11 entry daha
  • kalitesiz netflix içerikleri arasında dolanıp hiçbir şey izleyemeden çıkmak hobim haline gelmişti ki bu diziyle karşılaştım. beklentim düşük olduğu için çalışırken en azından arkada ses olur diyerek ilk bölüme başladım ve 3 sezonu, her bölümünden acayip keyif alarak 3 günde bitirdim. öncelikle şunu söyleyeyim, büyük resimleri dünyada sizden başka kimsenin görmediğini düşünüyorsanız, fikirleriniz tartışmaya kapalıysa, doğrularınızı ölümüne savunmak gibi bir huyunuz varsa bu dizi size uygun olmayabilir.

    --- buradan sonrası spoiler ---

    netflix dizilerinin çoğunda bir sosyal mesaj kaygısı olduğunu biliyoruz, aynı durum the bold type'de de var ancak bu diziyi diğerlerinden ayıran en önemli özellik işledikleri her konuyu çift taraflı ele almaları ve her yönüyle sorgulamaları. örneğin scarlet dergisinin sosyal medya yöneticisi kat'in, terfi aldıktan sonra biyografisini yazıp yazı işlerine teslim etmesi gerekir ancak ne yazacağını bilemez. siyahi bir erkek olan çalışma arkadaşı alex, neden "en genç siyahi yönetici" olduğunu yazmıyorsun diye sorar ve kat siyahi olduğunu neden vurgulaması ya da vurgulamaması gerektiği üzerine güzel bir sorgulamaya girişir. kat bu sorgulama sonucunda kendi doğrusunu bulur güzel olan şey ise kat'in doğrusunun seyirciye dayatılmaması. yani, biz gerekli soruları sorduk kendimizce cevaplar da verdik ancak siz kendi cevaplarınızı kendiniz bulabilirsiniz demişler sanki.

    beni etkileyen bir başka nokta da karakterlerin kendi yanlışlarıyla yüzleşmeleriydi. lezbiyen çalışma arkadaşının sarhoşken kendisini öpmesine izin vermeyecek kadar duyarlı olan alex'in bilmeden de olsa, zamanında birlikte olduğu kadınları ilişkiye zorladığını fark etmesi; jacqueline'nin, çalıştığı modelleri istismar eden fotoğraf sanatçısının ifşa haberini yaptıktan sonra aslında kendilerinin de çocuk yaştaki mankenleri çalışmalarında kullanarak bu düzene hizmet ettiklerini anlaması gerçekten çok çarpıcıydı.

    son olarak kat, jane ve sutton arasındaki dostluk o kadar güzeldi ki, kıskandım imrendim keşke benim de olsa dedim. tek tesellim böyle şeylerin yalnızca dizilerde ve filmlerde olması inşallah gerçek hayatta böyle dostluklar yoktur.

    --- spoiler ---
45 entry daha
hesabın var mı? giriş yap