sansürsüz

• az önce, orada profesör sıfatıyla bulunan en az 60 yaşındaki bir adam şöyle dedi: "sizin dna hakkında söylediklerinizi biz unuttuk." bu cümlede "unuttuk" kelimesini vurgularak ve övünülecek bir şeymiş gibi söyledi. öbür adam da huxley ve gould isimlerinden, meyve sineği deneylerinden falan ilk defa duyduğu aşikar bir biçimde bahsediyordu.
  
  hacı hoca takımını "bilim adamı" sıfatıyla oraya getirmek yiğit bulut'un en sevdiği şey. deminden beri somut hiçbir deneyden meneyden bahsetmeden kendi görüşlerini "şöyledir, böyledir" şeklinde yutturmaya çalışıyorlar ama her laflarına karşılık en az 3-5 deney raporuyla karşılaşıyorlar. en sonunda da "yaağ, bırag gardeşim sen" deyip konuyu kapatmaya çalışıyorlar. benim gibi konu hakkında sokaktaki adamdan azıcık fazla bilgi birikimine sahip birinin bile bildiği bazı konularda bön bön bakıyorlar anlamadan. bu adamlar bilim adamı kimliğiyle bu ülkeden maaş alıyorsa her türlü vergi kaçakçılığını meşru görüyorum.