7 entry daha
  • yaklaşık 1 aydır uyguladığım beslenme şekli. yukarıdaki suserler konuyla ilgili gayet doyurucu bilgiler verdikleri için, ben direkt kendi deneyimlerimi yazmak istedim. süreç esnasında yaptıklarımın herkes için uygun ya da doğru olmayacağını şimdiden hatırlatmakta fayda var.

    karar verme: yaklaşık 4 aydır haftada 3 gün spor salonuna gidiyordum. vücudumun yavaş yavaş şekillenmesine karşın, bu süre zarfında 3 kg verebilmiştim. ayrıca spor salonundan çıktıktan sonra aşırı iştah artışı ve tatlı yeme isteği ortaya çıkıyordu. kardiyo yaparken, eve gidince yiyeceğim fıstıklı tahin helvasının ya da dondurmanın hayalini kuruyordum hatta. gece atıştırmaları da cabası... ketojenik beslenmeden uzun bir süredir haberdardım. eric berg, stan ekberg gibi bütüncül hekimlerin youtube videolarını takip ediyordum. ancak bu tür bir beslenme şekline geçiş yapabileceğime pek ihtimal vermiyordum. derken "keto kafası" adlı türkçe kanala rastladım. ilk videodan başlayarak hemen hemen tüm videoları izledim. "keto kafası" karar vermem konusunda beni cesaretlendiren ve motive eden kanal oldu diyebilirim. meggy' nin dediği gibi, "sen bir yola çık bakalım, kervan nasıl olsa yolda düzülür" diye düşündüm. kurban bayramı tatilinde şeker ve karbonhidratı hayatımdan çıkarttım.

    ketosis' e geçiş: herhangi bir test yapmadığımı baştan söyleyeyim. bayram tatilinde memleketime gittim. lazy keto kıvamında bir başlangıç yaptım. geç sabah kahvaltısı ve akşam yemeği olacak şekilde iki öğün beslendim. atıştırmalık olarak canımın çektiği kadar kabak çekirdeği ve tahin yedim. kaç kalori aldığıma pek dikkat etmedim. gün içinde de min. 1 saat yüzdüm. dikkat ettiğim tek şey, bol karbonhidrat içeren ekmek, boyoz, gevrek, süt, baklava, gibi gıdaları tüketmemek oldu. tatil dönüşünden sonraki hafta işyerinde çıkan öğle yemeğini yemek yerine evden yemek getirdim. hafta boyunca kuzu eti, tavuk eti, yumurta, zeytinyağlı sebze yemekleri ve bol miktarda salata ile ana öğünlerimi yaptım. atıştırmalık olarak ise, fıstık ezmesi, tahin, kabak çekirdeği, fındık, badem gibi yağ oranı yüksek karbonhidrat oranı düşük gıdalardan tükettim. bir sonraki hafta ise öğle yemeğini de çıkardım ve sadece akşam yemeği ve akşam atıştırmalarıyla yola devam ettim.

    2 haftalık ketosis deneyimi:
    iştahım ciddi oranda azaldı. gün içinde kendimi pek aç hissetmemeye başladım. eski bir sigara tiryakisi olarak daha önceden hissetiğim şeyin aslında açlık değil şeker yoksunluğu olduğunu idrak etmeye başladım. işyerindeki arkadaşlarım da aç hissetmeme durumumu en az benim kadar garipsediler. spor yaptığım günlerde orucumu saat 21:00 gibi açıyorum. öğün örneği vereyim.

    çift peynirli tavuklu omlet:
    - 3 yumurtayı 2 çorba kaşığı hindistan cevizi unuyla çırpıp tavada omlet gibi pişmeye bırakıyorum,
    - üzerine 150 gram pişmiş tavuk göğüs eti,
    - 50g eski kaşar peyniri,
    - 50g ezine peyniri,
    - dereotu maydanoz ve çörekotu ile süslüyorum.
    salata:
    - 150g kırmızı lahana,
    - 150g marul,
    - ince kıyılmış yarım soğan,
    - 1 adet ince kıyılmış acı biber,
    - 2 ince kıyılmış yeşil biber,
    - bir limonun suyu, tuz ve bol bol zeytinyağı,
    - maydanoz, dereotu gibi yeşillikler...

    kabaca 1500kcal tutuyor yukarıdaki öğün. yağ makrosunu tamamlamak için de fındık, ceviz, badem gibi sağlıklı atıştırmalık yemem gerekiyor. ben atıştırmalıklarımı yemekten sonra dizi izlerken ya da internette birşeyler okurken tüketiyorum. birazını da gece uyanırsam yemek için saklıyorum... gece atıştırmak gibi kötü bir huyum da var çünkü...

    tek öğünle geçen ilk hafta sonumda 2 günlük yelken eğitimine katıldım. 2 gece teknede yattım. 2 gün boyunca yemek yemeden iskotalar ve vinçlerle uğraştım, teknenin güvertesinde dört döndüm durdum. ilk eğitim gününün akşamı tekne ekibi pizza yemeye karar verdi. gittikleri pizzacının menüsünde sadece pizza vardı. salata bile yoktu. bu nedenle ben de migros' dan salata ve hindi konservesi aldım. gece yarısı tekneye dönünceye kadar da yemek yeme fırsatım olmadı. toplamda 26 saat bir şey yememiş ve akşam 13000 adım atmış olmama karşın ne kendimi güçsüz hissettim, ne de açlık... yanımda getirdiğim fındıklarla beraber kabaca 2200 kcal aldım ve tıka basa doymuş şekilde deliksiz uyudum o gece.

    geçtiğimiz hafta içini de aynı şekilde tek öğün ve sonrasındaki atıştırmalarla zorlanmadan geçirdim. evde tatlı krizimin tutmasına önlem almak amacıyla eritritol bulunduruyor olmama karşın şimdiye kadar paketi açıp kullanmaya ihtiyaç duymadım.

    1 aylık sonuçlar:
    hayvan gibi yemek yememe karşın, 5 kg verdim. muhtemelen verdiğim kiloların büyük kısmını, karbonhidrat tüketmekten kaynaklanan ödemin gitmesine borçluyum. bundan sonraki kilo verme sürecinin yavaşlayacağını tahmin ediyorum.
    ağırlık antrenmanı performansım tek öğüne geçtikten sonraki ilk iki antrenmanda düşer gibi oldu. sonraki antrenmanlarda ise toparlamaya başladım. performansımdan memnun kalmazsam antrenman öncesine küçük ve protein yoğunluklu bir öğün koyabilirim.

    toparlamak gerekirse yeni beslenme düzenimden şimdilik bir şikayetim yok. hatta gayet iyi gidiyor diyebilirim. uzun vadede bedenime ve ruhuma daha iyi geleceğini düşünüyorum.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap