9 entry daha
  • türkiye'nin geri kalanından olup da başka etnik kökenlerden geldiğini kabul etmeyen diğerleri kadar tezinde haklı olan trabzonludur. istanbul'un yunanca'da "şehire doğru", "şehirde" anlamına geldiğini, anatolia'nın yunanca'da doğu anlamına geldiğini, ankara'nın frigce'de gemi çıpası anlamına geldiğini, kayseri'nin sezar'ın şehri anlamına geldiğini bilmeyenlerin trabzon'un rumca kökenini argümanlarına destek olarak sunmaları pek bir ilginç. valla bildiğim kadarıyla son yıllarda gen teknolojisi kimin nerden geldiğini ortaya çıkaramak açısından önemli imkanlar sunmakta. ve bu imkanlardan fayadalanılarak yapılan araştırmalarda, en gevşek tanımda bile, (yine genetik olarak) bu ülkede yaşayanların yarısından fazlasının türk kökenli olmadığı sonucuna varılmış. misal burdur hacılar'da yamuluyor olabilirim on bin sene öncesine dair mezarı açıyorlar, bakıyorlar bu mezarlardakiler çevre köylülerle akraba çıkıyor. köylüye diyorlar durum bu ne diyorsun diye, garibim yok öyle şey, biz gavur değiliz diyebiliyor ancak. bütün bunları göz ardı edip de bu durumu sadece trabzon'a has olarak ele almak ya cahilliğin, ya da şovenistliğin eseridir. kısacası toparlamak gerekirse, yeterince derine gidilirse, rum olduğunu kabul etmeyen trabzonlu'ya kitlenenlerin ortalama bir trabzonlu'dan daha az türk çıkmaları hiç de yabana atılacak bir ihtimal değildir.

    edit: bu arada bilgi olması açısından fener kelimesi de yine rumca ışık kelimesinden gelmektedir.
69 entry daha
hesabın var mı? giriş yap