depresyon

• damsız girilebilen bazen damsızlıktan girilebilen ama en çok da ekonomik sebepler sayesinde girdiğimiz, derine girmeden çıkmanın zor olduğu, hele hele havalar da soğumuşken depresyon hırkaları, battaniyeleri ile daha da uzunca kalınan, insanı ya bir şey yapmamaya ya da saçmalatmaya yönelten ruhsal pis hastalıktır.
• benden uzak olsun ama kimseye de yakın olmasın, öyle bir illet.
• insan için yaşamı çekilmez kılan lanet hastalık.
  
  depresyona girdiğimin farkındalığı ile birlikte bu durumdan kurtulmak için hiçbir motivasyonumun olmadığı boktan bir süreç içindeyim.
  
  bana bir şey olsa üzülecek insanlar için devam etmem istesem de yine bunun için de bir motivasyonum yok. yaşamak eğer her gün uyuyup uyanmak yaşamsal faaliyetlerini yerine getirmekse yaşıyorum işte. her güne lanet olsun yine uyandım bugün de nefes alıyorum diye uyanmak eğer devam etmekse ona da ediyorum.
  
  aşırı zorlanıyorum, ve girdiğim bu döngüden nasıl kurtulacağım bilmiyorum. yaşama dair hiç umudum yok, hayatımın amacının ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yok. var olmaya çalışmak beni çok yoruyor sözlük, var olmak istemiyorum.
• akıl sağlığınızın yerinde olduğunu gösteren duygu-durum bozukluğudur.
  eğer bu dünyada kalınacaksa, iyileşmek için akıl sağlığını bozmak gerekir.
  bence tabi.
• hayattan zerre zevk alamama durumu, bir başka deyişle büyük kazık ertesi ruh hali. bilirim!
• sıralama sık sık değişse de birincinin ve sonuncunun değişmediği, üzüntünün öfkeden öfkenin korkudan korkunun tiksintiden tiksintinin ise neşeden daha üstün geldiği ruh durumu. (bkz: inside out)
• beni bırakmayan illet. sürekli üzgün ve mutsuzum. şu anda prozac ve wellbutrin kullanıyorum, daha önceden de efexor ve paxera kullandım ama yine aynıydım. ne zaman mutlu, enerjik ve güleryüzlü biri olucam bilmiyorum. kullanmadığım ilaç ve gitmediğim doktor, harcamadığım para kalmadı. her ay psikiyatri ve psikolog arasında mekik dokuyorum.
  spora gidiyorum, arkadaşlarımla buluşuyorum ama sonra yine aynıyım, tek başıma kaldığımda bu illet yine geliyo bana.
• hicbir sey yapamiyorum. uyuyamiyorum, yemek yiyemiyorum, disari cikamiyorum, kimseyle konusamiyorum. o kadar yorgunum ki. oysa ki ben yerinde duramayan, neşeli, hayat dolu bir kızdım. surekli degisen doktorlar, ilaclar.. ben bundan nasil kurtulacagim?
• hiçbir şeyden tat alamamak, hep yarım hissetmek, hiçbir şeyin sizin istediğiniz gibi olmaması, insanların hayatını 180 derece değiştirebilecek kudretiniz varken kendiniz için hiçbir şey yapamamak, hayattan hiçbir beklentinin kalmaması. aksi gibi bunu da en yakınları bile anlatamamak. aslında anlatmaya çalışmak ama anlaşılmamak.
• girmeme ramak kala olan durum. yeni mezun oldum 40 dan fazla mülakata girdim bir türlü olumlu dönüş olmadı.