33 entry daha
  • mensubu olduğum meslektir.

    gelelim mesleğin ne olduğuna;
    mali müşavirlik sanıldığı gibi devlet ve vergi için işletmelerin hesabını kitabını tutulduğu meslek değildir. bu işi yapan meslek muhasebeciliktir. mali müşavirlik asılda işletmenin yönetimi için hesap kitap tutan yöneticinin alacağı kararlarda önünü görmesini sağlayacak alt yapı ve finansal destek unsurlarını sunan, işletmenin vergi ve finans faaliyetlerine ilişkin işlemleri yürüten ve işletmeye rehberlik eden meslektir.

    ne yazık ki ülkemizde meslek odasının kurulmasının çok gecikmiş olması, vekaletnamesi olan insanlara meslek mensubu olma imkanın tanınması ve geçmişte yeterli şekilde eğitilmemiş olmamaları mali müşavirlik mesleğini prestijsiz göstermiş meslek mensuplarına da işletme yönetimlerince katip muamelesi yapılmasına neden olmuştur. bunun yanında işletme sahiplerinin ciddiye almayıp saygı göstermediği meslek patron hataları sebebiyle boka battığında ilk suçlanan kişidir mali müşavir.

    kendi adıma konuşacak olursam, muhasebe ve denetim alanında yüksek lisans yaptım, hali hazırda doktorasını yapıyorum ve söyleyebileceğim şu ki bu mesleği bu ülkede layıkıyla yapan toplam meslek mensuplarının %5i ni geçmez. geri kalanların hepsi bağımlı (bir işletmenin elemanı olarak) ya da bağımsız (serbest dediğimiz mevzu bu) sadece muhasebecilik yapmakta, patronlara kafa tutacakları yerde patronların kölesi olmaktadır.

    özellikle son dönemde meslek mensubu olmanın zorlaştırıldığı (staj süresinin uzatılması, staja başlama sınavına çan eğrisi getirilmesi ve sınav sorularının aşırı derecede zorlaştırılması) dönem sonrasında yeni gelen meslek mensupları bir tık daha kaliteli ve daha elit kişilerden oluşmaktadır. ancak klasik türk eğitim sisteminin geleneği olarak ezberci zihniyet ile yine de mukayese yeteneği zayıf, algısı düşük kişiler meslek mensubu olabilmektedir.

    yeni çıkan türk ticaret kanunu ile birlikte mali müşavirlere bir kısım özel yetki ve imtiyazlar tanınmak istenmişse de bu husus parlamentoda törpülenmiştir. aynı zamanda gerek türmob gerekse de mali müşavir odalarının yönetimlerinin yeminli mali müşavirlerden oluşması, yeminli mali müşavirlerin ise "önce devlet, sonra işletme" anlayışları meslek mensuplarını ister istemez sadece vergi üzerine odaklanmasına sebep olmuş, işletmenin diğer maliyet, finansal ve yönetimsel mekanizmalarında yer alınmaması sebebini doğurmuştur.

    mesleğin gelişimi için herşeyden önce mali müşavirlerin kazançlarının devlet güvencesine alınması ve mali müşavirlik lisansının ömürlük değil de peryiodik sınavlar ile yenilenmesi gerekliliği mevcuttur. bu sayede kendi bilgilerini tazelemeyen, geliştirmeyen meslek mensupları piyasadan silinecek, kendisine ve mesleğine katkı sağlayan meslek mensupları da hakettikleri ücretler ile hayatlarını idame ettirmeye devam edeceklerdir.

    meslek ile ilgili bir başka sıkıntı ise devlet (özellikle gelir idaresi başkanlığı) tarafından mali müşavirlere yüklenen gereksiz iş ve işlemlerdir. örneğin mali müşavirin her yıl işletmenin doğalgaz fatura sözleşmesini, elektrik fatura sözleşmesini gelir idaresi başkanlığına bildirme yükümlülüğü vardır. buna başka bir örnek de işletmelerin her yıl tasdik ettirdiği defterlerin hazırlıklarının işlemi yapacak noter yerine mali müşavirlere yüklenmesidir. bunlar ve bunlar gibi bir çok angarya iş sebebiyle mali müşavirler vakitlerini sadece muhasebe iş ve işlemlerine yetiştirebiliyor işletmelerin geleceklerine yönelik karar vermek noktasında bilgi sağlayıcılık yapabilecekleri mali müşavirlik aşamasına geçemiyorlar.

    özetle; yurt dışında büyük saygınlığı ve geliri olan bu meslek ülkemizde gerekli saygınlığı ve kazançı sağlamamakta, bununla birlikte hep çok daha fazla çalışmayı gerektirmektedir. bu nedenle hiç birşey olamazsam muhasebeci olurum anlayışı yerleşmekte bu da rekabet ile birleşince gelir meblağlarını dibe çekmektedir.

    ben size mali müşavir olmayın demiyorum ama olacaksanız en çok diğerlerinden farklı olmaya çaba gösterin diyorum.
73 entry daha
hesabın var mı? giriş yap