efe aydal

• podcastlerde ekşiye giydirmesini anlamıyorum. çok büyük ihtimalle takipçilerinin %90ı ekşide yazardır
• bu adamın pena'ya çıkmasını o kadar istiyorum ki. son 15 yılın eleştirel anlamda önemli bir belleği. umarım en yakın zamanda görürüz.
• kuran evrensellik tarihselcilik vs konularında konuşurken podcastlerde, görüyorum ki çok ciddi felsefe hatalarına düşüyor.
  
  hem bir bağışçısı hem bir dinleyicisi olarak kendisine dostça tavsiyem;
  
  tarihselcilik konusuna eğilmesi ve hangi çevrelerce savunulduğunu öğrenmesi aynı zamanda antropoloji ve yorumsamacılık konusunda da birkaç kelam okuyarak fikir edinmesi olacaktır.
• podcast serilerini çok beğenerek dinlediğim içerik üreticisi. kendisinin podcastlerinde diğer podcastlerde olmayan ya da olamayan çok farklı unsurlar var. birkaç örnek vermek gerekirse;
  
  bir podcast serisinde dinleyicilerle bir aile ortamı kurmak çok zor bir mesele bence. bu adam bunu çok iyi ve başarılı bir şekilde yapıyor. her zaman "biz" ve "bizim gibiler" olarak nitelemeler yapıyor. bunun sebebi podcastlerinin hedef grubunun aslında zaten kendisi gibi düşünenler olması. bunu yaparak, dinleyicilerini gerçekten azaltma riskini alarak sadece belirli şekilde düşünen ya da düşünmesi istenilen insanları dinleyicisi olarak belirliyor. bu sayede kendisini dinleyenler de zaten birbirleri ile aynı ya da benzer fikirlere sahip olan insanlar olduğu için kolayca bir aile atmosferi oluşuyor.
  
  bir başka özelliği ise, ingilizce'de (bkz: running gag) olarak adlandırılan esprileri çok yerli ve ustaca yapabiliyor olması. bu sayede dinleyiciler, kendilerini muhabbetin bir parçası olarak hissedebiliyor. bunlardan bir sürü örnek verilebilir. ben sadece birkaç tanesini yazacak olursam; faşist efe aydal geyiği, bizim mahalledeki uzun adam, mozambik'te florasan partisi, eğer ben başkan olursam ve efe aybi gibi pek çok örnek sayabilirim.
  
  ayrıca kendisini çok uzun yıllardır dinleyen bir dinleyici olarak, düşüncelerimi etkilediğini de itiraf edebilirim. yanlış anlaşılmasın, bu etkilenmeden oldukça memnunum. çünkü bunu bir manipülasyon yoluyla yapmıyor kendisi. düşünce şemaları yürüterek, araştırmaya teşvik ederek ve kendi izlediği yolları anlatarak, çok sade ve nazik bir biçimde yapıyor. zaten kendisine karşı olan bir görüşüm yoktu onunla tanışmadan önce ancak onun perspektifinden bakarak onun çizgisine kaydığımı düşünüyorum.
• zeki fakat itici.
• sürü psikolojisiyle hareket edenlerin fenomen yaptığı, fazla şişirilen bir kimse. kendisini bilirkişi sanıyorlar.
• bir gece aşıklar turunda yanımdan geçmesi ve benim o sırada olum efe aydal geçti herhalde yanımdan gerçi napsın adam sinopta diyip geri dönüp konuşmaktan caymam üzerine gerçekten de yanımdan geçen şahsın efe aydal olduğunu öğrendiğim şahıstır kendisi.
• 9. suç duyurusunu yemiştir kendisi
• erdogan'a hakaret ettigi iddiasi ile tekrar ifadesi alinan youtuber, sporcu ve amatör film yapimcisi.
  
  kendi söyledigi kadariyla, bir netflix dizisi icin "erdogan'i kötü, bu yüzden ona karsi olan fetöcüler iyi" benzeri senaryosunu elestirdigi icin yeniden ifadesi alinmis.
  
  garip olan, kendisinin karsi karsiya oldugu bu garip ortama ragmen, "bölücü" olarak nitelendirdigi kisilere her türlü baskiyi reva görmüstür, özetle türkiye'nin icinde bulundugu gerceklikten uzak bu ortamdan aslinda kendisine dokunulmadikca herhangi bir sorun görmemistir.
• yeni podcastleri eskilerine nazaran çok sıkıcı.
  
  her hafta podcast çıkartayım dersen kalite düşer, yaptığın iş monotonlaşır, zamanla insanlar sıkılır vs.
  
  çevrende sana yardımcı olmak isteyen çok insan var. bırak onlar bir süre eskilerden bir şeyler derleyip toplayıp onları yayınlasınlar kanalında. dinleyicilerin onlara tıklar yine 3-5 reklamlardan düşer bir şeyler. patreon destekçilerin zaten sana gönülden bağlı, bu nadasa kızmaz, destek olmayı kesmez, aksine sevinirler diye düşünüyorum.
  
  sen bir süre nadasa gir,
  
  podcast dinle dan carlin vs gibi, kitap oku, vaktin olmadığı için vakit ayıramadığın şeyler izle, üzerine düşün. sal biraz kendini.
  
  şöyle 3 ay bir şey kaydetme. depola depola depola,
  
  sonra bir dönüş yap, çektiğin anlattığın şeyler sevilsin. paylaşılsın. tutulsun.
  
  efecast serini çok rahat tavsiye ederim insanlara. filmli efecast serini de bir yere kadar tavsiye edebilirim.
  
  ama mp sonrası artık kimseye tavsiye edemem. utanırım.
  
  bence filmli efecast serine bir yerde bir nokta koyup, nadasa girip, dolu bir şekilde yeni bir seri başlatmalısın. özellikle bir şeyler okumaya vakit ayırabildiğinde onların pay-off'u çok iyi oluyor. senin ağzından turan dursun, sapık şeyh vs dinlemek keyifli oluyor. dinleyicilerin sesine alışmış ama sürekli yorum sürekli yorum, loopa giriyorsun.
  
  biraz potansiyel biriktirmen lazım.
  
  bu sırada hem filmine de daha fazla odaklanmış olursun.
  
  kendini insanlara az özleteceksin ki değerini bilsinler. yaptığın işe bir süre ara vereceksin ki kaliten düşmeyecek. yani rick and morty var, arka sokaklar var. tamam örnek kötü ama bence sen beni anladın.
  
  bu iş böyle gitmez. dostça bir tavsiye...