eminem

• asıl adı marshall bruce mathers olan sarı saçlı, eli yüzü düzgün bir arkadaş .
  kendisi ezik yıllar geçirmiş olmakla beraber büyük de bir rap tutkunudur.
  neydi ne oldu?
  ezikti, saçları sarı ve eli yüzü düzgün değildi. kendi çapında boş gezenin boş kalfası ama kafasında hep en büyük tutkusu olan rap ile yaşayan, başından bir sürü battle geçmiş, kah kaybetmiş kah kazanmış -ama genelinde başarılı olmuş- bir genç idi.
  her zaman ezikti çünkü hayatı boyunca siyahların arasında bulunan beyaz olarak kara kedi muamelesi görmüştür.
  proof adında kankası pek zaman elinden tutup ona destek vermiş ve onu battle'larda her zaman desteklemiş, neticesinde detroit'te adını şanını duyurmasıyla kendine ait bir demo çıkartıp bu demoyla adını michigan üzerinden los angles'e duyurmuştur. akabinde ilk albümü olan "infinite" ile dr.dre [türk versiyonu için (bkz: fatih terim)] nin de ilgisini çeken eminem -ki o zamanlar kendisine m n m dedirtirdi- dr. dre'nin karşısına çıkar:
  dre -koçum sen gayet iyisin ya.
  m n m -saolun efendim, sizin de isminizi çok duydum...
  dre -underground kralıyım ulen sen ne sandın, ayrıca tu pac çok fena kankim olur.
  m n m -biliyorum efendim.
  dre -anlat bakalım derdin neymiş senin?
  m n m -ilk olarak şunu söylemek isterim ki, ben çok büyük bir rap tutkunuyumdur. evimde acaip bir arşivim var. rap için orta okul'da eğitmime son verdim. çok dayak yedim, çok küfür işittim, en kötüsü hiç bir zaman babam olmadı. annem ise ona buna veren bir kaltaktır ama ne olursa olsun bana hep destek verdi öyle ya da böyle. sonrasında bir partide iş kazası bir çocuğum oldu. kız arkadaşım da oldu haliyle. sonra bu kadın çocuğumun anası oldu, ama yaptığım demolarla detroitte adımı şanımı çok duyuramayıp sürekli de onun parasından geçindiğim için beni terk eti. çocuğumu da aldı benden. efendim üzerinize afiyet, param yok pulum yok, ben mahkemeye versem kaltağı mahkeme hayatta çocuğumu geriye vermez. ilk önce annem sonra karım sonra ise benim için çok önemli olan kızım... benim için bir tutku olan rap şimdi benim için tek kurtuluş oldu. kısaca anlayacağınız yardımınıza muhtacım. efendim.
  dre -fakat güzelim, tamam herşey güzel de, rap bir siyah müziğidir, ancak bir özenti mtv ye çıkmak için kendisini rap e adadığını söyler, bana bak eğer niyetin böyle ise...
  m n m -efendim inanmıyorsunuz bana di mi? sizi de anlıyorum fakat en azından bana bir şans verebilirsiniz. bakın bana gerekli olanakları verin, bakın neler yapıcam efendim, eğer ki siyahlar arasında itibar göremezsem, sizi hayal kırıklığına uğratırsam, o zaman o koca kıçıma tekmeyi basarsınız, aksi takdir de...
  dre -tamam ulan, aksi takdir de ben de senin her türlü arkanda olur, hatta ve hatta seninle düet bile yaparım!
  "dr. dre ancak kendini çok borçlu olduğunu hissettiği veya adının duyurulmasını gerektirecek insanlar ile düet yapardı. dolayısıyla bu eminem'in gözlerini doldurur, inancını artırır, gaza getirir."
  kendisi aldığı gazla birlikte stüdyolarda sabahlayarak, eski denemelerini dr. dre nin sonsuz olanakları ve sonsuz altyapıları birleşirerek bir albüm çıkarır ve sonraki görüşmeye gelinir:
  dre -yahu... sen... ne son of a bitchmişsin yahu, seni goddamned, sen harika mükemmel bir yıldızsın ya... sen harikasın be abi, harbi diyorum ama sen harikasın ya...
  m n m -yok efendim estaf...
  dre -hadd len ordan, öylesin işte öylesin, hani benden daha iyi değilsin ama benim sayemde sen mükemmel biri olabilirsin, bak sana benzeyen bir arkadaş vardı mesela, o da senin gibiydi ve bir gün tu pac onun elini tuttu, ve şimdi sen onu "snoop dogg" diye tanırsın...
  m n m -ne ne? inanmıyorum snoop dogg mu dedin sen az önce?
  snoop -evet dostum, benim ismimi söyledi bir sorun mu vardı?
  m n m -inanmıyorum! snoop dogg, gözlerime inanamıyorum!
  snoop -inansan iyi olur dostum. kim bu beyaz dre?
  dre -gel snoop ben de seni bekliyodum, bak bu yeni talent, m n m!
  m n m -asıl adım marshall bruce mathers fakat arkada...
  snoop -yeter çaylak sen de ne kadar çok konuşuyomuşun ya.
  dre -hoop, snoop tamam! sen istersen dışarı da bekle beni, seninle birazdan görüşürüz.
  snoop -dre? inanmıyorum dostm sana! gerçekten inanmıyorum, burda bu beyaz kıçlı bir çaylak yüzünden beni odandan çıkarıyosun, hem de onun önünde, sen tam bir...
  dre -snoop! yeter dedim sana, hadi canım gelicem ben birazdan yanına.
  snoop -tamam dre, öyle olsun, up in smoke tour da görüşürüz faggot! sen ne bakıyon lan white ass!
  m n m -ben mi?
  dre -çıkabilirsin snoop.
  snoop -mnskyim yaa...
  
