7 entry daha
  • bir çocuğun duygularını bastırmasına neden olmayın.. bırakın her ne yaşıyorsa her ne hissediyorsa izin verin ona.. paylaşacağı ortamın hazırlayıcı olun.. baktınız duygusunu bastırmayı öğreniyor siz onu tuzu olun yine gelsin o tuzlu suya bassın duygusunu.. o duygunun üzerine bassın ki yalnız olmadığını, anlaşılabildiğini, hissettiği için cezalandırılmayacağını, sadece uslu çocuk olduğu için değil huysuz çocuk olduğu için de yani her hali ile kabul edilebileceğini, her şeye rağmen sevilebileceğini sizin yanınızda öğrensin.

    bir çocuğun ömrü hayatı duygularını bastırmak ile geçmişse, sırf kendini korumak adına o duyguları uzaklaştırmışsa kendinden, sırf yaralanmamak adına hepsini saklamayı öğrenmişse ve görülmesin diye gömmüşse zemine bir gün geliyor ki kendisi de göremez bilemez bulamaz oluyor. zemin ağır, zemin soğuk zeminin üzerine kaç harç dökülmüş ki öyle sert, öyle derinde.. istese de çıkaramıyor... öyle yaşamaya alışıyor sonra sonra.. belki başka insanlara ayna oluyor, başka insanların duygularına dokunabiliyor, başka insanlar hissedebilmeye kendilerine izin versinler diye antenleri açık oluyor ama kendine işlemez oluyor hiçbiri..

    biraz kendine yaklaşma için adım attığında bir iç çocuk varmış diye öğreniyor da bilmiyor gömdüğü cenazeyi artık kim kabul eder, kim sever, kim yanında olmak ister.. bir çocuğun iç çocuğu da kendini affedemiyor sonra.. yaşayabilse bari
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap