7 entry daha
  • kendisinden kalan tek fragman stobaeus 1.4.7c kaynaklıdır, literatürde "l1" diye geçer, democritus fragmanlarının yanında yer alır. bu fragman derlemesinin editörü, akademik çalışmalarda bilinen kod adıyla taylor'dır.

    fragmanın yunancası: https://twitter.com/…kewl/status/514525385342472192
    türkçesi: https://twitter.com/…kewl/status/514525928332853249

    muhterem hiçbir şeyin boş yere olmadığını, aksine her şeyin akıl ve zorunluluk/kaçınılmazlık gereği olduğunu söylerken, bir tür determinizm işletiyor ama bu determinizm sondan değil, baştan bakıldığında sönen bir iç-mantığa sahiptir.

    şöyle ki, leucippus bu fragmanda atomlardaki rastgeleliğin kendi içinde yarattığı düzene işaret etmekle kalmıyor, aynı zamanda mevcut algı ve düşün dünyamızın biriktirdiği bilincin "düzen" olarak yorumlayabileceği genel/evrensel yapının (doğanın) aslında basit bir neden-sonuç silsilesi içerdiğini kabul ediyor. buna göre "evrendeki düzen", "düzendeki neden-sonuç ilişkisi", "olabilecek/kurgulanabilecek en iyi dünya" gibi çıkarımlar sondan, son halin gerektirdiği bakış mantığına göre, oldukça tutarlıdır. oysa son hal ona dönük epistemolojik birikimi de içerir ve bir nevi ona meyleder:

    evinize geldim ve masanın üstünde ne var ne yoksa, hepsini yere attım, diyelim. siz yerdeki dağınık görüntüye uzun süre bakarsanız, dağılmış cisimler arasında bir bağ ve bu son manzarada tümel bir düzen olduğuna inanabilirsiniz. kaos fikri huzur kaçırır, anarşik, gominisçe bir şey bu. kurulu düzenim bozulmasın, hükümet yıkılmasın, babamız hep başımızda kalsın demenin başka türlüsüdür. dolayısıyla dağınıklığın kendi düzen fikrine ikna edebilmesi pek zor bir şey değildir, dağınıklıktaki sürece bağlı dağılma evreleri, insanlığın çoğunda da huzur telaşı olduğu sürece yerleşik dağınıklığın daha fazla dağılamayacağına ya da dağılmaması gerektiğine duyulan inanç algıları köreltmeyi sürdürecektir.

    demem o ki, leucippus'un her şeyin dayandığını söylediği akıl ve zorunluluk aslında son halin algısal ilüzyonundan başka bir şey değildir. leucippus, öğrencisi democritus gibi, bunu bilmeyecek adam değildi. muhtemelen mevcut yapının ve algısal dayatmalarını sorguya çekmek konusunda yetersiz kalan zihinleri ürkütmemek için muhakemesini burada kesmişti ya da muhakemesinin devamı günümüze ulaşmamıştı, tahminim o ki, ulaşsa da ikna olmayacak olanlar olacaktı. günümüze ulaşmış olan düzendeki kaosa ilişkin yaklaşımların itelenmesi, hor görülmesi temel dayanak noktamı oluşturuyor. dombili olmak tehlikeli ve yasaktır.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap