covid-19

• dünya'nın en kral sosyologu gelse de;
  
  antifa, vegan, feminist, lgbt, azınlık milliyetçisi grupların neden bu virüs önlemlerine ve biontech'e tapındığını keşke bir açıklasa...
  
  1980'li yılların sonu ile beraber, sol rüzgarlar (nedeni tam olarak bilinmiyor) kapitalist sermaye tarafından desteklenmeye başlandı. inekler küremizi ısıtıyor, buzullar eriyor virüsler çıkacak, herkes maske takmalı, hiç bir şeye sahip olmayacaksınız ama çok mutlu olacaksınız, how dare you! gibi kapitalist akımlar, söylemler de günümüzde bir şekilde ''sol''dan destek buluyor.
  
  sol, liberal sol oldu. belki de küresel sistemin evcilleştirilmiş bir sola ihtiyacı da vardı. alakalı alakasız her konuda ortaya çıkan bu liberal sola bir şekilde alıştırıldık ama virüs konusunda da kapitalizmin safında yer alacaklarını pek tahmin etmiyorduk.
  
  biliyorsunuz ki bunlar babadan oğula nesil.
  
  t24, birgün, habersol, türk tabipler birliği ve benzerleri kurum olarak...
  
  şebnem korur fincancı, ahmet saltık, nevşin mengü, mehmet ceyhan, esin davutoğlu şenol, bengi başer, serap şimşek yavuz ve benzerleri kişi olarak...
  
  aslında aynı ağızla konuşuyor.
  
  örneğin ben nevşin mengü'nün yurtdışında biontech aşısı olduğunu ama hes koduna işletemediğini bu sebepten dolayı türkiye'de tekrar biontech olduğunu biliyorum. neden? çünkü bu büyük! olay boy boy basında yer alıyor.
  
  bu kişiler kurulu robot gibi;
  
  avustralya halk sağlığına önem veriyor. kapanmaları doğrudur.
  inaktif aşılar işe yaramaz. mrna covid'i durduracaktır.
  rusya'nın, çin'in, türkiye'nin geliştirdiği aşıları kabul etmiyoruz.
  pik geliyor kapanmalıyız.
  avm girişinde lütfen hes kodumuzu gösterelim.
  
  şeklinde konuşuyorlar.
  
  öyle bir hale gelmişler ki, belki de sırf aşılama oranı artsın diye süs niyetine çıkartılan turkovac aşısı en büyük düşmanları... sputnik kelimesini ağzına almıyorlar. varsa yoksa batı avrupa'nın onayladığı aşıları ve önlemleri ölümüne savunuyorlar. öyle bir haldeler ki dsö'nün acil kullanım onayı verdiği sinovac aşısı dahi bu kişiler için yok hükmünde.
  
  hani sanki koskoca türkiye'de belki de göstermelik olarak turkovac aşısı olacak olan %0.1'lik dilim memleket meselesi de bu aşı geçersiz diyorlar. utanmasalar ''deney sıvısı'' bile diyecekler de bu deyim aşı karşıtlarına ait olduğu için kullanamıyorlar.
  
  ama o kadar seçici geçirgen davranıyorlar ki; örnek olarak isviçre'nin ve isveç'in mart 2020'den günümüze neredeyse hiç zorunlu kapanma uygulamasına gitmediğinden bahsetmezler. tutarlar avustralya'yı örnek gösterirler.
  
  brezilya ve jair bolsonaro ha keza dünya'da dahi yer almayan iki kavramdır bu gruba göre... sırf virüs önlemlerini uygulamadı diye donald trump en büyük düşmanlarıdır. donald trump sokağa çıkma yasağı uygulasaydı ''taraftarız biz çekeriz cefa! sarı kafa bizi bırakma!'' diye bağıracaklarını düşünüyorum.
  
  ne olursa olsun kapanma.
  ne olursa olsun biontech.
  
  belki de gerçekten akrabalarını, dostlarını düşünüp bu şekilde davranıyorlar belki de emirle çalışmıyorlar ama öylesine art niyetli öylesine tek düze davranıyorlar ki bu kadarı tesadüf olamaz.
  
  tamam komplocu olmayalım tamam senaryo yazmayalım ama bu kişi ve kurumlar ısrarla ısrarla ısrarla bir merkezden yönetildiklerini belli ediyorlar.
  
  ben şahsen kapitalizmin virüsten çıkarı nedir bilmiyorum.
  bu kişi ve grupların neden ısrarla kapanma ve biontech istediğini de bilmiyorum.
  tek bildiğim ortada komplo varsa teorisine gerek olmadığıdır.
  
  çin'de 2.9 milyar doz (milyon değil milyar) sinovac veya sinopharm aşısı vurulmuş. bizim liberal sol tayfaya göre bu aşılar geçersiz. artık bu kadar deliliği, saçmalığı ben kabul edemiyorum ve arkasında art niyet arıyorum.
  
  (bkz: hocam greta ağlıyor çıkabilir miyiz)