blindspotting

• hamilton müzikalinden tanıdığımız daveed diggs ve şair/müzisyen rafael casal 'ın ortak yazıp oynadığı, oakland'daki ırkçılık ve gentrificationa dikkat çeken 2018'in en iyi filmlerinden biri olmaya aday olduğunu düşündüğüm film. kendi sözleriyle "a buddy comedy in a world that doesn't let it be one". etkili, vurucu, ve türkiye'de bile kendimizden bir şeyler bulabileceğimiz önemli bir film.
• malum ortamlara düşmesiyle dikkatimi çekip izlediğim film.
  beklentiye girmeyip başladım, hiç sıkmadı aktı gitti. özellikle rafael casal iyi oyunculuk sergilemiş.
• sözlükte bu kadar az entry girilmesine şaşırdığım film. benden önce sadece dört kişi yazmış.
  
  hapisten çıkan collin (daveed diggs) bir yıllık şartlı tahliye süresinin son üç günündedir. eğer bu üç günde de başını beladan uzak tutmayı başarırsa özgürlüğüne tam olarak kavuşacaktır. gelgelelim çocukluk arkadaşı, fazla atarlı genç miles (rafael casal) onun bu beladan uzak durma çabalarına limon sıkmak üzeredir. carlos lópez estrada'nın bu ilk uzun metraj filminde senaryoyu filmin iki başrol oyuncusu daveed diggs ve rafael casal yazmış. bu nedenle izlediğimiz hikayenin otobiyografik olduğunu da düşünebiliriz. iki başrol oyuncusunun aynı zamanda senaryo yazarları olduğu bir durumu en son yıllar önce matt damon ve ben affleck'e oscar kazandıran good will hunting'de görmüştük.
  
  blindspotting, kentsel dönüşüm (amerika'da bu dönüşüm işi bizdekinden biraz daha farklı uygulanıyor) ve ırkçılık üzerine söyleyecek sözleri olan cesur bir film. toplumsal eleştiri ile komedi unsurlarını mükemmel bir şekilde harmanlayan yönetmen carlos lópez estrada övgüye değer bir iş çıkarmış. başroldeki zenci aktör daveed diggs daha ön planda gibi görünse de, ben onun "zenci görünümlü beyaz" kankasını canlandıran rafael casal'ı daha çok beğendim.
• bu kadar az entry girilmesi, insan gerçekten hayret ediyor.konusu, kurgusu, müzikleri gayet iyi olan bir film.özellikle filmin sonunda çalan rap parçası efsaneydi.filmin başrolünde olan rafael casal şairmiş.filmde canlandırdığı karakterle fazlasıyla zıt bir durum şair olması.şair değil de dövmeli, serseri takılan bir tip olsa daha iyi olacak gibi bir izlenim bıraktı gözümde filmden sonra.
• şartlı tahliye süresinin bitimine 3 gün kalmış collin karakterinin (bkz: oakland) şehrinde, yaşadığı ve tanık olduğu sınıf ayrımını gözler önüne seren içerisinde komedinin, suçun ve dramın olduğu güzel bir film. başrol oyuncuları oldukça iyiydi. özellikle miles karakterini herkes gibi ben de çok beğendim. daveed diggs ve rafael casal'ın kendi seslerinden söyledikleri şarkıya da buradan ulaşabilirsiniz.
• sikmayan guzel mesajlari olan ama harikalar da yaratmayan bir film.
• çok kaliteli bir film, en az 2-3 defa izlenesi filmler listeme girdi bile.
• güzel detaylarla süslenmiş kaliteli bir film.söylendiği gibi basit bir siyah beyaz filmi değil bence.
  farklı konulara da değinen sanatsal bir yapım.
  
  edit: sondaki rap tiradı da kolay unutulmayacak cinsten.
• renkli kamera açısı ve görüntüleriyle öne çıkan , karanlık film. ilk defa zencilerle arkadaş olan birinin zenci kelimesini tartıştığını bu filmde görüyorum, bazı açılardan baya da riskli işlere girseler de hikaye çok iyi bir şekilde işliyor. bir siyahinin bile kendini siyah olduğu için suçlu hissetmesi ve bunun sonucu oluşan bunalımları ustalıkla sunuyor. en az crash kadar etkileyiciydi benim için. ancak aralara serpistirilmis karakomik ve iğneleyici sahneler sayesinde crash tan biraz daha cekilebilir hale geliyor. oyuncuların hepsini ilk defa görüyorum ve (kendilerinin de neredeyse ilk başrol oyunculukları sanırım) bunu hiç bir şekilde yansıtmıyorlar. hepsi de gayet yerinde, abartıya kaçmadan eşit şekilde paylaştıklarını düşünüyorum. 8/10
  
  edit :filmi izleyeli kaç gün oldu ama şu göz göze bakma sahnesi nedense aklımdan çıkmıyor. şimdi düşündüm de ince detaylar var filmde gerçekten. ayrıca o bakışmayı kimin bozduğu da aklıma geldi şimdi, bunlar boşa çekilmiş şeyler değil beyler. sadece gözle izlemeyiniz filmi. iyi günler.
• klasik ekşici zırvası sik gibi bir film.