10 entry daha
  • oyuncu secimlerini yapanin (lucy bevan) elini opmek farz. bu net. oyuncularin izleyiciyi dakikasinda tesiri altina alacagini saniyorum (ecnebilerin grab by the balls dedikleri; ayrica, kahrolsun ataerkil kafa). konu da bu denli guncel olunca, ki izleyici profili ziyâde ihtimâlle ilgi ve alâka duyanlardan olusacagindan, masal gibi akacaktir film. buraya kadari sinematografiye dairdi.

    ikinci ve daha on planda olmasi beklenen yansa siyâsî yan. sâyet, hakki verilerek bir urun ortaya konmaya calisiliyorsa (yazar burda yonetmen bill condon'a sesleniyor) ne âlâ. tam da bu noktada ama, yayinlanan behind the scenes vidyosunda, yonetmenin, "bu bir belgesel degil," deyisi var. killandirmiyor desem yalan. sonralikla, oscar odulu zikredilmis evvelce. siyasadan sapmadan; oscar'lari veren akademinin son derece pro-amerikan, devletci, ve hatta bu ugurda fasizan egilimde olmadigini bilmeyen kaldi mi? yo, yo, cok geriye, hiiic gerilere gitmeyin: argo oscar aldi la; hem de 3 tane! bastaki dedigime geri donecek olursam, hakki verilerek yapilacaksa the fifth estate, oscar'i unutsun. (music editing, video mixing gibi anti kuntin kategorileri saymadigimi soylemeye, bilmem gerek var mi...) akademi uzerini kara, kalinca, gorunmez bir seritle yavaaaasca, hic aceleye getirmeden cizer.

    gorecegiz. su kadronun oduller hayâlleriyle ise sarilmadiklarini dusunmek istiyorum. kendi yerlerini ve degerlerini simdiye kadar bilmislerdir herhâlde. umurlariysa, en icten umarim ki oscar'larini da, golden globe'larini da alsinlar. ozlu bir yapit cikarsinlar da ortaya, varayim ben got olayim, nedir, cok fena râziyim!
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap