• jeff buckley'in cennetten söylediği şarkısı..
  • bu ilahinin kral arthur geleneğinde kutsal kasenin koruyucusu, sürekli ayakları yaralı olan fisher king ile ilgili olduğu söylenir. bir başka yoruma göreyse yaralı şövalye* isanın ta kendisidir. her ne olursa olsun çok çarpıcı bir imgedir yaralı şövalye ve başucunda gece gündüz ağlayan kadın.

    jeff buckley ise şöyle demiş bu şarkıya dair:

    "the 'carol' is a fairytale about a falcon who takes the beloved of the singer to an orchard. the singer goes looking for her and arrives at a chamber where his beloved lies next to a bleeding knight and a tomb with christ's body in it."
  • buckley'nin agzinda dunyanin en acikli masalina donusur.
  • jeff buckley'nin grace albümünde yorumladığı,orjinali benjamin britten'a ait parça.

    he bear her off, he bear her down
    he bear her into an orchard ground
    lu li lu lay
    lu li lu lay
    the falcon hath bourne my mate away

    and in this orchard there was a hold
    that was hanged with purple and gold
    and in that hold there was a bed
    and it was hanged with gold so red

    lu li lu lay
    lu li lu lay

    on this bed there lyeth a knight
    his wound is bleeding day and night
    by his bedside kneeleth a maid
    and she weepeth both night and day

    lu li lu lay
    lu li lu lay
    by his bedside standeth a stone
    corpus christi written thereon
  • jeff buckley yorumunu her dinleyişimde 'elf misin mübarek' diyorum istemsiz olarak..
  • dinlerken, sherwood ormanında göz alıcı parlaklıktaki beyaz elbiseleriyle size doğru yaklaşan, çiçek toplayan bir huri imgesi canlandırır benim kafamda. orta çağ ve incil etkileşimli bir havası var bence.
  • gece yalnız başıma dinlediğimde tüylerimi ürperten, sağdan soldan jeff'in ruhu karşıma çıkacak gibi hissetmeme neden olan şarkı.
  • ninni yerine de geçebiliyor.
  • cennete seslenir elinden tutup götürürler zaten ....
  • dün gece uzandım ve jeff buckley açtım. sırasıyla konser performanslarından, kayıtlarından birkaç bir şey dinlemeye başladım. ne içtim ne de başka bir şey. uzandım ve tavana bakarak jeff buckley dinledim. bu şarkının sırası geldiğinde artık ağlamaya başladım. bilmiyorum belki çok dolmuştum belki de uzun zamandır kendimi çok sıkmıştım belki de dolunay ... zaten jeff buckley'i dinlediyseniz sesindeki o insanın içini yıkan şefkatli tınıyı muhakkak duymuşsunuzdur. nedeni sadece overdose jeff buckley bile olabilir.

    öyle uzandım, bir dolunay gecesiydi. yanaklarımda yaşlarla yıldızlı bir gökyüzüne bakmak yerine evimin tavanına bakarak dinledim. dışarıda sıcak bir gece vardı sokaklar tütüyordu, tuhaf bir serinlik buldum ve ona tutundum.
hesabın var mı? giriş yap