• ayakkabimiza feci sekilde yapisan kahverengi boku temizlemek icin yapilacak en iyi seyler sirasiyla sunlardir (deneyime dayanir): eve kadar yururken mumkun oldugunca sokakta kaldirim koselerine veya sivri noktalara taban iyice surtulur boylece fazlaliktan kurtulunur. eve varinca paspasa cok fazla surtmemek gerek yoksa o da kokar. boklu ayakkabi once cikarilip disarda tutulmali ve terlikler gecirildikten sonra ele alinmali. ayakkabi fircalarinin en kotusu secilmeli ve su-cif karisimiyla bir guzel taban fircalanmali ama klozetin icine(boklarin gittigi tek yer).fircalarken cok kuvvetli bastirmamak lazim yoksa butun kucuk bok parcalari ustunuze sicrar. temizlenen ayakkabi mumkunse balkona konmali. sonra da klozetin ici yine cifli bezle sivanmali, bez de firca ile beraber posetlenip cope atilmali. bir daha da yolda yururken dikkat edilmeli.
  • insanlarin kopeklerini dolasmaya cikardiklarinda bir kopek sahibi olmanin getirdigi sorumlulugu yuklenemediklerinden oturu hayvanin yolun ortasina obek obek sicmasina goz yummasi sonucu basa gelen sinir bozucu hadise
  • acilen selpakla temizlenerek ya da soz konusu ayakkabiyi puruzlu bi yuzeye surtturerek negatif etkisinin minimuma indirgenmesi farz olan tatsiz surpriz
  • basılan bokla beraber kokusunu da taşırsınız heryere girdiğiniz mekanda millet galeyana gelir siz içeri girince aman abi bu ne koku altına mı sıçtın diye. yok ya boka bastım dersiniz lakin boka basmak ta alta sıçmak kadar komik bir olaydır. yapmayın.
  • köy yerinde anlam bulur. bir gün ziyarete gittiğim dedemin yanında komşuları da vardı. komşularının sözde avrupa görmüş kısa boylu gelini köylüleri küçümseyen, hafiften laf dokunduran ve herkesin tepkisini içten içe çeken bir atmosfer yaratmıştı.

    allah'ın sopası yok ya yolda yürürken bir inek arkadaşımızın ürününe basıverdi. ah etti, vah etti, iğrenç dedi, köyden nefret ediyrouma kadar getirdi. en son da:

    - şu bastığıma bak ya rıdvan, dedi.

    rıdvan annesiyle babası ve eşi arasında denge kurmak için ses etmedi; ama karadeniz kadını susmadı:

    - olsun gızım boyunu uzatır. mısırın dibine koysak iki karış atar.
  • ayağınızda parmak arası terlik varken başınıza geldiyse, bokun, vıjjck sesi eşliğinde parmaklarınızın ucundan, arasına doğru yol alması; belki de saniyelik bir şanssızlıkken, bunu an be an hissetmeniz ve engel olamama haliniz dakikalara, saatlere bedeldir.
  • başıma fena halde gelmesiyle yaşam görüşümü ilelebet yerinden oynatmış olaydır.

    sabaha karşı eve yürürken, kafa taşak gibiyken boka basıp kayıp, bir de bokun üzerine düşmek çok zor, çok dertli, pek efkarlı olay.
    yapmayın, etmeyin, bulaşmayın. uzak durun.
    kötü, kaka, pis.
  • geçen yolda sinirlerim beş karış asık homurdanarak yürüyüp lanet olsun bundan kötü başıma ne gelebilirki filan diye düşünürken başıma gelen eylem. tanrı tarafından yeşillendirilmiş gibi hissettim :d
    tarifini soran olursa: aşırı kaygan bişi.
  • dikkatsizce yolda yururken basımıza gelebilecek eylem *.
    tabi eger ahırda yuruyosan ne kadar dikkat etsen bos.
  • davaroda hıyartolardan sülo'nun* gayet estetik bir şekilde gerçekleştirdiği eylem.
hesabın var mı? giriş yap