ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türkiye'yi kurtarmanın yolları
-
game of thrones'un 10. bölümünde cersei lannister karakterini örnek almak. yobazlarla nasıl başedeceğini iyi bulmuş hatun takdir ettim.
12 yıl önce 200 bin tl olan ekmeğin 1 tl olması
-
2000000000 tl olan maasin 1000 tl olmasindandir.
edit: başlık başıma
hakimin beyin cerrahını hukuksuzca alıkoyması
-
bu hakimler de kendini iyice bir şey zannetmeye başladı.
sizin borunuz sıradan vatandaşa ötüyor. o doktorun abisi akp ilçe başkanı olsa haritadan yer beğenecektin kendine.
oruç tutmak
-
televizyonlar kaç gündür haber üstüne haber yapıyor. "bu ramazan 17 saat oruç tutacağız, ayvayı yedik!" kabilinden. 17 saat rakamı milletin gözünün içine, kulağının dibine o kadar çok sokuluyor ki, bu yıl pek çok kişi "17 saat çok uzun, iftar gelmez. ben kesin dellenirim. orucu yerim" lafları etmeye başlamıştır bile. haliyle ben de etkilendim bu haberlerden. 17 saat aç kalmak sorun değil ama susuzluk kafama takılıyordu. onu da valide sultan'ın telkinleriyle çözdüm. bizimki sözlüğün otomatik mesaj gönderme fasilitesi gibi aşmı$, yarmı$ bir şahsiyet. 3 ayların 2'sini oruçlu devirdi, yarınki oruç ona çerez. he ne diyordum, "oğlum bol bol su iç" dedi. aldım dolaptan 1.5 litrelik sanki denizden çıkmış buz gibi suyu. diktim kafaya. şimdilerde damacana gibiyim. bir tek pompam ve örtüm eksik. hareket ettiğimde midemde deryalar dalgalanıyor. ancak mutlu ve huzurluyum. gece damacana, gündüz termos gibi dolaşacağım memlekette.
allah herkese kolaylık versin. atayist arkadaşlar da lütfen bu entrye salça olmasın. onlar satürn'ün halkalarını ve hemen her evde esraregiz bir şekilde kaybolan çorap teklerini açıklasınlar?!?!
çocukluk dönemi sanrıları
-
31 çekmeyi 51 gibi bir iskambil oyunu sanırdım. birgün can sıkıntısının doruklarında gezerken sevgili babacıgımla, "hadi kızım kart oynayalım" demişti babam, ne oynayalım dedi ben de saf saf 31 çekelim diye cevap verince neye uğradığını şaşırmıştı.bense dersanedeki bi arkadasımdan duydugum bu 31 cekme meselesinin neden bu kadar şaşırtıcı bir iskambil oyunu oldugunu çok sonraları anlayacaktım.
yemeksepeti.com
-
kesinlikle uzak durulması gereken site/uygulama. 4 haziran'da profilimden bana ait olmayan 4 sipariş verilmiş. bunların 3'ü kuponla alınmış görünüyor, ancak bedelleri kredi kartımdan çekilmiş. sonuncusu normal sipariş ve 117 tl. bu siparişler için adreslerime 3'ü çorlu'da biri ataşehir'de olmak üzere 4 farklı adres eklenmiş. bir kısmında uydurma olduğu çok net olan 3131313131 şeklinde bir telefon numarası girilmiş. adreslerden iki tanesinde "binanın önündeyim" şeklinde açıklama var. fark ettiğimde büyük bir çaba göstererek müşteri hizmetlerine bağlandım, özetle mail atın dediler. attığım maile geri dönüş yapılmadı, bir kaç taciz mailinden sonra zahmet edip cevap verdiler. hesabımı kapatmaları 1 hafta sürdü. siparişlerin bedelleri için ise "biz bir şey yapamayız, bankanızla görüşün." dediler. böyle bir firma yemek sepeti.
edit: bankaya yaptığım harcama itirazı sonucu hepsinin bedelini iade ettiler.
25 şubat 2018 fikret orman ali koç kucaklaşması
-
ulan var ya hep istiyorsunuz ki köpek gibi birbirlerini yesinler. holiganizminize sokayım. mis gibi de kucaklaşmadır.
not: gs
18 kasım 2021 baltimore berber cinayetleri
-
polisi polis, kanunu kanun olan memlekette gerçekleşmiş olay. böyle manyakların defterinin dürülmesi toplum acisindan sevindirici.
borderline kişilik bozukluğu
-
sevildiğine bi türlü ikna olamayan, dünyanın kendi etrafında dönmesini isteyen, seansı bitip de psikoloğun başka hastayla görüşmesini kabullenemeyen ve bu durumda bile kendini aldatılmış hisseden kişilik.
türkiye'nin tüm ünlüleriyle fotoğraf çekilen çocuk
-
aklıma şu fıkrayı getiren durum
carlo italya'da bi fabrikada iscidir bi gun charles de gaulle fabrikayi ziyarete gelir. carlo'yu gorunce "carlo bu sen misin inanmiyorum!" der sarilirlar. degaulle beraber guzel anilarini anlatir gider. mudur cok sasirir "vay be" falan. bir kac ay sonra nixon ziyarete gelir carlo'yu gorunce "oo carlo!" der kucaklasirlar. fabrika muduru "yok artik carlo utanmasan papayi da taniyacaksin" der. carlo "taniyorum tabi" der. mudur inanmaz. "bu hafta sonu ayinde halkin arasinda bekleyin ben balkonda papanin yanina cikicam der". mudur gider halkin arasinda bekler. carlo papanin yaninda cikar. kalabaliga bir bakar mudur bayilmis yerde yatiyor. kosarak balkondan iner yanina gider etraftaiklere sorar "beni balkonda gorunce mi bayildi?" diye. ordan biri yanit verir: "yok arkadaki iki japon "bu bizim carlo da yanindaki takkeli kim?" deyince bayildi".