzatırdı da, orda daha da uzatınca... başta konuyu da pek anlamadım! destan gibi... geçmişten günümüze! sonra sonra ayıktım, e ben meğerse 2 hafta önce terkedilmişim... terkedilmişim! haberim yok!

    demem o ki; whatsapp bence iyi. bir kere, takibi/farkedilmesi kolay. tamam, terkedilmek hepimize acı da;

    - vatan bilgisayar flash indirimi
    - bonus hesap ekstresi
    **terkedildiğim sms zinciri
    - şen kardeşler halı yıkama kampanyası

    arasında terkedilmek... daha bi acı değil mi kardeşlerim?!

    (edit: mesaj alıyorum, yanlış anlaşılmış. doktor olan ben değilim, o zamanlardaki sevgilim)

  • türkiye'deki çoğu atm kullanıcısının yapabildiğini düşündüğüm eylem. atm'den yapılan işlemlerde -hele ki böyle kredi kartı ödemesi gibi işlemlerde- insanımızın yüzünde oluşan o "mavi kablo mu kırmızı kablo mu?" gerilimini başka türlü açıklayamıyorum. ben 50 ytl çekmek için vakıfbank atm kuyruğunda -10 derecede beklerken, önümdeki adamın "pentagon 'un taliban'a uzun menzilli füze satışı" başlıklı şok dosyaları incelediği düşüncesi şu soğuk günlerde benim için sıcak bir teselli oluyor. allah hepinizin belasını versin... dondum lan dondum...

  • tam anlamıyla doğru bir önerme olmasa ds doğruluk payı var.

    harry potter ve ateş kadehi kitap/film spoiler'ları geliyor.

    harry'nin adını kadehe koyan, harry'nin turnuvaya dördüncü olarak seçilmesini sağlayan ve her yarışmada doğrudan veya dolaylı olarak harry'ye yardım edip harry'nin turnuvayı kazanmasını sağlayan deli göz moody kılığına girmiş olan ölümyiyen barty crouch jr'dır. bunun sebebi de üç büyücü turnuvası kupasının büyülenerek anahtar haline getirlmiş olması ve kupaya ilk dokunan kişinin voldemort'un kaldığı yere cisimlenecek olması. crouch öyle bir oyun kurmuştur ki harry neticede voldemort'un ayağına gidecek, voldemort en büyük düşmanı olan harry'nin kanını alarak dünyaya geri dönecektir. tam olarak da böyle olur.

    filmde yer almaz ama kitapta da anlatıldığı üzere harry'nin son oyun olan labirentte elini kolunu sallayarak gezmesinin sebebi crouch'ın harry'nin önündeki engelleri büyüyle yok etmesidir. benzer şekilde crouch krum'u imperio lanetiyle kontrol edip hem krum'u hem fleur'ü safdışı bırakmıştır.

    yani evet ortada bir şike var ama şike harry tarafından değil moody kılığındaki crouch jr tarafından yapılıyor.

  • kendimde gözlemlediğim korkunç bir dönüşüm. en tıfıl, en beybi çağlarımda bile deli gibi sıcak suyla banyo yapardım. hala da öyle... şimdi şöyle bir durum var: insan sıcak suyla banyo yaptıktan sonra hayata bakışı değişiyor aslında. daha bir sakin, daha bir mülayim oluyor. misal sıcak banyo öncesi kapıma aidat artışını haber vermek için kapıcı (aka apartman görevlisi) geldi... ne oluyor? üzülüyorum, geriliyorum, neyin zammı lan bu şimdi diyorum, içim içimi yiyor, sinirden titreme geliyor. oysa aynı adam, ben sıcak bir duş aldıktan sonra karşıma geldiğinde ona kurtlar vadisi'ndeki ömer baba gibi davranıyorum:

    - abi iyi akşamlar, yönetim kurulu karar aldı... aidatlara 50 ytl zam yapıldı.

    - olur evladım...

    - bu ay bir de bakım masrafı var 50 ytl... yönetici "kat maliklerinden ikisini birden tahsil edin" dedi...

    - hay hay... yönetici oğluma da çok selam söyle... ona de ki zamanında bir derviş ormanda gezerken yaralı bir ceylan görmüş... ceylanı acı çekmesin diye öldürmüş... o gece rüyasında ceylan dile gelmiş, demiş ki...

    - benim işim var, başka katlara gidecem... eyi akşamlar...

    - hayırlı akşamlar evladım... güle güle git...