15 entry daha
  • öncelikle şunu belirteyim; asmolen döşeme deprem davranışı açısından zayıftır. ülkemizin geçirdiği depremler sonrasında da odtüdeki hocalarımızdan bazıları etimek gibi kırılan asmolen döşemelerden bahsetmişlerdir. evet o deliler gibi para döktüğünüz evlerin çoğu asmolendir.

    ikinci olarak ülkemizde mimari anlayış maalesef ne kadar ince döşeme o kadar iyi anlayışına kaydığından son 10 senede yapılan evlerin çoğu kirişsiz ve ince (göreceli olarak) plak döşemedir. bu döşemeler taşıyıcı olarak uygun olmasına rağmen "serviceability" dediğimiz konfor kriterlerine karşılayamayabiliyor. bunlar ise döşemede sehim ya da siz koltukta göz6 izlerken yan yoldan geçen arabanın sizi sallamasıyla noluyor lan demenize sebep olur. bazen ise üst kattaki adamım topuk sesleri dandan kafanıza kafanıza vurur. (gökdelende oturan sözlükçüler mideniz bulanıyor mu? o da serviceability ile alakalı) yapı şartnamesinde ses yalıtımı ile ilgili bir bölüm ciddi olarak yer almadığından sokak arası laz müteahhitten aldığınız dairede maalesef böyle durumlarla karşılaşabiliyorsuz. türkiye'de ses yalıtımı direkt olarak yapı tasarımcısının dahil olduğu bir mevzu değil, ancak avrupa'da hem mimar hem de inşaat mühendisi mevzuya hakimdir ve müdahale ederler. (onların da şartnamesinde yer almamasına rağmen)

    yan odadan gelen ses de duvarda kullanılan malzeme tipi ve kalınlığı ile alakalı.
166 entry daha
hesabın var mı? giriş yap