dolmuş diyalogları

• kalabalik kopru yolunu goren dolmus soforunden oh my god diye bir yorum gelmesiyle dolmusun arka sirasinin sessizce kopmasi
• dikmen- kızılay dolmuşlarında yaşanmıştır..
  
  yolcu:müsait biyerde kaptan
  şöfer:yok müsait biyer fln ışıkları geçince indiririz işte!
• tamamen gerçektir, tarafımdan yaşanmıştır.
  
  arabada 2 kişi kalmıştır -biri ben oluyorum- bu kişilerden ben olanı normal bir şekilde arabadan inerken, diğer kişi olan yaşlı teyze ile şöför arasındaki diyaloğa şahit olmuştur:
  
  ş: sen nerede inicen teyze? (arabada tek kişi kaldığı için soruyor, ona göre güzergah belirleyecek)
  t: son durakta ineceğim.
  ş: son durak kara toprak teyze...
• - zincirlikuyu ne kadar?
  - bir dörtyüz
  - iki kişi?
  - ?
• bundan 8-9 yil once kadikoy polis hastanesi dolmusunda, kosuyolu civarinda olmus bir olaydir. yolcu minibusten inmis, kaldirimda durmaktadir.
  
  sofor (duran bu yolcuya bagirir): ne bakiyon kardesim?
  adam: ne?
  sofor: ne bakiyosun diyorum bi yamukluk mu gordun?
  adam: ne diyosun kardesim ben yolun karsisina bakiyorum, sen arada duruyosun.
  sofor: bakamazsin zaten (hadi buyrun).
  adam: ne diyosun kardesim ya bela misin git hadi.
  sofor (hakkaten ayiymis adam): inersem gorursun belayi.
  arkadan bir amca: evladim naapiyosun yurusune adam duruyo iste git isimiz gucumuz var.
  sofor: bana bakiyo amca iki laf ettik ne var.
  amca: yahu niye baksin sana adam allah allaaah..
  (o sirada disaridaki adam karsiya gecip yoluna gider)
  sofor: (siritarak ve sigara yakarak) hehe.. kac sen kac.. kacacan tabi.
• beşiktaştan dolmuşa binilmiştir, gece saat 1 ve yollar bomboş olmasına rağmen şöfor barbarosa doğru 2. viteste 20-25 km. hızla gitmektedir...
  
  nitpickster: hocam biraz daha hızlı gitsek, bitmez bu yol böyle...
  şöfor: çok biliyosan sen kullan birader...
  nit: olur kullanayım...
  şöfor: sen bu araba gaç para biliyon mu... madem o kadar paran var taksiye bin...
  nit: hö?
• gene sabahın erken saatlerinde işe gitmek üzeree minibüse binilir . 100 m ilerde hatunun biri dolmuşta boş yer olduğunu sanarak
  
  el atar minibüse lakin boş yer olmadığını görünce binmeyeceğini belirten el işareti yapar gene ve arkasını döner. bu sırada bizim şoför de her zamanki agresifliğini sergilemeye başlamak üzere anında atlar kapıya.
  kadına bağırır:
  
  -ne baktın laaaa heee ne baktın söleeeee?
  -hı! pardon boş yer olduğun sandım
  -ee noldu sonraaa ; beyenemedin mi sonraaaaaa
  -ya pardon ne bilim bıdı bıdı
  -ulan sizin gibi insan olmaz olsun yaaaa. bakıyomuş bi dee beyenmiyo bizim dolmuşuu ulan sanki yatağına alcaksın minubusu allam
  
  yaaa.
  
  kadın çoktan gitmiştir ama yaklaşık 45 dakika söylenmiştir bu psikopat şoför. bir de aynı gün ( bunu her sabah yapsa da ) yol boyunca minibüse binmeye çalışanlara ;
  
  -çabuğun bee , çabuk olmayacaksan hiç binme ; sonra bi de kırk saat senin inmeni bekliycez bee , senle mi uğraşcaz sabah sabah
  
  şeklinde de azarlamayı hak edinmiştir kendine.
  
