• tek bildiğim yönetici olup tonla derdim olacağına, uzman olur bir tık altını kazanır ama rahat ederim.. (hala direnirim, muhtemelen son 5 yılım..). yöneticiliğin torpili olur da uzmanlığın olmaz. hiç bir iş veren işi bilmeyen aptal adamı oturtup da para kazanmayı hayal etmez.

    o babalara duyurulur; mevzu bilişimci olması değil, sen kızını vermiyor olabilirsin ama kızın senden habersiz veriyor olabilir, gereksiz polemiğe girme, hayatlarına karışma ve çocukları kavuştur...
  • yakında yazılım bilmeyene kız vermemeye başlayacaklar, sen ne ayaksın?

    geleceği göremeyen vizyonsuz babadır...
  • kedi-ciğer-mundar üçlemesi hacııııı :d noldu hayırdır? bilişimci ile nasıl bir sürtüşme yaşadın? bende bir yazılımcıyım ortalama maaş alıyorum ama geleceğimin ne kadar parlak olduğunu da görüyorum. arkadaşlarım patır patır yurt dışından gelen iş tekliflerini kabul edip gidiyorlar. 3 yıllık yazılımcı olup yönetici kadar maaş alan adamlar var etrafımda.

    neyse alayını geçtim de senin psikolojin çok çok çok bozuk be abi dikkat et. ne yaşadın da böyle bi başlık açma ihtiyacı duydun?

    şunları mı düşündün cidden ??
    "bak bilmem kim bilgisayar mühendisi ama ben ondan daha çok kazanıyorum daha iyi yerdeyim hahah, adamın odası bile yok. ben süper konumdayım. kızlar buradan herkese duyurulur, bana yazın..."

    lan çık sokağa bir kedi sev. yetmedi diyorsan al eline bir kitap oku kahve iç. yetmedi diyorsan arkadaşlarınla dışarı çık bira iç. o da yetmedi diyorsan git biraz lemonhaze(veya haze gillerden herhangi biri) al arkadaşlarınla iç kafa dağıt. kendine gel olum.
  • bilişimi tam anlamıyla kavramamış kişiler, yarın kızı verdiğinde damat hele şu ayarı yapar mısın demekten geri kalmayan babalar
  • -bey oğlumuz ne işle meşguller?
    +bilişimcidir efendim kendileri... daha doğrusu yazılımcıdır.
    -bizim kıza da ondan mı yazılmış?
    +akses ile yerel uygulama geliştirmeye başlamış. tuttuğunu görünce asp.net ile yazmaya devam etmiş. microsofî tarikatına mensuptur. bizzat geyts-i azam şeyh bilal'den ders almıştır...
    -biz dededen mackîyiz, yazılım ile donanımın uçtan uca entegre çalışmasına inanırız. şeyhimiz musteve cabbas ne demiş: "yazılımın gibi çalış, ya da dandik cihazlarla bize gelme" bizde microsofilere verecek kız yok!
  • kızı davulcuya kaçan babayla kardeştir.
  • it departmanının görevini format atmak olarak anlayan sığ kişilikleri bize göstermiş başlıktır.

    kızım olursa, ilk işim "bilişimci" tanımının açılmasını istemek. çünkü memleketimde format atan da, seo uzmanı olan da, sanallaştırma konusunda kitap yazmış kişi de kendisine bilişimci diyor.

    eğer "format atıyorum ehehehe" diyorsa, işini değiştirmesi şartıyla kızımı verebilirim.
    eğer bu adının hakkını veren bir meziyeti varsa, veririm. bilişimci adamın gözü dışarda karıda kızda değil ya eşinde ya işinde olur. nereden mi biliyorum? tabii ki "bilişimci" yim...
  • ya geri zekalı babadır ya da hala eski çağ yaşamından kurtulamamıştır.
    zeki insanların bilişim sektöründe çok daha başarılı olduğu yadsınamaz bir gerçek. zeka ne kadar fazlaysa başarı da o derece artar. bilişimci adam hayata at gözlükleriyle bakamaz, yaratıcı olmak zorunda, yeni fikirlere açık olmak zorundadır. yazılım işinde her gün aynı şeyler yapılmaz, kişinin zihninin sürekli açık olması ve bu yaratıcılığını her an konuşturması gereklidir. ve sizce neden dünyanın en zengin insanlarının büyük çoğunluğu bilişim sektöründen?
    yıllarca terfi alamayıp alt tabakada kalan kişiler aslında yanlış meslek seçenlerdir. bir insan zeki, yaratıcı ve açık fikirli değilse o işte başarılı olması mümkün değildir. bu yüzden bilişim sektöründe alt tabakada çalışıyorlar gibi bir durum söz konusu değildir. ama sizin çevreniz geri zekalıysa o farklı bir olay.
  • yoktur. onun dışında türkiye'deki bilişim firmalarında çalışan yöneticilerin büyük çoğunluğu, teknik altyapıdan ziyade yönetim veya sosyal bilimler menşeili, yalaklanarak bu pozisyonlara gelmiş, klasik şark kurnazlarıdır. asıl işi yapmak için gerekli donanıma sahip hpe *leri içten içe kıskanır ve bu tamamen teknik adamları saçma sapan çalışma şablonlarına mahkum edip, zorla ortalama çalışana dönüştürmek için canhıraş şekilde çaba sarf ederler ki, pozisyonunu sağlamlaştırabilsin.

    türkiye'deki plaza/ofis yaşantısı aşağı yukarı budur. bunun gibi beş para etmez, yetersiz adamların önemli pozisyonlarda istihdam edildiği çarpık, doğru düzgün ürün üretilmeyen, sanayi olarak bilişimden ziyade, hizmet olarak bilişim diyebileceğimiz, katma değeri 0'a yakın olan bir garip habitattır.

    bu yüzden iş bilen, donanımlı gençler yurtdışına çıkmayı nihai amaçları olarak belirlemiş durumdalar. siz burada ara elemanlık yapmaya devam edin.
hesabın var mı? giriş yap