  işte bu snoop ve eminem arasındaki ilk anlaşmazlık olmuştur ve hep bu şekilde gitmiştir. aslında bu anlaşmazlık biraz da onun işine yaramıştır, bu sayede dr. dre, snoop'un çok fazla g.tünün kalktığını düşünerekten ona da haddini bildirmek için, eminem çocuğunun üstüne düşündüğünden daha fazla düşmüştür ve onu hemen ortam da tanıştırmış, yanında dolaştırıp ahaliyle "bakın bu benden" tribi vermiş, eminem de geçmişten detriot'te siyahların arasında geçirdiği geçmişi dolayısıyla kendi beyaz oluşu ile dalga geçenlere neler denebileceğini ve ortamlar da nasıl konuşulacağını bilen bir insan olarak hemen ortama kendisini benimsetmiştir. sonrasında bir günlerde bu albümün isminin konulması vakti gelince, burada da dr. dre babalığını konuşturmuş ve ilk otoritesini eminem'e koymuştur:
  dre -bak koçum, şimdi senin nick m n m ya,
  m n m -evet efendim.
  dre -şimdi bu olmaz öyle müzik piyasasında.
  m n m -neden efendim, sorun ne ki?
  dre -şimdi bak güzelim, sen inşallah gün gelir de müzik piyasasına bombalar gibi düşersen, olur da mtv lere felan çıkarsan o zaman heralde biz de m n m çikolata firmasıyla mahkemelik olmak ve götümüzün teriyle kazandığımız yeşilleri kaybetmek istemeyiz, değil mi?
  m n m -hadi ya, cidden öyle bir marka mı var? markalarla aynı isimleri kullanmak mahkemelik mi? hey dostum kurtar beni bu dertten, bir daha o mahkemelere girmek istmiyorum dostum.
  dre -hmmm, o zaman sana biz bir isim bulalım, hay allah, senin asıl ismin neydi?
  m n m -marshall bruce mathers, efendim.
  dre -tamam o zaman son, sana bundan sonra eminem diyelim, hem em en em'e de yakın, ne dersin?
  m n m -aaa çok iyi ya, ben sevdim bu işi ya, ok dostum o zaman, anlaştık, bundan sonra benim adım eminem olsun.
  
  işte bu da eminemin isminin nasıl olduğuydu. peki sonra ne oldu????
  - eminem ilk albümüne slim shady ep ismini koydu.
  - üstüne ilk defa dr. dre nin arkadaşı olmayan biri ile yaptığı düet ve hatta çektiği klip olan guilty conscience şarkısını da içinde barındıran slim shady lp yi çıkardı. bu onun ilk lp si oldu.
  - mtv ye klip verdi.
  - marshall mathers lp yi çıakrdı ve mtv de 3 klibini oynattı.
  - bu sırada tonlarca kez ahlaki değerleri ihlal yüzünden mahkemelik oldu. fakat bunlardan en ağır olanı annesinin ve eski karısının açtığı davalardı tabi ki de.
  - eminem show ve encore albümlerini çıkardı ve 2 de best of yaptı.
  bu arada, dr. dre ile aralarında adına "untitled detroit project" dedikleri, biraz geçmişini anlatan biraz da fantezi olan bir film çekmek istediler, sonra da zaten bunun adı kondu: 8 mile.
  
  sonra ne mi oldu?
  bir çok mtv müzik odülü ve grammy ödülü alarak bir çok insanı bu itibarı yüksek ödüllerden soğuttu; fakat eminem ise bunlara karşılık olarak bir de akademi ödülü alarak ve ödülünü almaya gitmeyerek cevap verdi.
  dinlenmeyen halk tarafından kufurbaz, homo, kadin dusmani yakıştırmalarını aldı.
  dinleyen halk tarafından ise kelime zengini, azimli, muhalefet, hakli savasimci yakıştırmalarını aldı.
  
  zira 8 mile filminde de ikinci yardımcı yönetmen olarak abd nin ünlü muhalefeti micheal moore'un sahneye çıkması biraz bu muhalefet yönünü destekler niteliktedir.
  
  artık kendine ait bir sürü ödül,
  kendine ait bir müzik firması,
  kendine ait oscar ödüllü bir filmi,
  abd nin %90 ını anne de bırakan vekalet davalardından vekaletli olarak kazandığı kızı, -onu da nasıl kazanmıştır artık bilinmez-
  ve bir kamu oyuna sahiptir.
  
  işte bu eminem, kim ne derse desin, benim için bile yıllar önce ona hasta olup şu an iplemediğim bir insan olarak varsaysam da,
  her ne kadar kapitalizme muhalefet rap camiasını yine kapitalizme -mtv, grammy- doğru sürükleyen ve pop rap stilini çıkaran bir insan da olsa,
  o insana yaptıklarına değil, yaşantısına değil ama başladığı yerden yükseldiği yere ve azmine saygı duyulmalıdır.
  
  kaynak: tamamiyle kıçım.