15 entry daha
  • adım samuel. 40 yaşım.

    5 sene önce filan ilk kez verdiğim parayı düşünmeden bi akustik gitar alabildim. yani gitarım amplim pedallarım vardı tabii de, sıra ona ancak gelmişti. 2006'da fender strat almıştım, amerikan. 1800 dolar idi, dolar 1,3 civarı idi. 2500tl yani. şimdi o para 50b civarı, 20 katı.

    sektörün kaymak tabasında çalışan, dangalak olduğunun farkında olmayan üstlerim var. hani bi karikatür var ya, "hayat sıkıcı değil senin paran yok" diyen. işte bu hayatsız puştların parası olmasına rağmen hayatı sıkıcı.

    ne zaman bi enstrüman daha alsam, bir mikrofon bir pedal bir ses kartı, amk çocukları, o parayla gidecekleri tatili, döndüklerinde anlatıp kendilerini kültürlü göstermek üzere adını ezberleyecekleri sokakları yapıları, kanalizasyona göndermek üzere yiyip içeceklerini düşünürler. bu düşünceyle "oovvvvvvvv bu kodor poro vörülür mü yooo.. ööö moodöm sövüyosun sön bu üşü artık bü poroyo çövürmöyö boşlo yooooooo" derler.. en anlayışlı olanı da "e salaksan yapacak bir şey yok tabii" alt metni ile "seni mutlu ediyosa al tabii" der.

    adam benimle her konuştuğunda, hayatını siktiğim soysuz şerefsiz orospu çocuğu, "kaç tane gitarın oldu" diyor, "kaçar lira" diyor, hesap yapıyor. adamın çapı bu. sonra bişeyler geveliyosun, dinleyemiyor, anlayamıyor, dikkati bitiyor, ilişki kuramıyor, "eee bize ne zaman çalacaksın" diyor. sana niye çalayım ulan? hayvana çalarım sana çalmam.

    ortadoğulu böyledir. parasıyla yer içer gezer. satın alır. üretmez. ben bunu niye yapamıyorum ben de yapayım demez. bu gezilip görülecek yerler benim ülkemde niye yok, yıkılmayan bina niye yapamıyorum demez.

    dil öğrenmez. cem yılmaz'ın "pasaport polisine heyecanlanmayın" dediğini bu sikik puştlar yanlış anlar, maymun gibi ıh ıh diye göstererek satın alır gelirler.

    bu ülke bunların elinde. böyle insanlar olduğu için bu satışlar aslında eskiden de azdı. eskiden bavul ticareti ile amerika'dan getirttiğimizde %60'ına denk geldiği oldurdu, o kadar kârlıydı. şimdi çoğu zaman kafa kafaya denk geliyor, artık gelen arkadaşıma rica da edemiyorum, getirirken taşırken çektiği çileye değmiyor. ancak burada hiç olmayan bir şey olacak. ancak öyle..

    burası bir ortadoğu ülkesi. insanların hobileri yok. bir enstrüman çalmayı öğrenmeye heves edemezler. edene sikik dünya görüşleriyle küçümseyerek bakmaya çalışırlar. burada müziği ekmek parası için yapanlar düşük maaşlarla çalışmak zorunda kalır. çalışma saatleri devlet tarafından düzenlenir. uğraşıp didinip para biriktirip arayıp tarayıp buldukları enstrümanları satmak zorunda kalırlar..

    müziğin batılısını yapan burada hep aç kalır. dinlemenin kolay olmadığı, insanın kulağını eğitmesi gereken müzikleri çalanlar aç kalır. omurgasından bir kaç kemik çekilmiş gibi kapı gıcırtısına oynanacak müzikleri yapanlar, tavernacılar pavyoncular hiç aç kalmaz.
152 entry daha
hesabın var mı? giriş yap