secret garden

• daha bitmeden, baştan tekrar izlemek için yanıp tutuştuğum dizidir. kdrama batağına sağlanmış durumdayken, birçok sitede tavsiye edilmesine rağmen izlememekte inat etmiştim. sonuçta lee min ho oynamıyordu, bende daha fazla batmak istemiyordum. omelas sağolsun, tavsiyesi üzerine denemeye karar verdim. ben böyle güzel bir hikaye görmedim. hakkında uzun uzun yazabilirim.
  
  --- spoiler ---
  
  başlangıçta bof'a benzettim. kıza karşı saplantılı zengin, pic karakter, adamı umursamayan fakir, gururlu kız. baş karakter de aynı gu jon pyo yu anımsatan hareketler mevcuttu. sonrasında farkını açıkça ortaya koydu gerçi. diziyi ruh transferi olacağını bilmeden izlemiş olsaydım çok daha şaşırtıcı gidebilirdi benim için. ayrıca sonu başından tahmin edilebilen bir dizi. kızın babasının itfaiyeci olduğunu öğrenince, esas oğlanın kazasıyla ilişkilendirmek zor olmuyor. ama bunların hiçbiri seyir zevkine engel değil tabii
  
  karakterler üzerinden gidersek öncelikle esas oğlanımız kim joo won dan bahsetmek gerekir. adam bildiğin yontulmamış odun, kibirli tavırlar, etrafındakileri aşağılayan sözler, tembel davranışlar vs herşeyiyle itici gelebilecekken bu kadar sevimli, saf, romantik nasıl oluyor anlamak mümkün değil. izlerken hyun bin e aşık olmamak mümkün değil. özellikle ikinci bölüm sonunda kıza doğru yürüyüşü ve ona bakıp gülümsemesi ile beni fethetti. tutarlı ve zeki davranışları bir diğer özelliği. bof da ki gibi her şeyden vazgeçmeye hazır bir esas oğlan da değil. kıza aşık olmasını bir mantığa oturtmaya çalışıyor. körü körüne ilerlemiyor. yalnız en romantik anların içine etme potansiyeli var ki beni benden aldı. misal gil ra im i uyurken izlemesi ve ardından geçen diyologlar o kadar harikayken, bir şey söyleyeceğim deyip "istersen yandaki oda boş" demesi olsun; yine gil ra im in olanca güzelliği ile karşısına çıktıktan sonra "bir dakika kımıldama" deyip, elbisesinin markasına bakması olsun aşırı eğlenceliydi benim için. gil ra im'in benliğine sahipken ki davranışları nasıl eğlenceliyse; hafıza kaybı sonrası davranışları da aynı derecede güzeldi. yönetmene karşı tavırları ayrı bir seyir zevki oldu benim için. " sen dövüş biliyorsun, sen vursaydın ben avukatı ayarladım" veya " bi daha gelirseniz karıma söylerim " gibi lafları ile klasik zengin gururlu erkek modelinden uzak ama çok sempatikti. bu kadar güzel bir karakter yarattıkları için senaristleri tebrik etmek gerek.
  
  gil ra im diğer kore dizilerinde ki saf kızlardan olabildiğince farklıydı. ruh transferi esnasında hyun bin nasıl başarılı bir oyunculuk sergilemişse, kızda aynı şekilde züppe erkek rolünü gayet başarılı canlandırmış.
  
  oska aşırı sempatikti. özellikle kuzeniyle arasında ki ilişki ve diyologlar harikaydı.
  
  dizi görsel olarak da çok başarılı. çekim mekanlarına bayıldım. özellikle 17. bölüm finali aşırı etkileyiciydi. replikler çok başarılıydı. kısaca mutlaka izlenmesi gereken bir dizi.
  
  --- spoiler ---
  
  benim için tek sorun çevirmenlerin kafalarına göre haraket etmesi oldu. dizi esnasında kadir inanır, tarkan gibi benzetmeler insanı izlerken soğutuyor. kim jo won'un tekerlemesini bir ''ali babanın çiftliği'', bir ''bir gün bir çocuk'' olarak çevirdiler. tekerlemenin aslını çok merak ettim. ilginç çeviri dışında hiçbir kusuru olmayan mükemmel dizidir.
  
  ayrıca dizinin müzikleri çok başarılı, hergün dinlesem bıkmam gibi geliyor