8 entry daha
  • -evet sevgili seyirciler, bir köyümüz köylümüz programında daha sizlerle beraberiz. bugün size şanlıurfa merkez'e bağlı karakuru köyünden sesleniyoruz. isterseniz hemen konuklarımıza ve bizi evinde ağırlayan mehmet bey'e dönelim ve haklarında biraz bilgi alalım. (kamera sağa kayar, bağdaş kurmuş tesbih çekmekte olan mehmet efendi görüntüdedir)... selamınaleyküm mehmet emmi. nasılsın iyi misin?
    --iyi diyek iyi olak gurban. hoşgelmişin. siz de hoşgelmişiniz arkadaşlar
    (güruh)-hoşbulduk.
    -evet mehmet emmi, söyle bakalım kimsin nesin?
    --rahmi bey gardaşım, ben buraların memet emmisiyim. bu köyde doğdum doğalı duruyom işte goca çınar gibi. aha bak mesela bizim komşu mustafa dayı var, adam prostattan gittin geçen ay. eski imam vardı himmat emmi, o da sara oldu öldü. bakkal hamdi efendi'nin abisi murtaza vardı, onu da geçen hafta toprağa verdik..
    -öhö öhö. mehmet emmi, anlaşılan epeyce insan kaybetmişsiniz, başınız sağolsun. evet sevgili seyirciler, şimdi de kahraman maraş sütçü imam üniversitesi ziraat fakültesi tarla bitkileri bölümü öğretim elemanlarından profesör doktor şemsi mehmet kılıçarslan'ı tanıyalım... efendim siz de hoşgeldiniz.
    ---hoşbulduk rahmi bey.
    -efendim, çalışmalarınız için aldığınız ödüllerden de anladığım kadarıyla, yeni bir fikir silsilesi ile tüm dünya tarım teknolojilerini alt üst etmişsiniz.
    ---evet rahmi bey. genç asistan arkadaşlarımızla birlikte son 7 yıldır geceli gündüzlü çalışarak keşfettiğimiz yöntemler, dünya tarım otoriteleri tarafından büyük bir ilgi ile izlendi ve sonuçlarımız her üniversitede ve tarım bakanlıklarında referans olarak değerlendirmeye alındı.
    -efendim, çalışmalarınızın tam olarak ne olduğunu, uygun bir dille seyircilerimize de anlatabilir misiniz?
    ---biz çalışmamızda gerçekleştirdiğimiz işleme tarla overclocking diyoruz. yani, tarlayı, nomal verim değerlerinin üzerinde bir değere ulaştırıyoruz. bu işi yaparken de oldukça karmaşık yöntemler kullanıyoruz.
    -ne gibi sistemler kullanıyorsunuz mesela?
    ---azotize sentetik katkı maddelerini laminer tüplerle, ki bu tüpler de uzun dönem çözülümlü karbonhidrat tüplerdir, kaplayarak, tarlanın 280 ila 300 santimetre altına gömme yöntemini uyguluyoruz. daha sonra, bol miktarda organik kökenli su ve fosfat eklediğimiz karışımı tarla üzerine yağmurlama sistemi ile yayıyoruz. en on olarak da, çeşitli bakteriler ile parçaladığımız organik besin artıklarını tarla üzerine yayıyoruz. daha sonra da aradan geçen 3 ay içinde verim iki katına çıkıyor.
    -evet efendim, anladığım kadarıyla bu bir devrim.
    ---evet efendim, devrim bu. bu; türkiye cumhuriyeti'nin bir başarısıdır, varlığımız ve buluşlarımız türk gençliğine armağan olsun.
    -öhöm... mehmet emmi, sen ne diyosun bu işe?
    --şimdii, benim annadığım gadarıynan, bu tohtur beyler, tarlanın üstüne bişeyler döküp verimi arttırıyolar öyle mi?
    -evet memet emmi.
    --iyi de rahmi gardaşım, şimdi bu yönteme hiç gerek yoh. gerek olmayışının sebebi de bu yöntemi bizim yüzyıllardır zaten kullanıyor oluşumuz.
    (tüm güruh şaşıraak)-hö? hı? nasıl yani?
    --gayet aşıh gardaşım. şimdi tarlaya neler serptiniz? azot, karbonhidrat, organik su, fosfat, bakterilerle parçalanmış organik besin artıkları.
    (prof)---e evet??
    --bunları zaten biz bin yıldır atıyoruz tarlaya gardaşım. hem de cebimizden bir kuruş çıhmadan. bu anlattıklarını bir araya getirdiğinde ne oluyo bil bahalım?
    ---????
    --bildiğin mal pohu işte. poh poh, bildiğin poh(bok).
    ---o la la... nasıl düşünemedik biz.
    -evet sevgili seyirciler bir reklam arası giriyoruz.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap