8 entry daha
  • büyüdüğüm mahallede korkunç yüksek bir uçurum vardı. altımıza leğenler alıp, korku ve heyecan içinde bir maceraya başlar, o uçurumdan aşağı kendimizi bırakırdık. çığlıklarımız uçurumdan mahalleye yankılanır, meraklı anneler çığlık çığlığa isimlerimizi haykırıp bizi evlerimize çağırırlardı. geçenlerde mahalleye gittim, ilk iş uçurumu ziyeret ettim. ne tuhaf, nerdeyse bir tümsek bu! çocukken bize mi uçurum gibi geliyordu?

    annem kapıyı açtı. o da ne? beni en zevkli oyunlardan alıkoymaya muktedir o kocaman kadın bu kadar minyon muydu? ne zaman bu kadar küçülmüştü? ve ben çocukken 2-3 saatte aldığım onca yolu nasıl oluyor da artık 45 dakikada alabiliyordum? dünya mı küçülüyordu, yoksa ben mi büyüyor ve güliver'i aslında ilk kez okuyordum? bu satırları yazdıkça niye küçülüyorum, parmaklarım niye gitgide daha zor erişiyor tuşlara? aaahhhhh
240 entry daha
hesabın var mı? giriş yap