30 yaş bunalımı

• çok abartılmaması gereken bunalımdır. yaşamadan ahkam kesmek yanlış ama şu da bilinen bir gerçek ki insan vücudunun en sağlam ve verimli olduğu yaşlar aslında 30-40 yaşlar arası. vücut asıl 40'tan sonra daha belirgin bir biçimde düşüşe geçiyor. tabii günümüzde bu bunalımı tetikleyen birkaç etken var. bunlardan birisi insanların gençliklerinde vücutlarını "tepe tepe" kullanıp çabuk eskitmeleri, batılılara bir bakın, ne demeye çalıştığımı göreceksiniz. ikincisiyse çoğu insanın bir baltaya sap olamadan bu yaşa kadar gelmesi. evlenmemiş olması, evlense de evlendiği kişinin tv'deki sinemadaki mükemmel(?!) tiplerden olmaması. bu da psikolojik bir etken. artı, herkes tutuyor 25 yaşında köşe olmuş milyonda bir görülen biriyle kıyaslıyor kendisini. yine o tv'de sinemada izlediği "mükemmel"(?!?!?!) tiplerle. sonra vay anam ben niye böyle loser oldum, bu yaşa kadar niye bir halt olamadım. arkadaşım! senin anormal bir yanın yok, normal bir insansın işte. biraz kilo almışsan o kadardır yani. hatta şu yazdıklarımı okuyorsan internete bile girmeye vaktin olduğuna göre halin vaktin de yerinde sayılır. en azından aç değilsin açıkta değilsin. (bunu siyasi noktalara çekmeyiniz, genel anlamda söylüyorum) emin ol büyük iskenderden daha kral bir hayat yaşıyorsun. gerçi kölelerin hizmetçilerin yok ama genç yaşta hastalanıp ölme ihtimalin epey daha az tıp sayesinde. yattığın yatak daha yumuşak, vs. konuyu dağıttım. titreyip kendine gel ey dost, canavar gibisin maşallah, kalk hareketlen, dışarı çık falan ne bileyim, her şeyi ben mi söyleyeceğim!
  
  (hayır hayır, "imza: pollyanna!" falan değil, bunlar hakikat.)
  
  p.s. bir de 30 kelimesi biraz falsolu. "hepimiz birer otuz!" gibi bir anlam çağrıştırıyor herhalde, onun da bir etkisi olabilir mi acaba?!