29 entry daha
  • araştırmacı tarihçi.

    söyledikleri doğru yanlış yargısına girmeden bir algıdan bahsetmek istiyorum.

    batı merkezli tarihçilik sömürgeciliğe dayanak olarak, batı çıkarlarına göre yontulur. bu bilinen bir gerçek. kültür yaratmış uygarlıklar ön kabullerle hiçbir dayanağı olmayan ve bugün artık bilimsel çevrelerde yavaş yavaş vazgeçilmesi dillendirilen hint-avrupa dil ailesi diye bir icada bağlanır. filoloji biliminin temelleri dinamitlenir bazen bunun yapılabilmesi için.

    örneğin sümerce'de üç yüz kelimenin türkçe olması önemli değildir, kanıt değildir. ama x uygarlıkta tek bir kelime hint-avrupa dil ailesine mensup olsun, anında hint-avrupa kavmi kabul edilir o toplum.

    bugün avrupa'nın etrüsk uygarlığını anlayamamasının sebebi de bu ön kabullerdir. asya dillerini baştan reddeden avrupa elbette etrüsk yazı sistemini anlayamaz. çünkü uygar etrüskler greko-romen olmalıdır. bir şekilde oraya yamanmalıdır. bu sebepten çözemedikleri bir dilin bile asya bağlantılarını reddederler.

    dedik ya, uygarlık yaratan tüm geçmiş uygarlıklar greko-romen, hint-avrupa kaynaklı olmalıdır. geri kalan tüm kavimler barbardır, güruhtur ve medeni avrupalılar tarafından yönetilmelidir. bu yönetimin adı da manda ve sömürgeciliktir. yani avrupa medeniyet götürür o coğrafyalara, medeni olmayan ulusları medenileştirmek üzere... şimdi de demokrasi götürüyor ya, onun gibi işte.

    dolayısıyla bu batı tarihçiliğine öyle bir iman var ki başta bizim aydınlarda, adeta aksi bir tez ortaya koymak delilikle suçlanmak demek. artık bir dogma olmuş bu durum.

    genetik bilimi orta asya'dan göç yok desin, etrüsk dna'ları ile günümüz anadolu türklerinin dna'ları birebir örtüşsün, doğu anadolu'da binlerce yıllık kaya tamgaları olsun önemli değil. avrupalı, barbar türkler at üzerinde 1071'de ilk kez anadolu'ya girdiler dediyse o tanrı kelamıdır ve sorgulanamaz. bu at üstündeki barbarlar, kadim anadolu yerleşik uygarlıklarını nasıl asimile etmiş hayret bir şey doğrusu.
28 entry daha
hesabın var mı? giriş yap