• arapça, kan anlamına gelen kelime. çayın demi, kana benzetilerek böyle söylenmiştir. nitekim, tavşan kanı söylemi de aynı mantığın bir başka tezahürüdür.

    benzer bir yaklaşım, çeşme kelimesinde de vardır. "çeşm", farsça'da hem pınar, hem de göz anlamına gelir. aynı şekilde arapça'da "ayn" ifadesi, hem pınar, hem de göz demektir. türkçe'de de pınarın gözü denmesi, aynı mantığın uzantısıdır.

    dem, ayrıca bir zaman aralığı olarak "an" anlamına da gelir. bu anlamıyla, özellikle klasik şiirimizde de çokça kullanılmıştır.

    mesela;

    örnek 1
    yılda bir kurban keserler müslümanlar îd* içün
    dem-be-dem sâat-be-sâat men senin kurbanınam *

    örnek 2
    ya râb belâyı aşk ile kıl âşinâ beni
    bir dem belâ-yı aşktan etme cüdâ* beni *

    örnek 3
    ne çâre var ki firâkınla* eğlenem bir dem
    ne tâli’im* meded eyler visâle* fırsat olur *

    dem, kandan kinaye ile, aynen çay örneğinde olduğu gibi, kırmızılık yönüyle şaraba da benzetilmiştir. bir zaman sonra da, şarap için doğrudan bu kelime kullanılır olmuştur. bununla da kalmamış, zamanla anlam gelişmesine uğrayan ifade, nihayet bütün içkiler için kullanılır olmuştur.

    dahası, bu kullanım üzerinden bir de "demlenmek" diye müstakil bir deyim ortaya çıkmıştır.
  • beni lisenin son, üniversitenin ilk yıllarına götüren yaşar albümü. öğrenci evlerinde ucuz şarapla sabahlamalar, hep bir ağızdan şarkı söylemeler, gitarın sesinden rahatsız olup gelen apartman yöneticileri, koltuk üzerinde sızıp kalmalar, sevilen kıza açılamamalar, açılıp karşılık görememeler, sınavdan bir gece önce yana yakıla not aramalar, sonra "sittir et sınavı lan" deyip çilingir sofrası kurmalar, sonra sonra illa ki, yaşar işte. o demlenirken biz de demlendik aslında. başka başka müzikler keşfettik, şuursuzluktan zaman zaman tribe girdik, ama hala "sensiz olmuyor / yerine konmuyor / kimsenin eli senin gibi dokunmuyor" dediğinde yaşar, o günlere şöyle bir dalıp gidiyor insan. kimlere sensiz olmuyor dedik ama oldu amına koyiyim diyen şeytani bir iç ses, 30 yaş ovasından parazit yapsa da hala o iç sesi susturacak 20 yaşında bir delikanlı var galiba içerde. o delikanlıya el ense çekip hala enseye şaplak göte parmak olabiliyorsak da demlendik oğlum yaşar, yalan değil.
  • nev'in yeni kasedindeki * en güzel parçalardan biri.
    nev bu parçasında şöyle buyurmuş:
    ----
    öyle bir dem ki ruhum
    hiç olayım derken meğer hep olmuşum
    kelam edip derleşip nağmelerle
    sana da sebep olmuşum
    bu dem.

    var git son halin nedir
    ben olayım derken meğer sen olmuşum
    derdi canım söyleyip gezerken
    sana da sebep olmuşum
    bu dem.
    ----

    ve olayın en bi güzel tarafı -> söz - müzik : nev

    (bkz: efkarlı)
  • can bonomo'nun bulunmam gerek albümünün açılış şarkısı.

    dem aydınlandı sahneler
    kapandı meyhaneler
    o gözler bana bir baktı
    bir yandı bir söndü şehirler
    o eller beni bir tuttu
    durdu ırmaklar nehirler

    bir tutam sevdanı ver dem
    yaşamak sensin madem
    al beni çek götür uzaklara
    aşk neymiş görsün alem

    dem ellerin tenime değer
    hayat ne boşmuş meğer
    demdir o birtanemdir o
    dem söyle sen de aşıksan eğer
    demdir acıma merhemdir o
    sen varsan yaşamak sana değer

    bir tutam sevdanı ver dem
    yaşamak sensin madem
    al beni çek götür uzaklara
    aşk neymiş görsün alem

    dem hadi gel yanıma
    al beni kollarına
    şimdilik ayrıyız ama
    düştüm yine yollarına
    dem bir dokun tenime
    değsin elin ellerime
    şimdilik ayrıyız ama
    yeter benim hasretime

    bir tutam sevdanı ver dem
    yaşamak sensin madem
    al beni çek götür uzaklara
    aşk neymiş görsün alem
  • sen gibi'den bir nevi uzun hava. parçayı erkan oğur perdesiz gitarıyla *dem'lemiş.
  • hak bir gönül verdi bana hâ demeden hayran olur
    bir dem gelir şâdî kılur, bir dem gelir giryân olur.

    bir dem sanasın kış gibi, şol zemherî olmuş gibi
    bir dem beşaretten doğar hoş bağ ile bostan olur.

    bir dem gelir söyleyemez, bir sözü şerh eyleyemez
    bir dem dilinden dür döker, dertlilere derman olur.

    bir dem çıkar arş üzere, bir dem iner tahtesserâ
    bir dem sanasın katredir, bir dem taşar umman olur.

    bir dem cehalette kalur, hiç nesneyi bilmez olur.
    bir dem dalar hikmetlere calinus u lokman olur.

    bir dem dîv olur ya perî, viraneler olur yeri
    bir dem uçar belkıys ile, sultanı ins ü cân olur.

    bir dem varır mescidlere, yüz sürer anda yerlere
    bir dem varır deyre girer, incil okur, ruhban olur.

    bir dem gelir isî gibi ölmüşleri diri kılar
    bir dem girer kibr evine, fir'avn ile hâman olur.

    bir dem döner cebrail'e rahmet saçar her mahfile
    bir dem gelir gümrâh olur, miskin yunus hayran olur.

    yunus emre
  • çok güzel bir can bonomo şarkısıdır.

    https://www.youtube.com/watch?v=i0twnthvxfs

    edit: sevgiliye yazılacak en güzel şarkılardan..
    bilmiyordum,
    (bkz: didem soydan)
  • yaşar bir gün kavun yemek istemiş. gitmiş kendi tarlasına, başlamış kavunların dibini koklamaya. en güzel kokan 12 tanesini almış. en temiz suda yıkamış. kör bıçağını bileyip özenle kesmiş kavunları. hazır olunca her şey, dostlarımla da paylaşayım demiş. yiyenler kavunları çok beğenmiş.

    ertesi gün de, dem albümünü yapayım demiş.
  • şair can burada dem derken didem demek istiyordu. ne güzellerdi. ne güzel sevmişti bu adam dem’ini.
  • bülbülün değil pervanenin aşkına meftun olmayı öğreten. dem. dilde incelenin değil, odda tutuşanın maşuku olmayı belleten. dem. söyleyene değil yapana meyletmeyi emreden. dem. erginleşmekte olan zaman. vaktin kıvamı.
hesabın var mı? giriş yap