75 entry daha
  • filmi yeni izledim. hakkında burada ve daha bir kaç yerde yazılan şeyleri okudum. bu film bir tek beni mi bu kadar gerdi, ben mi bir şeyleri yanlış anladım. ne?

    spoiler mpoiler diye uyarmıyorum, istemeyen okumasın.

    ben de bu filmi başlangıçta "nerd cennetinde bir gezinti" diye düşünmüştüm. ama film adı gibi, bana bir tane "ahmak yumruğu" geçirdi. öyle böyle değil. tamam, animevari minik kızlar, dev robotlar, keiserreich (nazi değil) askerleri, steampunk, samuraylar falan. eyvallah. ama filmin konusu bu değil ki. travmatize olmuş bir kızcağız, kim bilir nelere maruz kalırken, kim bilir hangi acıları çekerken bunları fantazlıyor. hani esaretin bedeli'nde diyordu ya eleman, o anda tek yapabileceğin şey zihninde başka bir yere gitmektir. bu filmde sizce cinsellikten (ensest, tecavüz, taciz, pedofili?) özenle neden bu kadar kaçınmışlar? böyle kıyı kıyı gitmişler de, bir dansı bile bizim teneşir paklayasıcalardan esirgemişler? cevabı satranç olan bir bilmecede kesinlikle geçmeyen kelime nedir? diye sorar borges.

    film, biz fantezi çocuklarına şeker diye bütün o unsurları vadedip tabiri caizse bizi inşaata götürüyor. sonra bize açıp gerçeği gösterince, işte o "ahmak yumruğu" tam yüzümüzde patlıyor. büyük çoğunluk gördüğüm kadarıyla filmin zahirine odaklanmış; kimi nerdsel elementlere odaklanıp salyalanmış, kimi genç testosteron fıçıları veya ihtiyar zamparalar (horoz şekeri punç diye zırvalayan cahil köşe yazarları) kızlara odaklanıp zevke gelmiş. kimi geçkince bünyeler veya realist züppeler de bu nasıl bir çocuk oyunu, ne bu kargaşa diyip de filmi beğenmemiş.

    işte bu yumruğu bir sürü kişi üstüne alınmamış, onların adına hepsini ben yedim.

    yediğim içtiğim benim olsun, gördüklerimi siz de gördünüz zaten. başkaca anlatacak bir şey yok. şimdi dağılın.
226 entry daha
hesabın var mı? giriş yap