  (ulan bi minibus şoforunden de azar işitceksek ne diye yaşıyoruz yahu)
• efendim güzergâh cevizlibağ-tuzla otobüslerinde bugün taze bi şekilde şahit olduğum diyalogları yazmaya çalışıcam gönlümde, beynimde kaldığı kadarıyla..
  kahramanlarımız ahmet'in annesinin hemen yanında oturan ben başta olmak üzere, ahmet' in annesi ( ahmet kim demeyin geliyo az sonra) ve ayakta annesinin yanında yol boyunca annesine istanbul turist rehberi edâsıyla davranmış olan en kahraman rıdvan ahmet..
  belli ki ahmet'in annesi istanbul' a yeni gelmiş ve ahmet de yol boyunca annesine istanbul'u tanıtıyo ve zaman geçsin diye de sohbetiyle eşlik ediyo.. ben de misafir, kulaklı olandan.
  muhabbete ahmet' e kız bul(ama)ma sorunuyla başlıyoruz..
  - oğuuull ahmet hani biliyon nu halil gillerin gızları vardı. sana güçüğünü düşündüm ben, gör bak nası eyice gız oldu..
  - yok ana ben sevmiyom boz oluyo onların gızları ya..
  - ehiheahaha o zımman hacer gilin gızları var karatacıymış, hocalık yapeyyo..
  - heheh ilk depüğü de sen yerssin garnına o zımman.. (ahmet sinsice annesine gözdağını verdi bile, kareteci uydu biraz, hoşuna gitti ahmet'in)
  - anam hani biri daha vardı geçen gün dediydin benden iisine mi varicek? (kendine güven tam maşaallah)
  - hah ahmetim mercimek oo.. (mercimek ne ki) , yaşı güçük deyolla onun..
  yola devam ahmet istanbul'u annesine tanıtma havasında..
  - işte anam bak burası ikinci köprü, geçen gün karşıya geçerken altından geçtiydik ya vapurla hani geldik ( ahmet sallıyo).. eaa burası neydi ımm.. şey tepesi, ney tepesiydi, hah tepeüstü..
  - şimdi de ana burası tem. bak arka tarafında şeref dayım gillerin evi var hani balkonundan yola baktığınız na şorası.
  - yoh ahmetim orası değil biz bu yannı bakmıştık..
  - hayır ana bak burdan e 5' e atlıycaz şindi.
  - nereye atlarsan atla orası değildü..
  - anaa ben bundan sonra saç uzatıcam güzel oluyo öyle, ama yanlardan aldırcam enseyi uzatcam.. (ahmet öyle derken göz süzüp klark çekiyor)
  - heç yakışır mı gurbanım erkek kısmısına, yol parası kaç para bu arada?
  - 5 milyon ana ikimiz 10 milyon. ( ahmet yalan söylemeye devam ediyo, yol parası 2.6 ytl)
  ben hapşırıyorum..
  ahmet bana çok yaşaaayın diyo..
  sen de çok yaşa ahmet çok yaşa!
• bir arkadaşın öss ye gireceği yıl sıhhiye - çayyolu güzergahında yaşadığı ve yaşattığı diyalog.
  
  dolmuş şöförü : odtü de inecek varmı?
  arkadaş : seneye inşallah.
• gebze-mutlukent hattinda calisan bir dolmus. icerisi hincahinc dolu durumda. 3 cocuguna birden sahip cikmaya calisan bir amca cocuklarini cam kenarina yerlestirmis, iki kolu ile cevrelemis ve "oraya dokunma, surayi tut, basamakta durma otomatik kapi carpar" gibi direktiflerle cocuklari kontrol altinda tutarken erkek cocuguna uyarida bulunur:
  -oglum piskopatlik yapma, tamam mi; bak yoksa seni bu amcaya veririm..
  amcadan boyle gote boyle yarak tadinda bir cevap gelir:
  -bende 4 tane var, boyle iti ne yapayim..