239 entry daha
  • 4 bölümü de izledim ve yazmak istediğim şey amerikan kültürüne dair olucak. abi adamlarda işini yaptığın sürece naptığına kimsenin karışmaması ne kadar güzel iş ya. mesela 3.bölümde rodman'ı antreman sırasında başkoçun yalnız bırakması, yardımcı koçu onun yanında çalışırken geri çağırması aslında çok önemli bi şey. ilerleyen kısımlarda da rodman'a kafa izni verirken yine aynı kafa yapısı çalışıyo. rodman'ın sahadayken -ve tabi odaklandığında- çok iyi oynayacağını hem jordan hem phil hem de geri kalan herkes biliyo. bu yüzden de adama 2 gün kafa izni verebiliyolar. "git ne yaparsan yap -ki nabıcağını da biliyolar- ama döndüğünde konsantre olmuş halde dön" diyolar ve adam bunu yapıyo -tamam 40 saat fazladan takılıyo da vegas orası yani*. üstelik bütün bunları rodman'ı bildikleri halde yapıyolar. hatta jordan "bu adam 48 saatte dönmez ama sen bilirsin" diyo ama yine de yolluyolar çünkü biliyolar abi adam döndüğünde yine inanılmaz oynayacak. ve bu mevzu sadece rodman için değil takımdaki herkes için böyle.

    bi süre önce immanuel tolstoyevskinin podcastlerinden birinde bi arkadaşıyla avrupa, amerika ve türkiye'deki çalışma kültürünü konuşmuşlardı ve orda anlattığı da tam olarak buydu adamın. eğer sen işini yaptığı sürece kişiyi serbest bırakırsan daha verimli oluyo. bu kültürün türkiye'de de olmaması heralde üzüldüğüm en büyük mevzulardan biri. rodman türkiye'de olsaydı büyük ihtimalle sporu boşverip düz takılmaya devam ederdi çünkü bizde nerdeyse hiç kimse ona bu özgürlüğü vermezdi.
826 entry daha
hesabın var mı? giriş yap