hesabın var mı? giriş yap

  • gördüğüm "kadarlarıyla" sosyopatlar, vicdan ve ahlakı, "bilgi sahibi olma", "tanımlayabilme, özelliklerini anlama" düzeyinde bilmekte, ancak yaşayarak hissederek bilme ve içselleştirme gibi bir durumları olmadığından, gelişkin sosyal zekayla birlikte, kendisi ve etrafını tahrip edici sonuçlar üretebilmektedirler. sosyopat, ahlaki davranmayı bile ancak kişisel tutarlılık ve kendini kendisine ve etrafına karşı bir saygı-güç nesnesi haline getirmek için gerekli bir performans olarak görmekte ve kendisinden asla beklenmeyecek anlarda bu performansa son verebilmektedir. kendini ve davranışlarını, etrafına topladığı zavallıları da inandıracak şekilde rasyonalize etme kabiliyeti vardır. var olan (varsa) tüm kabiliyetlere rağmen toplumsal olma ihtiyaçlarıyla çelişen düstürları hatta tek klavuzları, bencil hayatta kalma, güçlü olma, kendini iyi hissetme refleksleri olduğu için, kendisi için dahi doğru ve iyi olan eylemlerin faili olamazlar.

  • ülkedeki en zeki kişilerin taksiciler ve dolmuşcular olması gerektiğini ortaya çıkartan müthiş tespit. ancak taksiciler zekalarından çok başka özellikleriyle ortak bilinçte yer alırlar.

  • bu çocuklar neden böyle oluyorlar ? çünkü kaybedecek bir şeyleri yok. o sınıfa gelene kadar hiçbir noktada kaybetmiyorlar. ilkokulda kendini geliştirmediği halde sınıfı rahatça geçiyor. ortaokulda yaptığı hiçbir yanlışın bedelini ödemiyor. notlarının hepsi düşük olsa bile sınıfını yine geçiyor. okulu haraca bağlasa bile, her gün biriyle kavga etse bile, kızları taciz etse bile hiçbir ceza almıyor. ailesi her zaman arkasında duruyor. kimse benim çocuğuma bir şey yapamaz kafasıyla yetiştiriyor. çocukta da utanma veya ben ne yapıyorum hissi oluşmuyor hiç.

    bu saatten sonra da geçmiş olsun. bu eğitim anlayışıyla 2023 te serserilik kıstasında dünyanın ilk 5 ekonomisi arasına gireriz artık.

  • ameliyatlı çene bağlıyken elbette sadece missüt alabilmek için bakkala girilip eldeki kağıda "çilekli missüt" yazılmasına cevaben bakkalin kağıda "çilekli yok muzlu var" yazması.

  • kafein, dünyadaki en popüler uyarıcılardan biridir ve en çok kahvede ile tüketilir. insanlar sabahları uyanmak ve gün boyunca enerjik kalmak için kafeine başvurur, ancak çok fazla kafein, uyumaya hazır olduğunuzda bile sizi uyanık tutabilir.

    bu istenmeyen etkinin anahtarı, beyindeki nöron aktivitesinin bir yan ürünü olan adenosin adı verilen bileşiktir. sinir sistemimizdeki alıcılar sürekli olarak adenozin seviyelerini izler ve beyin ile omurilikte belirli bir seviyenin altına düştüğünde vücut kendini uykuya hazırlar. kafein, belirli adenosin reseptörlerini arar ve adenosinin etkilerini taklit eder, vücudu uyku zamanının henüz gelmediğini düşünmesi için kandırır.

    bir doz kafeinin vücudu ne kadar süreyle etkilediği, tolerans, genetik ve fiziksel sağlık gibi bir dizi faktöre göre değişebilir. ancak çoğu durumda, etkiler yaklaşık beş veya altı saat sürer. uzun süredir kahve içenler, aynı uyarıcı etkiyi elde etmek için artan miktarlarda tüketmelerini gerektiren kafeine tolerans gösterebilir. kahve içmeyi bırakırlarsa baş ağrısı, sinirlilik ve mide bulantısı gibi yoksunluk belirtileri yaşayabilirler.

    kafeine bağlı uyku sorunlarını önlemek için kafein tüketiminin günde dört fincan kahve ile sınırlandırılması ve son fincanın en geç öğleden sonra tüketilmesi önerilir. kafeinsiz kahve veya kafeinsiz çaya geçmek de yardımcı olabilir. amerikan pediatri akademisi'ne göre çocuklar ve ergenler ağır kafein tüketiminden kaçınmalıdır.

    kaynak: britannica

  • 4. sınıf ingilizce dersinde, nedense ingiliz dili tarihi üzerine atıp tutarken, nasıl coşmuşsam artık.

    - yani çocuklar düşünün 3000 yıl önceki türkçe ile şu anki türkçe aynı mıdır?
    + hocam daha 3000 yıl olmadı ki ama.
    - nasıl yani?
    + 2012'deyiz daha.

    sfdhlşkldnjfhdf hala gülüyorum lan, keşke herkes 4. sınıf olsa, böyle şirin, eğlenceli olsak.

  • cebinizde cok nakit tasimayin. karti en azindan aninda kapattirirsiniz.

    he adamin hem cuzdani alip hem de bicaklama ihtimali de var.

    ulkede guvenlik yok ki. guvenlikten sorumlu adam zaten en buyuk kriminal.

  • sma kampanyalarına destek vermiyorum. devletin de bebeklerin tedavisini üstlenmesini kabul etmiyorum.

    sen evlenmeden, çocuk yapmadan önce test yaptıracaksın. risk varsa korunmayı bileceksin. sma hastası bebeğin teyzesi, amcası oturduğu evi satıp yeğeninin tedavisine harcar mı? hiç sanmıyorum. devlet neden okul yaptıracak kadar parayı bir bebeğin "deneysel, yani kesin sonuç verdiği henüz kanıtlanmamış" tedavisi için harcasın?

    edit : anne/baba kötü niyetli olmayabilir. hükümetimizin ekonomi dehası sayesinde
    dolar, bir gecede 18'den 12'ye düştü mü? düştü.
    devlet enflasyon %80 derken, otomobil fiyatları %100'ün üzerinde artarken bankalar, senin parana %15 faiz veriyor. dövizde tutsan durum aynı. çocuğunun tedavisi için para toparlamaya çalışan aile bu durumda ne yapsın?

  • paranla rezil olmaktır istanbul’da yaşamak. taksiye binmek için bile bazen insanlarla kavga etmektir.
    200 tl’ye kahvaltı yapmak için sıra beklemektir.
    haftasonu sahile gidip kalabalıktan havasız kalmaktır.
    trafikte önün doluyken kıçına bir arabanın yapışıp seni selektör manyağı yapmasıdır. 70 m2 komşu bina manzaralı evlere 3000 tl kira vermektir.
    mecbur olmadıkça burada yaşayana allah akıl fikir, mecbur olup burada yaşayana da allah sabır versin.